Cumartesi günü Kırtepe köyündeydik. Aziz Kocaoğlu’nun katılacağı keyifli bir imza törenine tanık olduk. Gelemeyenler için de zaten konuyla ilgili haberimiz, gazetemizin sayfalarında yer alıyor. Ben de törenden haber sütunlarına yansımayan birkaç dipnotu sizlerle burada paylaşayım istedim.

Öncelikle bilinmeli ki çok keyifli bir imza töreni oldu. Gerçekten iyi organize edilmiş, protokol krizinin yaşanmadığı, misafirlerin köy meydanındaki geniş alana profesyonelce yerleştirildiği, ses düzeninden sahne kurgusuna, konfetilerinden çocuklara dağıtılan hediyelere, oyuncaklara kadar iyi organize edilmiş bir tören yaşadık.

Bol miktarda CHP’li siyasetçi, başkan, genel başkan yardımcısı ve milletvekili adayı olmasına rağmen siyasi argümanların kullanılmadığı bir törendi. Ben bu nedenle, bu yönde talimat verdiğini öğrendiğim, yani bu imza töreninin genel seçimler öncesinde CHP mitingine dönüşmemesi yönünde talimat verdiğini öğrendiğim de aslında şaşırdım. Çünkü uygulama başlayalı günler oldu. Yani, İzmir Büyükşehir, Tire Süt’ten zaten süt almaya başladı. İmzası yeni atılıyor, seçimlere kısa bir süre kala. Aziz Kocaoğlu’nun, böylesi bir uygulamaya karşılık böylesi bir töreni hak edip etmediği konusunu asla tartışmam. Kendisine gerçekten doğru ve gerekli uygulamaları için, şahsım ve yöremdeki üretici ağabeylerim, kardeşlerim adına teşekkür ederim.

Kocaoğlu’nun bu söylemini nedense bir tek Tire CHP örgütü bir türlü içerisine sindirememiş olacak ki, ilk olarak Kocaoğlu gelmezden az önce bagajlardan çıkardıkları CHP bayraklarını halka dağıtmaya başladılar. İlginçtir, köylülerden itibar eden pek olmadı. Protokol müdürü duruma müdahale etti, bayraklar kaldırıldı. Olayın hassasiyeti, her partiden insanların oluşu ve devlet erkanının da protokolde yer alması bu yönde bir uygulamaya itti herhalde idarecileri. Burada bir sorun olmadı, Allah var CHP’lilerden de, ‘Ne oluyor’ gibisinden hiçbir itiraz da duymadım. Genele uydular.

İmza töreninin hemen öncesinde bir başka mini kriz yaşandı. İmzaların atılacağı masanın hemen yanında, CHP örgütünden 4 kişi kocaman pankart açtı. Ne yazdığından ziyade uyarıları herhalde içlerine sindirememiş olacaklar ki kısa süreli de olsa, miting heyecanı yaşamak için bu yola başvurdular. Bu pankartlar da görevlilerin müdahalesi ile kaldırıldı. Yine hatırlatayım, hiçbir itiraz ya da tartışma yaşanmadı.

Tören konuşmaları sırasında, Kırtepe Muhtarı tarafından Başkan Aziz Kocaoğlu’na, Tire Ziraat Odası Başkanı Halil İbişoğlu’na, Tire Kaymakamı Hüseyin Ergi’ye, Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük’e üreticiye olan desteklerinden dolayı birer plaket verildi. Tayfur Çiçek başkanımız da isimler okunurken önce şöyle bir hareketlendi ama ismi okunmayınca yerinde kaldı. Şimdi burada muhtarımıza iki eleştiride bulunmak istiyorum. Muhtarım, Tayfur Başkan üreticiye hiç mi katkıda bulunmadı. Bak, bir Balım Sultan ova yoluna trilyon harcama yaptı. Duvarlar yıkıldı, yılmadılar dört defa yaptılar bir duvarı. Müteahhit Tufan ağabeyimizin ömrü oralarda geçti neredeyse. Yaptı, yıkıldı, yaptı, yıkıldı, yılmadılar yine yaptılar. Tayfur Başkanım yapar. Bak, dağ eteğinden bir girdi, öbür eteğinden çıktı. Ayşe Kadın Yaylası’ndan. Daha ne yapacak sana. Bir plaket dediğin 20 TL. Söyleseydin biz yaptırıverirdik. İyi olmadı. Bence Tayfur Başkanımıza da vermeliydin.

İkinci eleştirim, hadi diyelim ki (öyle değil de) Tayfur Başkan bir şey yapmadı. İnsan, yöneticilerle arasını sıcak tutmak için jest yapar. İlla ki bir şey yapmış olması gerekmez. Verirsin bir plaket, gönlünü alırsın, bak arkasından neler geliyor…
Biz seçim zamanı az gönlünü almadık; gevrek, gevrek, tandır, tandır, kokoreç, kokoreç, işkembe, işkembe… Ne dediyse ikiletmedik. Anında. Karşılığını da memleketimize hizmet eden bir başkan kazandırmakla aldık. Daha ne alacağız.

Memleketimiz demişken…Bayrağın dalgalandığı her yer bizim değil mi?

Diyeceksiniz bu ne demek?
Bakan geliyor, yemekte, Tayfur Başkan yok.
Polisler terfi ediyor, herkes orada Tayfur Başkan yok.
Başka bir bakan geliyor, herkes orada Tayfur Başkan yok.
CHP’li Aziz Başkan geliyor, herkes orada, Tayfur Başkan var.

Kırtepe bizim de Tire kimin Tayfur Çiçek?