Geçtiğimiz hafta gözümü okurlarımın telefonlarıyla açtım. Arayan “Hayırlı olsun, mahkemelik olmuşsunuz” diyerekten tebriklerini iletiyordu. Memlekette iş öyle bir hale gelmiş ki Tayfur Çiçek’in mahkemeye verdiklerine kahraman gözüyle bakılıyor. Tabii ki fuhuş çetesiyle Tayfur Çiçek’i ilintilendiren Habertürk Gazetesi’nin suçlu bulunmasını da yadırgamıyorum. Yakışmayan bir haberdi. Eğriye eğri, doğruya doğru, adalet yerini buldu.
Şimdi işin komik yanı ne diyeceksiniz, yerel gazetelere bir haber servis edildi belediye basın yayın tarafından “Başkan Çiçek’in hukuk mücadelesi sürüyor”, devamında “Yerel Güç Gazetesi’ni mahkemeye verdi” ifadeleri var. Tayfur Çiçek’in ithal avukatları (Tire’den olmayan manasına) ellerinde kağıt kalem tuvalete sol değil sağ ayakla girseler de bunları diyanete de şikayet etsek diye bekler durumdalar. Ben, görev bilinçlerinden dolayı tebrik ediyorum.
Ama işin ilginç tarafı haberin içerisinde öyle bir tema işleniyor ki Habertürk’ün mahkemelik olma sebebi ile Yerel Güç aynıymış gibi gösterilerek, Habertürk’e karşı kazandık, Yerel Güç’e karşı da kazanacağız “Ben mağdurum” diyor Tayfur Çiçek.
Sevsinler mağduriyetini...
Yazılarımızı ve haberlerimizi okuyanlar gayet iyi bilirler ki, mağdur olan Tayfur Çiçek değildir, Tire’dir. Mağdur olan, siyaseten harcanmış insanlardır, gençlerdir, mağdur olan kendi belediye meclis üyeleridir. Biz gerek yazılarımızda gerekse haberlerimizde bu konuları işledik. Tayfur Çiçek gayet rahat olsun ki bizim kendisi ile şahsi bir meselemiz yoktur. Meselemiz yaptıklarıyla, neden yaptıklarıyla ve nasıl yaptıklarıyladır.
Örneğin ağza alınmayacak laflarla hakaret ettiği insanlarla yediği yemeklerde neler konuştuklarıyladır meselemiz. Büfeleri dağıtış biçimi ve dağıttığı insanların sosyo-ekonomik, kültürel yapısıyladır. Verdiği ve tutmadığı sözlerle ilgilidir. Kendi meclis üyelerine Kur’an-ı Kerim’e el basan tanıkların beyanıyla “Etiket düşkünü” dediği içindir. “Bu memleketi ben yönetiyorum” dediği içindir. Kafamıza ödül koyduğu içindir. Gayri hukuki biçimde meclis toplantılarını “Basına ben kapattım” dediği, bu sebeple basın mensupları tartaklandığı içindir. Kendisini hala matematik dersi veren öğretmen, bizleri de sınıftaki öğrencileri sandığı içindir.
Doğalgaz açılışı diye bandoyla komik bir biçimde doğalgaz bürosu açtığı içindir. Bu açılışta her fırsatta eleştirdiği, belki de bugünlere gelmesinde en büyük pay sahibi meclis üyesinin dışında yanında kimse olmadığını göremediği içindir. Bu açılış sabahtan akşama kadar duyurulduğu, lokmalar döktürülüp efeler oynatıldığı, bando ortalığı birbirine kattığı halde ne yakınların, ne bürokratlardan ne de halktan kimsecikler açılışa gelmediği halde yalnızlığını fark edemediği içindir.
İzzetiyle çalışan gençlere fakir kağıdıyla para dağıttığı içindir. Sigortasız aylarca gençleri “Gönüllü” diyerek çalıştırdığı, bu gençlerin gardını düşürerek infiali önleme gayreti içerisinde olduğu içindir. Yalansa hadi buyurun Tayfur Çiçek, dört ay beni yanınızda hangi sıfatla gezdirdiniz? Bana avans olarak ödediğiniz 2 bin 100 TL parayı hangi sıfatla ödediniz? Nerede benim sigortam?
Said Keseli, Şeref Şenki, Şeyda Kütübü, Güven Çakıcı, Mustafa Saat, İbrahim Daylar, Rıfat Gürer başta olmak üzere birçok ismin belediyede aylarca sigortasız çalıştırıldığını siz de biliyorsunuz, yanımda çalıştıkları için ben de biliyorum. BİMER’e başvurduğumda bana verilen cevap manidardır “Bu tarzda çalışan yoktur” YALAN!
Memleketin savcılarına sesleniyorum, Tayfur Çiçek sürücüsü Recep Güreşen başta olmak üzere birçok insanı yanında sigorta girişi olmadan çalıştırmış ve Tire Belediyesi encümeni aracılığı ile kendilerine muhtarlardan aldıkları fakir kâğıdı ile para ödemiştir. Memleketin savcılarına sesleniyorum, eğer bu durum suç ise ihbarda bulunuyorum, Tayfur Çiçek suç işlemiştir. Lütfen adalet adına bu hukuk mücadelesini sürdüren beyefendiye karşı hukuk kurallarını işletiniz.
Gazetemiz sütunlarında okudunuz, yazarlarımız Meşelitepe derken, Tayfur Çiçek “Menfaat peşinde” derken soluğu mahkeme koridorlarında alanlara en güzel cevabı, her fırsatta güvendiği CHP’li belediye meclis üyeleri “Meşelitepe’ye imar talebi Tayfur Çiçek’in kişisel çıkarıdır” diyerek vermişlerdir. Şehrin dibinde imara açılmayı bekleyen onlarca arazi varken, şehirle hiçbir ilgisi olmayan, kendisinin, birinci derece akrabalarının arazilerinin bulunduğu alanı imara açma gayretleri, bunun için cuma vakti alelacele topladığı meclis tutanaklarda mevcuttur. Merak eden gider bakar. BİZ YALAN SÖYLEMEZ, YALAN YAZMAYIZ.
Meşelitepe’nin imara açılması talebi komisyonda reddedilince Tayfur Çiçek başka bir arayış içerisinde girmiştir. Bizi otobana bağlayacak duble yol için önerdiği güzergah neresidir? Çok ilginç değil mi?
Biz yerel basınız, gücümüzü de basın ilkeleri, basın hakları ve halkımızdan almaktayız. Gördüğümüzü, bildiğimizi halkımızla paylaşmaktan bizi alıkoyabilecek hiçbir kuvvet, hiçbir güç yoktur.
Basında çıkan haberler komiktir. Belediye basın yayın servisinin “Servis ettiği” haberler komiktir. İnanın gülüyorum. Birçok insanın da güldüğünü görüyorum. Bunlar sindirme politikasından başka bir şey değildir. Üzücü olan Tayfur Çiçek gibi zeki bir insanın bizim sinmeyeceğimizi hala daha anlayamamış olmasıdır. Kendisi referandum süreci nedeniyle ara verilen eleştirel haberlerimize devam ettiğimizi görünce basın yayın biriminden bir arkadaşımızı çağırır “Toptepe reklamını kaldırsınlar” der. Güldüm, sanki parasını ödüyorlar. 3 tane 50 TL’lik fatura kesmişiz bunları tahsil edemeyince devamını kesmemişiz. Çok komik. Çok güldüm. İnsan bir sorar önce, bir buna kaç para ödüyoruz diyerekten değil mi Başkan Çiçek?
Okurlarımız merak etmesin, hukuk mücadelesi verilen gayri hukuki mücadelelerin sadece sevimli yüzüdür. Biz adalete güveniyoruz.  Bu arada gazetemize açtığı dava düştü. Konuyla ilgili ayrıntıları gazetemiz genel yayın yönetmeni yakın zamanda aktaracaktır. Avukatları kaybedileni hazmedemeyip müstear bir isme açılan davalıyı aramaya başlarlar. Hemen bir başka sebep daha bulmuşlardır, kendilerine göre. Ama başka bir bahane daha bulmaları gerekecek gibi görünüyor.
Açılan davalar bizim ne denli haklı olduğumuzun, birilerini rahatsız ettiğimizin göstergesidir.
Neyse, bu yaptırdığınız haberle ilgili onlarca yazı yazacağım bilginiz olsun Başkan Çiçek!
Bizi izlemeye devam edin…