Haber: Dilek Ayvalı

2. Mahmut dönemi devlet adamı Mehmet Necip Paşa tarafından 1827 yılında Tire’de inşa ettirilen Necip Paşa Kütüphanesi, 1800'ü el yazması 5 bin 156 kitapla 2 asırdır hizmet veriyor.

Tanınmış âlimlerden Abdulmucib Efendi'nin oğlu Mehmet Necip Paşa'nın Baruthane Nazırlığı görevindeyken inşa ettirdiği ve İstanbul'da topladığı 670 kitabı vakfiyesi ile birlikte göndererek kuruluşunu sağladığı Tire Necip Paşa Kütüphanesi, ilk günkü güzelliği ile araştırmacılara kaynak oluyor.

Bölgenin rutubetli olması nedeniyle kitapların nemden etkilenmemesi için zemini yüksekte tutularak "fevkani" biçimde tasarlanan kütüphane binası, Klasik Dönem Osmanlı mimarisi özellikleri taşıyor.

Necip Paşa Kütüphanesinde bulunan 5 bin 156 kitabın 1800'ü el yazması. El yazması ve tarihi önemi fazla olan basma eserler, kütüphanenin iç kısmında sonradan ilave edilen özel sekizgen piramit şeklindeki ahşap kısımda korunuyor.

Sıcaklığı 18 derecede, nemi yüzde 50-60 arasında tutan özel iklimlendirme sistemi, otomatik yangın ihbar ve yangın söndürme sistemi, yüksek güvenlik sistemi ve azot sterilizasyon sistemi binada haftanın 7 günü 2 saat çalışıyor.

Hem araştırma hem de müze kütüphane olarak hizmet veren bina, yerli ve yabancı konuklar tarafından, görevliler eşliğinde hafta içi her gün ücretsiz gezilebiliyor.

Tire Necip Paşa Kütüphane Müdürü Ahmet Kılıç, bağışlanan ve devredilen kitaplarla kütüphanenin koleksiyonunun arttığını bugün kitap sayısının 5 bin 156'ya ulaştığını belirterek, "Kütüphanede çok özel kitaplar var. İbni Sina'dan İbni Haldun'a, Erzurumlu İbrahim Hakkı'dan Mevlana'ya bildiğimiz klasik eserlerin birçoğunun yazma nüshaları var. Necip Paşa'nın buraya gönderdiği yazma eserlerden en eskisi İbni Sina'nın 'el-İşarat ve Tenbihat' adlı eserinin 860 yıl önce istinsah edilmiş nüshası. Basma eserlerden de İbrahim Müteferrika'nın basmış olduğu ilk kitap olan Vankulu Lugatı ve Katip Çelebi'nin Cihannüma'sı ilk baskısı gibi önemli basma nüshaları da kütüphanemiz, bünyesinde barındırıyor. Osmanlı'da müstakil kütüphane devri 1650'li yıllarda Köprülü Fazıl Ahmet Paşa'nın kurmuş olduğu kütüphanesi bu tarz kütüphanelerin ilk örneğini oluşturur. Kütüphanemiz de yaklaşık o dönemden 150 yıl kadar sonra bir ilçede görebileceğiniz tek yazma eser kütüphanesidir. Fiziksel olarak kullanıma kapalı ancak dijital ortamda kitaplarımızın tamamı araştırmaya açıktır."

“SADECE ELDİVENLE TEMAS EDİYORUZ"

Kütüphanedeki eserleri büyük bir titizlikle koruduklarını vurgulayan Ahmet Kılıç, "Yeni gelen kitapları dışarıda fiziksel temizliğe tabi tutuyoruz. Restorasyon süpürgesiyle süpürdükten sonra azot sterilizasyon cihazında sterilize edip akabinde raflarına alıyoruz. Ziyaretçilerimizin temasını istemiyoruz. Kitaplara biz de sadece eldivenle temas ediyoruz." diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi