Yaklaşan belediye seçimleri ile ilgili yerelde yürütülen hazırlıklara ilişkin açıklamalarda bulunan İYİ Parti İzmir İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu, “Yaz aylarını aday adayı havuzlarımızı oluşturmakla geçiriyoruz. 2019’daki ittifak koşulları gibi olmayacak. Büyüklerimiz, genel merkezimiz şunu söylüyor; İttifak olsa dahi kapıyı çalan biz olmayacağız" dedi.
İYİ Parti İzmir İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu, İzmir gündemi ve siyasi gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi ile yerelde ittifak konusu, Oktay Vural’ın partiye katılması, hükümetin İzmir’e bakış açısı olmak üzere birçok konuda açıklamalarda bulunan Bezircilioğlu, İYİ Parti İzmir İl Teşkilatı’nın yol haritası ile ilgili de konuştu.
BİZ DERSİMİZİ ÇALIŞALIM…
Bezircilioğlu yaptığı değerlendirmede “ilçe başkanlarımızla yapmış olduğumuz son toplantıda seçimlere yalnız başımıza girecekmiş gibi çalışmalara başlayalım ve bu yaz aylarını da aday adayı havuzlarımızı oluşturmakla geçirelim dedik. Belediye başkan aday adayları ve belediye meclis üyesi aday adaylarını oluşturacak bir yol haritası çizdik. Bundaki amacımız da şuydu. Bir kere 14-28 Mayıs sürecinde kazanamadık. Bir başarı yakalayamadık. Ve bu teşkilatlarda biraz yılgınlık, motivasyon kaybı gibi bir şey yarattı. Hani ülkenin geleceğine dair hepimiz çok güzel hayaller kuruyorduk. Sadece ekonomik anlamda değil, sosyolojik anlamda, toplumsal anlamda, demokratik anlamda pek çok sıkıntılı konu vardı. Bunların bir an önce çözülmesi noktasında hepimiz çok motiveydik, kazanacağımıza inanıyorduk. Bu olmayınca partililerimizde bir motivasyon eksikliği oldu. Sonrasında haziran ayında büyük kurultayımızı yaptık ve akabinde bayram geldi. Sonrasında Genel İdare Kurulu ve Divan oluştu. Ve onun neticesinde sürecin İzmir'deki izdüşümünü yaptık ve divanımızda bazı değişikliklere giderek yolumuza devam ediyoruz. Bir yandan da yaz aylarında bu bahsettiğim enerji düşüklüğünü, motivasyonsuzluğu gidermek adına teşkilatlarımızı zinde ve ayakta tutmak ve ayağa kaldırmak adına bir hedef ortaya koymak için yerel seçime odaklandık ve 30 ilçede aday adaylarımızı yavaş yavaş çalışmaya başlayalım, bir hedef koyalım dedik. Bu teşkilatlarımıza da ayrıca bir moral verdi. Sonuçta tek başına girmek demek her teşkilatın kendi ilçesinde söz sahibi olacağı bir seçim olacağı demek… Biz ittifak olmadan, seçime ayrı girecekmişiz gibi çalışmalarımızı yürütüyoruz. Ona göre de hazırlıkları yapıyoruz. Biz dersimizi çalışalım, masaya hakim olalım, sahaya hakim olalım, teşkilata hakim olalım. Yerel seçimlere gerekli hazırlıkları yapalım. Geri kalanı genel merkezimiz bilir. İzmir'de 750 belediye meclis üyesi var. Bu belediye meclis üyelerinin tespit edilmesi lazım. 30 tane ilçe başkan adayının, ilçe belediye başkan adayının tespit edilmesi lazım. Büyükşehir belediye başkan adayımızın tespit edilmesi lazım. Bu da bir süreç. Bunların çalışmalarını, altyapılarını oluşturmak gerekiyor. Bunun için de yaz aylarını verimli geçirmek istiyoruz. Geçen hafta emeklilerimizi, sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ettik, teşkilatı bir araya getiren çalışmalarımız oldu. İçi ve dışı ayakta tutmak gerekiyor. Hem teşkilat üstünde tutacaksın, hem İzmir kamuoyunda, İzmir toplumunda İzmir halkı nezdinde de partimizin çalışmalarını göstereceksin. İddiamızı ortaya koymamız gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
BİZİMLE TEMAS KURUYORLAR
Partililerine büyük bir teveccühün olduğunu vurgulayan Bezircilioğlu, “Bize ciddi teveccüh var. 30 ilçede ayrı girecekmişiz gibi bir çalışma başlatınca partimizde de aday adaylığını noktasında hareketlilik başladı. Hem parti teşkilatımızın içinden hem de İzmir'de yani teşkilatın dışında ama İzmir'de ilçesinde şehirde karşılığı olan kişiler bizimle bir temas kuruyor. Yerel seçimlerde bir iddia ortaya koyacaksak toplumun tüm kesimlerinde karşılığı olan, sivil toplumda karşılığı olan, iş dünyasında karşılığı olan, akademik dünyada, entelektüel dünyada karşılığı olan ve partimize katkı koyacak seçildiği takdirde de beldesine, şehrine, İzmir'imize faydalı olacak adaylarımızla çalışmak isteriz. Bu konuda da tabii ki çalışmalarımız sürüyor. Yani iş dünyasında da karşılığı olan kişiler tabii ki olabilir. Bu süreç Ağustos’un belki ikinci yarısından sonra daha da artar. Tabii ki bu süreç içinde Ankara'daki durumlar netleşmeye başlar. Biz ne olursa olsun genel merkezimizin, genel başkanımızın verdiği karara uymakla mükellefiz. Ben şu an gerekli altyapıyı, gerekli ön çalışmaları yapayım, sağlayayım gerisini partimizin üst kademeleri karar verecektir” diye konuştu.
İTTİFAK OLSA DAHİ KAPIYI ÇALAN BİZ OLMAYACAĞIZ!
Yerelde ittifak olunması halinde 2019 seçimlerinden daha farklı koşullar oluştuğunu belirten Bezircilioğlu, “2019’daki ittifak koşulları gibi olmayacak. Büyüklerimiz, genel merkezimiz şunu söylüyor; İttifak olsa dahi kapıyı çalan biz olmayacağız! Biri bizim kapımızı çalarsa ona göre değerlendireceğiz diyorlar. İttifakı arayan, ittifak talep eden taraf biz olmayacağımız için şartlar biraz daha bizim açımızdan makul olacağını düşünüyorum” dedi.
İLK HEDEF İLÇE NÜFUSUNUN YÜZDE 1!
Üye sayı hedeflerini belirten Bezircilioğlu, “Tabii ki üye olayı bizim için çok önemli. Partinin en önemli organizması… Çeşitli nedenlerden dolayı bir üyelerde bir iniş çıkış oldu. Ben üye sayısı için şu hedefi koydum; İlçede yaşayan nüfusun yüzde birini üye yapacaksınız dedim ilçe başkanlarımıza. Bu benim kendi koyduğum bir hedef. Buna yakın olanlar var, uzak olanlar var… Bu konuda ben ilçe başkanlarından çaba göstermelerini istedim. Bizim 27-30 bin arası giden gelen bir üye sayımız var. Çeşitli nedenlerden gelen giden oluyor. Üye geçirgenliği yüksek olan bir partiyiz. İzmir nüfusu 4,5-5 milyon... 45-50 bine hemen ilk etapta çıkartmamız gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
BİZİ GÖNÜLDEN DESTEKLEYEN ÇOK
Partiye gönül verenler ile üye olanlar arasında büyük sayı farkı olduğunu vurgulayan Bezircilioğlu, “Bize çok gönül veren var ama kızının tayini, oğlumun askeri liseye girişi, KPSS'si… Bir sürü angajmandan dolayı bize gönül verip üyeliğini bu nedenlerle askıya alan arkadaşlar da var. Bize üye olmayıp gönülden destekleyen çok… İktidar partisine mecburiyetten üye olup da gönülden desteklemeyenler de çok” diye konuştu.
YEREL YÖNETİMLERLE ALAKALI DEĞİL
İzmir'in coğrafi yapısından kaynaklı olarak gelişemediğini belirten Bezircilioğlu, “Şimdi İzmir yapısı gereği böyle bir çanaktır. İzmir büyüyemiyor. İzmir'de en büyük sorunlardan biri çanağın sağlıklı büyümesini sağlayamamak. Ama bu sadece yerel yönetimle alakalı değil. İzmir'in genel coğrafi yapısıyla da alakalı. Mesela bir Ankara, Kayseri, Konya, Bursa düzlükte… Planları yapıyorsun, düz büyüyor ve yeni alternatifler çıkıyor” dedi.
İZMİR 20 YILDIR ÜVEY EVLAT MUAMELESİ GÖRÜYOR
‘Hükümet kent için üzerine düşeni yapıyor mu?’ sorusuna da yanıt veren Bezircilioğlu, “İzmir biraz üvey evlat muamelesi görüyor. İzmir 20 yıldır muhalif partiyi destekliyor. Belediye de yaptığı/yapamadığı şeyler var… Ama şunu da unutmamak lazım; Hükümetin yönlendirmiş olduğu İçişleri Bakanlığı müfettişleri de sürekli belediyenin bir odasında kadrolu gibi oturuyorlar. Sürekli bir baskı da var. Yatırım yok, baskı var! Bu şartlar altında da belediyeler bir şeyler yapmaya çalışıyor. Ama Türkiye'de iktidar partisinin yanında olan belediyeler ya da iktidar partisi olan belediyeler bunun kaymağını yediler, yatırımlarını aldılar… Ama İzmir maalesef bu konuda 20 yıldır üvey evlat muamelesi yapılıyor” ifadelerini kullandı.
MÜCADELEYE GİRMEYE HAZIRIZ
İYİ Parti'nin İzmir’de yerel seçime girmesi ve Büyükşehir Belediyesi’nin kazanması senaryosunda hükümet kanadının tutumunun nasıl olacağının sorulmasına da yanıt veren Bezircilioğlu, “Yani devam eder diye düşünüyorum. Sonuçta bizim hükümeti yürüten partiyle hiçbir yakınlığımız yok. Biz onların Türkiye'de yapmış oldukları yanlış işler ve Türkiye'nin dokusuna uymayan politikalar yüzünden aslında vücut bulmuş bir partiyiz. Mücadeleye girmeye hazırız. Yapacak bir şey yok” diye konuştu.
ŞEHRE BİR KİMLİK VERMEK LAZIM
İYİ Parti’nin kent vizyonunu da anlatan Bezircilioğlu, “İzmir, Türkiye'de hoşgörüsüyle, sosyal hayatıyla yaşanılabilir bir kent… Bu konuda şampiyonluğu, liderliği hiçbir zaman kaptırmayacak. Açık ara farkla lider olan bir ilimiz. Herkesin burada yaşamayı arzu ettiği bir kent. Ama gel gör ki altyapısıyla, trafiğiyle, uygulamada karşılaştığımız pek çok sorunuyla İzmir'de artık yaşanılması zor kentlerden biri oldu. 2030 yılında 7,5 milyon civarı bir nüfus olması öngörülüyor. Bu çanak 7,5 milyonu tamamını taşıyamaz. Taşıyacak yeri de kalmadı. Şimdi İzmir'i belediye anlamında da hizmetler ve teknik altyapı anlamında da daha iyi bir kent haline getirmemiz lazım. Bununla ilgili de tabii ki bazı projelerimiz olacak. Onları da zaman içerisinde paylaşacağız mutlaka. Bu sorunların tespit edilip bu sorunlara doğru çözümler üretilmesi kesinlikle şart. Yani şehre bir kimlik vermek lazım. Bu şehir sanayi kenti mi olacak? Turizm kenti mi olacak? İhracat, ithalat, ticaret kenti mi olacak? Tarım kenti mi olacak? Ya da hepsinden birer tutam olacaksa ona göre bu şehre bir kimlik, bir kişilik kazandırılması gerekiyor. Cumhuriyetin ilk döneminde bir ciddi bir iade itibarı var. İktisat Kongresi de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün özel önem atfetmesi de çok önemliydi. Ama Atatürk'ten sonra... 1960 ihtilalinden sonra İzmir tamamen geriye doğru adım atan kontrolsüz göçün olduğu bir yer haline geldi. Teknik anlamda eksiği var ama çözülmeyecek şeyler değil diye düşünüyorum” dedi.
İZMİRLİ İÇİN ARTIK BİR ALTERNATİF VAR
Genel merkez ile sürekli iletişim halinde olduklarına dikkat çeken Bezircilioğlu, “Genel merkezimizdeki büyüklerimiz, parti büyüklerimiz İzmir'e çok özel ve sıcak bakıyorlar. Ben İzmir'e bakış açılarının çok olumlu olduğunu düşünüyorum. Benim şöyle bir söylemim var. İzmir gibi bir toplumsal iklimin olduğu bir kent İYİ Parti için büyümeye, serpilmeye, boylanmaya en uygun yerdir. İYİ Parti'nin yapısıyla, İzmir'in yapısı aslında çok uyuşuyor. İzmir’de herkesin hoşgörüyle yaşadığı, herkesin burada birbirini toleransla karşıladığı ve güzel toplumsal bir iklimin olduğu, güzel bir siyasi iklimin olduğu bir ortam var. İYİ Parti’nin gelişebileceği bir yer. Bunu bir fırsat olarak görüyorum. İzmir'de İYİ Parti iyi bir birliktelik iyi bir sinerji yakalayabilir. Bu zamana kadar İzmirli iktidar partisine oy vermemek adına hep mevcut belediyeyi yürüten partiye oy vermiş. Ama artık bir alternatif var. İYİ Parti var ” diye konuştu.
GENEL MERKEZDEKİ İZMİR TEMSİLİYETİNDEN MEMNUNUZ
TBMM’de yer alan İzmirli isimlerin performansını beğendiğini belirten Bezircilioğlu, “Üç tane milletvekilimiz var. Üçü de çok değerli büyüğümüz… Müsavat Dervişoğlu grup başkan vekilimiz. Geçen dönemde devam ediyordu. Siyaseti Türkiye'de çok iyi bilen, bu işin duayenlerinden bir büyüğümüz. Hüsmen Kırkpınar benden önceki il başkanımız. O da şu an mecliste ve o da ciddi çalışmalar içerisinde. İzmir vekillerimizi sürekli takip ediyoruz. Ümit Özlale hocamız… Hem partimizi hem İzmir'imizi mecliste temsil ediyorlar. Hem de İzmir'imizi partide üst düzey yönetici olarak partinin başkanlık divanında temsili var. Bu bizim için çok kıymetli. Büyük kurultay neticesinde bizim partinin Başkan Divanı'nda iki İzmirlimiz daha var. İki İzmirli büyüğümüz diyelim. Oktay Vural Beyefendi Sayın Bakanımız ve Cem Özdemir… Oktay Vural bakanımızın gelmesi de parti çok büyük bir dinamizm ve katkı sağlamıştır. Kendisi bu işlerin duayenidir ve zaten hemen Meral Hanım'dan sonra iki numaralı koltuk olan siyasi işler başkanlığı getirilmesi de kendisine atfedilen önemi ortaya koymaktadır. Bu da hem partimiz adına hem ülkemiz adına hem İzmir'imiz adına bizi çok memnun edici bir karardır. Oktay Bey'in siyasete dönmesinden memnunuz. Devlet tecrübeleri ve geçmişiyle hem de bir İzmirli olarak bizim için de çok önem arz etmektedir. İzmir çok önemli bir isim. İzmir sayesinde de çok söz sahibi isim. Ben kendisini İzmir'le ilgili yani çalışmalarımızda bize destek olacağından eminim. Zaten herhangi bir şey olduğunda da kendisini açıyoruz, danışıyoruz. Hani o konuda bir ikili şeyimiz yok. Tabii ki tüm Türkiye'nin siyasi işler başkanı. Ama sonuçta İzmir'i ilgilendiren bir konuda da kendisinden mutlaka bilgi, birikim ve tecrübelerinden yararlanmak istiyoruz, isteyeceğiz. O konuda herhangi bir beis yok” ifadelerini kullandı