Yerelgüç/Buse Bağcı

Altıntaş, “İzmir, dünyanın bir cenneti olduğu gibi Türkiye’nin de birincisidir. Ancak ne yazık ki İzmir hak ettiği yatırımları bir türlü alamamaktadır. Bu mesele, iktidar-muhalefet kavgasının ötesinde, Türkiye’nin öncelikli gündemlerinden biri olmalıdır” dedi.

“İZMİR’DEN ANKARA’YA 14-15 SAAT: BU TRAJİKOMİK BİR DURUM”

Altıntaş, Basmane’den Ankara’ya giden tren hattını örnek göstererek, İzmir’den yola çıkan bir trenin Manisa, Balıkesir, Kütahya ve Eskişehir’den geçerek Ankara’ya ulaşmasının 14-15 saat sürdüğünü ifade etti. “İzmir gibi önemli bir merkezden geçen ve aradaki illeri de kapsayan bu trenin süresi çok trajikomik bir durumdur” diyen Altıntaş, bu güzergâh üzerindeki 59 milletvekiline seslenerek, halkın yaşadığı sıkıntıları yerinde görmek için birlikte bir tren yolculuğu yapılmasını önerdi.

Altıntaş, Ankara-İzmir arasında İstanbul üzerinden yeni bir hızlı tren projesinin yürütüldüğünü kabul etmekle birlikte, projenin Balıkesir ve Kütahya’yı kapsamaması nedeniyle eksik kaldığını vurguladı. “Zamanın ve mekanın çok önemli olduğu bir çağda, bu önemli illerden geçen tren ulaşımının öncelikle çözülmesi şarttır” dedi.

“İZMİR, TÜRKİYE’NİN EN SU FAKİRİ İLİ”

İzmir’in su sorununa da dikkat çeken Altıntaş, kentte kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının Türkiye ortalamasının yarısı seviyesinde olduğunu belirtti. “Türkiye’de kişi başına düşen su miktarı ortalama 1.340-1.350 metreküp iken, İzmir’de bu rakam yaklaşık 600 metreküptür. İzmir, su ihtiyacını karşılamak için komşu illerdeki derin kuyulara başvurmak zorunda kalmaktadır” dedi.

Altıntaş, kontrolsüz yer altı su kullanımı nedeniyle ağır metallerin yer altı sularına sızdığını ve bunun ciddi bir risk oluşturduğunu kaydetti. Göl Marmara’yı örnek gösteren Altıntaş, “Göl Marmara tamamen kurumuş, 115 bin dekarlık arazi kötü kullanım ve kaynak aktarımı nedeniyle yok olmuştur. Su varlıklarımızı akıllıca kullanmalı ve felaketler yaşanmadan önlemler almalıyız” ifadelerini kullandı.

PARMAK BOYASI ESASTIR

Altıntaş, dijital oylama altyapısına ilişkin endişelerini de dile getirdi. “Kişisel verilerin korunamadığı bir ortamda dijital oylama adil bir seçimin garantisi olamaz. Hür, eşit ve adil bir seçimin sağlanması için parmak boyası uygulamasının esas alınması gerekir” ifadelerini kullandı.

“ORMAN YANGINLARINI KİM ÇIKARIYOR?”

Altıntaş, İzmir’de her yıl çıkan orman yangınlarının ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek, yangınların devlet-millet iş birliği ile önlenmesi gerektiğini söyledi. “1920’lerde İzmir büyük bir yangın felaketi yaşamıştı. Bugün ise orman yangınları ciddi bir tehdit olmaya devam ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yangınları önlemede yetersiz olduğunu defalarca eleştirdim” dedi.

DP Tire İlçe Başkanı Dinlemez’in Basın Açıklaması
DP Tire İlçe Başkanı Dinlemez’in Basın Açıklaması
İçeriği Görüntüle

“TARIM SAYIMLARI GERÇEKLERİ YANSITMIYOR”

Tarım sektöründeki sorunlara da değinen Altıntaş, tarım sayımlarının sahada gözlemlerle yapılması gerektiğini vurguladı. “Çiftçiler, sayım için dairelere çağrılıyor ve kaç hayvanınız var, araziniz kaç dekardır gibi sorularla sorgulanıyor. Oysa tarım sayımı sahada yapılmalı ve gerçekler bakanlık personeli tarafından yerinde gözlemlenmelidir” diye konuştu.

“BÜTÇE HAZIRLIKLARI PARTİLER ÜSTÜ OLMALI”

Altıntaş, ekonomik sorunların İzmir ve diğer illerde vatandaşın yaşam standartlarını ciddi şekilde etkilediğini ifade etti. 2026 yılı bütçesiyle ilgili olarak, kentlerin ihtiyaçlarına yönelik tatminkar kaynaklar ayrılmayacağını öngördüğünü söyledi. “İl ve ilçelerin gelişmişliği, halkın refahı ve huzuru için bütçe hazırlıkları partiler üstü bir anlayışla yapılmalıdır” dedi.

“TÜRKİYE’NİN ALTYAPISINI YENİDEN KURMALIYIZ”

Altıntaş, tüm bu sorunların çözümünün partiler üstü, liyakat ve adalet esaslı olması gerektiğini vurgulayarak, “Türkiye’nin altyapısı, ekonomisi, eğitim ve adalet sistemi hızlı ve akılcı çözümlerle yeniden inşa edilmelidir. Bu işin şakaya gelir tarafı yoktur” dedi.