Nisan ayında yapılan yönetim kurulu toplantısı ile start alan Tire Kültür Derneği 17 Eylül’de kıskanılası bir ateş yaktı Tire’de.
Kimseyi mağdur etmedik, kıskananları itina ile çatlattık. Yakılan ateşin gürültüsü kıskançlıktan çatlayanların çatlama sesini bastırdı neyse ki...
Ulusal basın TÜRKİYE’DE İLK KEZ YAKILAN ZEYBEK ATEŞİ sunumları ile ana haber bültenlerinde anons etti bu etkinliği.
Zeybeklik kültürü ile yakından ilgili EFE YÜREKLİ pek çok akademisyen, yazar ve sanatçının katıldığı etkinlik ülkenin dört yanından gelen konukları ile buluşurken sadece Tire’de beklediği ilgiyi çeşitli sabote etmeler ile bulamadı.
Komşu ilçelerin, seneye bizim ilçemizde yakalım bu ateşi dediği kurultaya, her platformda efe edalarında dolaşan, efelenen, Egeliyim efeyim ben diyen bazı isimler ise ne mutlu bizlere ki katılmadılar. Kim efe kim değil, kim dönek kim dürüst öğrendik.
Evet, ne mutlu diyorum çünkü söz konusu kişi ya da kişiler sanıyoruz ki SÖZÜNDEN DÖNENİN efe olmayacağını, sadece ama sadece efelik ruhunu tüm dünyaya tanıtmak ve gelecek nesillere kültürümüzü aktarmak adına, adı bugün çok büyük olan Tire Kültür Derneği’nin ve kocaman yürekleri olan gerçek efelerin kendilerini bundan böyle EFE olarak sıfatlandırmayacağını bilmiyorlardı.
Bakın, bu ateş hiç kimsenin oturduğu yerden cahilce eleştirmesi ya da verilen sözlerin tutulmaması için yakılmadı. Yüzlerce saat planı projesi yapılan, aç karnına binlerce çay içerek toplantıları yapılan bu kurultay için çalışan hiç kimsenin hakkını düşünmeyen cahil cesaretleri ile kendilerine AĞZI OLAN KONUŞUYOR demek zorunda kaldığım (maalesef) insanlar, size ne diyebilirim ki. Kıskançlığın bu kadarına pes...
Burada hiç kimsenin ismini zikretmeyeceğim.
Herhangi bir döneğin ismini anmak benim için zaman kaybı...
Sadece merak ediyorum birilerinin bir taraflarını kaşıyarak sırıtmaları için demek ki bizim büyük işler yapmamız gerekiyormuş. Ancak bizi akılları sıra mağdur duruma düşürmeye çalışanlar inanın bize zarar veremedi.
Benimle şahsen kültürel konularda konuşmak isteyen değerli büyüğüm, bana bu sözü ederken latife mi etmiştiniz yoksa küçümsemiş miydiniz kültürel konulardaki çabalarımı, bu yüzden mi sizi göremedim 17 Eylül günü kurultayımız süresince? Cevap bile istemiyorum sizden...
Yazımın buradan sonrasında fiziken orada bulunan herkese teşekkür ederek yazıyı sonlandırmak istiyorum... Daha fazla söz söylemek elde ettiğimiz BÜYÜK başarıya ters düşecektir...
Ancak bilin ki, kurultay çalışmaları süresince bize destek sözü verip son anda dirsek çevirenler, siz değil BİZ BÜYÜĞÜZ, YÜREKLERİ KOCAMAN TİRE KÜLTÜR DERNEĞİ’NE İNANANLAR BÜYÜK...
Ve işte dostumuz avukat Mehmet Kırlı’nın Zeybek Ateşi’nin facebook sayfasına kurultayın ardından bıraktığı mesaj. Bu mesajın içeriği bana göre kurultayda bulunan herkesin duygularını ifade ediyor;
 
“Ödemiş Belediyesi adına, Ödemişli 68 efenin torunları adına, Ödemiş Halk Eğitim Merkezi Efeleri adına, Kuvva - i Milliyeci Poslu Mestan Efe, Mursallılı İsmail Efe, 12 yaşında Kuvva -i Milliye'ye katılan Ali Efe adına, zalimlerin kâbusu Çakırcalı adına kucaklaştık Tire'de 1. Zeybek Ateşi Ege Efe Kurultayında. Bizler; müzisyen ve müzik eğitmeni Taner Sevgel, müzisyen ve öğrenci Mutlu Adakçı, müzisyen ve matematikçi Ferit Avcı, müzisyen ve avukat Engin Güvenç, müzisyen ve avukat Erol Bahadır ve avukat Mehmet Kırlı. Kucaklaştık, harman olduk, bir olduk. Kucaklaştık Plevne kahramanı yiğit Aydın Zeybek Taburu erlerinin torunları Aydınlılarla; kucaklaştık Gökçen Efe'nin torunları Tirelilerle; kucaklaştık zalimlerin kâbusu, acizlerin koruyucusu Çakıcı'nın torunları Ödemişlilerle; Eğridere yiğitleri; Muğla yiğitleri; Hasan Tahsin'lerle. Ve Dünyanın en büyük efesi Mustafa Kemal'in halefleri efelerimiz, kızanlarımız, zeybeklerimizle kucaklaştık. Ordaydı Sütçü İmam. Alnımıza hafif hafif değen rüzgar O'nun öpücükleriydi. Öptü alnımızdan sevgisiyle coşkusuyla. Ellerimizi okşadı Şeyh Bedrettin, nefes verdi. Kutladılar bizi Aydın Uzun Köprü, Ödemiş İlkkurşun, Ayvalık Kuvva -i Milliye direnişçileri. Balıkesir Kongresi ve Alaşehir Kongresi ve Sivas ve Erzurum Kongresi erleri de ordaydı. Müdafaa -i Milliye kahramanları da. Kucaklaştık harmandalı oynarken, harman olduk... Hep birlikte, piştik zeybek ateşinde; Efe Yemini ettik; efe olduk her birimiz. Selam olsun bize destek veren efelere, kızanlara, zeybeklere. Bin selam olsun. 2. kurultayda da varız. Ödemiş'te de varız. Aydın'da da. Gün sayıyoruz 17 Eylül gecesinden beri tekrar kucaklaşmak için.”