Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e 24 Kasım 1928 tarihinde Bakanlar Kurulu’nun verdiği başöğretmenlik unvanını kabul etmesiyle bu tarih “Öğretmenler Günü “olarak kutlanmaya başlanmıştır.
 
Yerel Güç Gazetesi  “ŞİİRİN DİLİ” olarak geleceğimizin mimarları siz sevgili öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutluyorum.
 
Siz öğretmenlere ne söylesek ne yazsak biz şairler için azdır bu güzide camia içerisinde iki öğretmen babası olarak çocuklarımla ne kadar iftihar etiğimi satırlarla anlatamam. Atatürk’ün veciz bir sözünden yola çıkarak siz eli öpülesi öğretmenlerimize seslenmek istiyorum.
 
BU NESLİN MİMARI OL
 
İlim, fen ile yoğur aydınlat önümüzü
Işığa doğru çevir görelim yönümüzü
Geliştirip Türkçeyi konuşsak dilimizi
Fikri hür, vicdanı hür, bu neslin mimarı ol.
 
Yüreğinde sevginle besle yaşat onları
Vatana hayırlı kıl emanet bu canları
Ver eline bayrağı kaynar iken kanları
Fikri hür, vicdanı hür, bu neslin mimarı ol.
 
Yükle bilgi kültürü her birine sırayla
Sana duyulan sevgi ölçülür mü parayla
İstişarede bulun ödüllendir kurrayla
Fikri hür, vicdanı hür, bu neslin mimarı ol.
 
Gel bu güzel tablonun içindeki resim ol
Başöğretmen Atatürk izinden git örnek ol
Yemin ettin ant iştin bu vatana köle ol
Fikri hür, vicdanı hür, bu neslin mimarı ol.
 
Kayaturan öptüğüm bir el var oda senin
Mesleklerin kutsalı seninki öğretmenim
Feda olsun vatana var olan şu bedenim
Fikri hür, vicdanı hür, bu neslin mimarı ol.
 
(24.11.2008 Saat: 13.10)
Şevki KAYATURAN
 
ÖĞRETMENİM
 
Öğretmenim; senin hakkın ödenmez,
Ana gibi, bize kucak açarsın.
İlm ateşin yıllar geçse de sönmez,
Sen güneşsin, bize ışık saçarsın…

Kasabada, şehirlerde, köylerde,
Okullarda, dershanede, evlerde,
Kuşlar uçmaz, kervan geçmez yerlerde,
Gök yüzünde bir kuş gibi uçarsın…

Yere değen meyva dolu dal gibi,
Şifa veren, doyum olmaz bal gibi,
Aydınlığa doğru giden yol gibi,
Bir sel gibi coşup, yine taşarsın…

Geceleri uykusuz da, kalsan da,
Hasta olup, bir gül gibi solsan da,
Sen bu yol da, tek başına kalsan da,
Bayrak elde, gece gündüz koşarsın…

Bizleri sen yaptın, bir dava eri,
Bu yol da ölünür, dönülmez geri,
Biz ordu, sen önde, haydin ileri,
En ön de şahlanır ve de coşarsın…

Gayeniz bizleri, bir adam etmek,
İlimle, irfanla, doğru eğitmek,
Bülbül olup, viran bağlarda ötmek,
Yollar olmasa da dağlar aşarsın…

Senin bir davan var, geri dönülmez,
Bu yolda komutan, asla yenilmez,
Ama senin kıymetin yine bilinmez,
Yaralar alsan da, ölmez yaşarsın…

Sen görevin yaptın, gerisi bizim,
Bu yolda bilirim, gerekir azim,
Hocam senin izindir, inan ki izim,
Bizi böyle görsen, sen de şaşarsın…

K.Adası/89- Kadir ÇETİN
 
ÖĞRETMEN İNSANIN
       ÖZÜ GİBİDİR.

Derdime dermanı onda bulurum
Öğretmen çağların yılı gibidir
Bir harf öğretene köle olurum
Öğretmen bağların gülü gibidir

Dökülür kalemden tüm dersler dile
İbretti izzeti ikramı bile
Doğayı tepeyi halleri hele
Öğretmen dağların yolu gibidir

Servi endamında dalları benzer
Doğrudan sapmayan yolları benzer
çiçekten yapılan ballara benzer
Öğretmen dillerin balı gibidir

Dinler sorunları çözülsün diye
Takipteyim der sezilsin diye
Anlatır bıkmadan yazılsın diye
Öğretmen dizlerin halı gibidir

Kul refikim bilirim nimetlerini
Öğrendim yaşadım ibretlerini
Antlım çok zaman tüm dertlerimi
Öğretmen sazların teli gibidir

Refik KUTLU
 
ÖĞRETMEN
 
Öğretmen bilgide yanan ışıktır
Nasihattir söze bakın öğretmen
Ülküsü kalemdir yazan âşıktır
Zarurettir bize bakın öğretmen

Hayata hazırlar gelecek okur
İlmek ilmek örer bilgiyi dokur
Beyinler onunla hep fokur fokur
Sirayettir öze bakın öğretmen

Muallimce süzüp gayret görünce
Mefkûresi bilgiyi bizde örünce
Usanmadan anlatır dersi derince
Hakikattir ize bakın öğretmen

Elimizden tutar gösterir harfi
Öğrenir okusun edersin terfi
Yurduma hazırlar herksi n,afi
Hizmettir size bakın öğretmen

Bilimci ilici müdür vale hâsıl
Makamlar geçici öğretmen asıl
Vatana bilginler yetişir nasıl
Kehanettir baza bakın öğretmen

Andır babadır nimettir bize
Hazırlar yarını çıkartır düze
Küçük yaşmada ışıktır göze
Vasiyettir uza bakın önertmen

Saygıyı sevgiyi onda buluruz
Geleceğe hizmet eri oluruz
Düzeni nizamı ondan alırız
Keramettir haza bakın öğretmen

Karşılıksız sever hizmeti eder
Sebil su gibidir berrakça gider
Dinmezsen onu olursun heder
Fikriyattır hıza bakın öğretmen

İşleyerek bizi hazırlar yurda
Bilgiye dönüşür ilimi burada
Şahlanır dikilir bayraktır surda
Basirettir köze bakın öğretmen

Bekir im vefayı unutmaz öder
Muazzezdir çoktan hak eder
Babalık nasılmış nalsın peder
Dirayetti yoza bakın öğretmen

Bekir Akbulut
 
ÖĞRETMEN
 
Engel tanımadan göreve koşan,
Dereler içinde seldir Öğretmen
İlim irfan ile bilgece coşan,
Öğrenciye kanat, koldur Öğretmen.

Büyük önder Ata’m ilk öğretmendi,
Türk Ulusu ondan çok şey öğrendi,
Sınıfta andımız her gün söylendi.
Öğrenciye ışık yoldur Öğretmen.

Ağlayanla ağlar dert ortağıdır,
Gülen yüzler için, can otağıdır,
Okul ortamında gönül bağıdır,
Barış sahnesinde güldür Öğretmen.

Atamın izidir yolunuz, diyen;
Kitaplar içinde kalınız, diyen;
Hayırlı evlatlar olunuz, diyen;
Cennet çiçeğinde baldır Öğretmen.

Emeğin hakkını nasıl öderiz?
Bir yaşam boyunca minnet ederiz,
Öğretmen sevgisi çok farklı deriz.
Saygıyla öpülen eldir Öğretmen.

Ana baba gibi davranır candan
Sevgisi akıyor damardan kandan
Paylaşır bilgiyi özü derinden.
Öz Türkçe içinde dildir Öğretmen.

Canları öğretmen sevdası almış,
Muhteşem dostluğun en hası olmuş,
Kutlu bir mesleğin özünde kalmış,
Başların tacında yeldir Öğretmen.

SABİHA SERİN
 
NOT : Küçük Menderes Havzası içerisindeki şairlerimiz özgeçmişleri ve şiirlerini [email protected] mail adresine, bana gönderirlerse onları burada “ŞİİRİN DİLİ” köşesine konuk edip tanıtmaya çalışacağım.