Yerel Güç Gazetesi saygıdeğer okuyucuları bugün ozan, sanatçı, şair bir hanımefendiyi tanıtmak,  şiirlerinden birkaç tanesini burada sizlerle paylaşmak istiyorum.
 
Köşemizin bugün ki konuğu şair Mihriban Eren, şair  “Şairler Seçkisi” kitabındaki tanıtım yazısında kendini şöyle ifade etmiş; cumhuriyet ve kültür şehri Sivas İli Ulaş İlçesinde dünyaya gelmiş, yirmi yıldır İstanbul’da ikamet ettiğini bir mimarlık şirketinde  on sekiz yıldır çalıştığını, okumayı, şiir yazmayı ve bağlama çalmayı çok sevdiğini belirtmektedir.
 
Şairin İnternet üzerinde şiir sitelerinde de birçok şiirini bulmak mümkün, gelin şairin şiirleri birlikte okuyalım. 
 
EFENDİM

Beni emretmişsin işte buradayım,
Şimdi huzurdayım bildir efendim,
Sözün nişanedir başım üstüne,
Tutmazsam emrini öldür efendim.

Giyinmiş kaftanı salınır gelir,
Yiğitlik özünde serdir efendim,
Donatmış masayı şahaneleri,
Tabaktaki aşkın baldır efendim.

Şahin bakışını gördüm uzaktan,
Korusun yaratan zordan tuzaktan,
Limanda tekneler gözüktü kaptan,
Benim geleceğim saldır efendim.

Asılı kalmışım darağacına
Akıp geçen yılın bilmem kaçına,
Teker teker aklar geldi saçıma,
Başımın belası sendin efendim.

Yaşım on dört idi aldım cezayı,
Unutmuştum artık yıldızı ayı,
Güneyi kuzeyi bütün kıtayı,
Güneşi getiren yeldin efendim.

Mutluluğun hayalini kurmadan,
Sevda denen o menzile varmadan,
Kapattım çemberi daraldı alan,
Zincirleri bir bir kırdın efendim.

Küçük yaşta kapanmıştım zindana,
Attım kilidini koca deryaya,
Bir gün çıka geldi biri karşıma,
Anahtarı nasıl buldun efendim.

Âşık Mihrican’ım yıllarca yazdım,
Bütün zindanları hep tek tek gezdim,
Gözyaşım denizdi duraksız yüzdüm,
Çekip kollarımdan aldın efendim.
 
Mihriban EREN
 
HANGİ YÖNE DÖNSEM

Sazımın teline bir haller oldu
Yüreğim ağladı gözlerim doldu
Bak sesim titredi gül benzim soldu
Hangi yöne dönsem yüzün sevdiğim
Uzat ellerini gözün sevdiğim.

Tele dokundukça garip ses verir
Nameler hüzünlü bana yas verir
Sözlerim dilim de gönlümde erir
Hangi yöne dönsem yüzün sevdiğim
Aldım selamını gözün sevdiğim.

Ahu zar ederim zalim feleğe
Şu yalan dünyanın malı neyime
Bir sözüm var, kutsal olan sevgime.
Hangi yöne dönsem yüzün sevdiğim
Ben sana aidim gözün sevdiğim.

Bağıma gül ektim yetiş e dursun
Hatırına geldikçe sevdiğim sorsun
Canı sağ olsun da gurbette olsun
Hangi yöne dönsem yüzün sevdiğim
Seni bulacağım sözüm sevdiğim.


ÖLÜRÜM SENSİZ

Sevdiğim ben sensiz yaşayamam ki,
Yüreğim kavruldu sen olmayınca,
Dedim ya! ömrümü koydum yoluna,
İnan yaşayamam sen olmayanca.

Her gün ağlıyorum resmine bakıp,
İnan ki sevdiğim ağıtlar yakıp,
Gönül sarayıma tacını takıp,
Gözlerim dağlanır sen olmayınca.

Sen gidersen tuz ile buz olurum,
Kör olsa gözlerim seni bulurum,
Kaybolursan can evimden kururum,
Dillerim bağlanır sen olmayınca,

Artık kalemimi kırar atarım,
Sen olmazsan buz dağında yatarım,
Geri dönüp ütopyada yiterim,
Gel kabre koyma sen olmayınca.

Özüm kavruluyor inan acın la,
Gece gündüz duramadım sancın la,
Yolcum ayrımısın şimdi hancın la,
Mezarım kazılır sen olmayınca,

Üç günlük dünyada beni öldürdün,
Bütün yollarımı sana döndürdün,
Vallah! geleceğim sabır be gülüm,
Hazırım göçmeye sen olmayınca.

Mihriban EREN 

BİR DEYİŞ MİHRİCAN

Dedim=Yiğit hangi ilde gezersin?
Dedi=Perişandır yollarım benim,
Dedim=Neden böyle canın üzersin?
Dedi=Talan oldu hâllerim benim,

Dedim=uzağa mı kurdun harmanın?
Dedi=Senden sonra yoktur dermanım,
Dedim=Hangi güzel yazdı fermanın?
Dedi=Uykulara artık haramım.

Dedim=yitirdin mi kaşı karanı?
Dedi=Ondan ayrı buldum belamı,
Dedim=Gözü kara yoksa elâmı?
Dedi=Kefen hazır verin salamı,

Dedim=Yiğit sana yazık değil mi?
Dedi=Şu gurbetlik büktü belimi,
Dedim=Sarhoş musun yoksa deli mi?
Dedi=Benli güzel yıktı bendimi.

Dedim=O güzelin halin sordun mu?
Dedi=Bir dakika ayrı durdum mu?
Dedim=Kem söz edip onu kırdın mı?
Dedi=Kıyıp güllerini derdin mi?

Dedim=Verelini dağlar aşalım
Dedi=Aşka yelken açıp koşalım
Dedim=Ak gerdana ateş yakalım
Dedi= Ki orada yanıp coşalım.
Mihriban EREN 

MİHRİBAN OLMUŞ
 
Uzak diyarlardan bir Türkü duydum
Mihribanım derdi mihriban olmuş
Ozan Abdurrahim Koç ada sordum?
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
 
Mihriban da derki bozmayın sözüMihriban’da derki bozmayın sözü
Bırakında kalsın öğlece özü
Dokunma sırrına büğlüdür gizi
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
Kanadı kırılmış bir bülbül hali
Kanadı kırılmış bir bülbül hali
Özlemin içinde yoktur emsali
Muharebe sonu enkaz misali
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
 
Kilitli yüreğim tutuldu dilim
İmkânsız bir yolda uzanmaz elim
Abdal olup gezsem bende bir kulum
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
Mihriban EREN
 
MİHRİBAN
 
İsmi ile müsemmadır kendisi
Onda mevcut onda insan sevgisi
Merhametli şefkatli kim hangisi
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
 
Adına yakışır hala bürünmüş
Avcılara ceylan olmuş görünmüş
Kendi sıcak memleketi serinmiş
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
 
İsterim dostlarım gülsün o yüzü
Karda gezdim diyor görünmez izi
Bilmeye bu yürek dayanmaz gizi
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
 
Kayaturan sazı sözü dinlenir
Veysel gibi yıllar sonra söylenir
Bu dünyada ömrü kadar eylenir
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
 
Takdire şayansın Mihriban Sultan
Sivas baba yurdun Türkiye Vatan
Bir söze birden çok anlamlar katan
Mihriban’ım derdi, Mihriban olmuş.
( 26.10.2011 Saat: 19.03 )
Şevki KAYATURAN
Mihriban Hanımın “Mihriban Olmuş” şiirine nazire olarak yazdığım bu“Mihriban” şiiriyle bu haftaki şiir köşemizi sonlandırırken haftaya başka bir şairimizin şiirlerinde buluşmak dileğiyle.
 
NOT: Küçük Menderes Havzası içerisindeki şairlerimiz özgeçmişleri ve şiirlerini [email protected] mail adresine, bana gönderirlerse onları burada “ŞİİRİN DİLİ” köşesine konuk edip tanıtmaya çalışacağım.