Vah Türkiyem!...
Terörün çözüm yeri 35.000 ( otuzbeşbin) kişinin katili İmralı’da “teröristbaşı” kabul edilmiş!..
“Güzel şeyler olacak.” teranesi koro halinde söylenmeye başladı bile. Bakanlar, milletvekilleri, malum medya ve taşeronları yüzleri kızarmadan bu “müzakere”nin son bir şans olduğunu yana yakıla dilendiriyorlar. Kaderin cilvesine bakın siz ki “birileri”nden hâlâ “TIK” yok... Hele hele bazı basın kuruluşları bu “Ataköy-İmralı Hattı”nı gazetelerinin en arka sayfalarına koymayı da “marifet” kabul etmişler. Aynı medya grubu “Habur Rezaleti”ni de görmezlikten gelmiş “yol kazası” teranesini tutturmuşlardı. Bunun adına da “Bİ’AT” dediğimiz zaman da “birileri”, dostlar bize sitem etmişlerdi(!) Haksız olan ben miydim, yoksa “birileri” mi ? Umarım “yüz kızarması” olmuştur.
Gerçi biz Türkiye’de “şerefli-şerefsiz” atışmasını da görmüştük. MHP Genel Başkanı Devlet BAHÇELİ bu “müzakere”yi ilk olarak söylediğinde iktidar da, yalakaları da, destekçileri de koro halinda “sözüm ona iftirayı atanları(!) “şerefsiz” olarak suçlamışlardı.Hatta söylediklerini ispatlayamazlarsa “müfteri” ilan edeceklerini “cümle âleme” duyuracaklarını ballandıra ballandıra anlatmışlardı. Şimdi de “teröre son çare” diye bu “müzakereyi” savunma cüretini gösteriyorlar.
Helâl olsun sizlere!...
Birileri de çıkmış basının önüne “Bu hükümete son kredimizdir.Samimi olsunlar müzakere sürecini sonuna kadar destekleyelim.” deme “lütfû”nu bile gösterdi. O da dünden razıydı bu duruma da dillendiremiyordu.Hani bir yerlerde yaptığı mitingde Türk Bayrağını meydanlarda dalgalandıramamıştı da iktidarı suçlamıştı ya!...
Size de helâl olsun sayın anamuhalafet!...
Kim ne derse desin bu konuda “net tavır” sergileyen siyasi parti MHP olmuştur. Dün ne dediyse bugün de aynısını söylüyor. Yeter mi? Asla!... Daha etkin muhalefet yapması gerekir. Gerekirse haklılığını ispatlamak adına tereddüt etmeden “SİNE-İ MİLLET” e dönmelidir. Genel Başkanları dahil tüm milletvekilleri istifa dilekçelerini ilgili yerlere vermelidir. “bdp” nin 20 milletvekili ile yaptıklarına 51 milletvekili ile cevap verebilmelidir, vermelidir de... Yoksa taban bu “pasiflik” konusunda parti yönetimini eleştirmekte haklı olacaktır.
Bir de sözüm sözde “sivil toplum kuruluşları”na...
Sizler de “helâl” i hak ettiniz suskunluğunuzla... Hangi sivil toplum kuruluşlarından bahsettiğimi anlamışsınızdır her halde !...
“Şeref” levhasını göğsüne takanlar...
Sizlere helâl olsun ...
Yeni kurtarıcımız (!) İmralı’dan sizleri selamlamaktadır...
“... ve aleykümüsselam” demenizi de beklemektedir anlaşılan!...
