Küçük Menderes ve Büyük Menderes Kuvayi Milliye Efeleri içinde en büyük isim…
Cesareti ve korkusuzluğu tartışılmaz… Dürüst ve vefakâr…
Zeki, yürekli ve her şeyden önemlisi, olasılıkları düşünen efe…
Elif’in kocası, evinin direği, Hatice ve Hüseyin’in babası…
Gökçen Efe…
***
Ödemiş’in Ayasurat (Türkönü) köyünde, 1891 yılında, Hatice ve İbrahim’in oğlu olarak dünyaya gelmiştir Gökçen Efe…
Kızanlığa, Çakırcalı Mehmet Efe’nin yanında başlamış ve Çakırcalı’nın 1911 yılında öldürülmesiyle bağımsız efe grubunu oluşturmuştur.
Tire’nin Kahrat köyüne yerleşen Gökçen Efe, burada yaşamını Tire’nin Akyurt köyünden evlendiği Elif ile sürdürürken, işgal sürecinin başlamasıyla ulusal dava için dağa çıkmıştır.
Ancak Gökçen Efe dağa hemen çıkmamış, direnişe gecikmeli olarak katılmıştır. Bu gecikmeli katılma birçok kişi tarafından eleştirilmiştir. Oysa Gökçen’in bu gecikmeli katılışının ardında başka gerekçeleri vardır. Gökçen, dürüst olduğu kadar, vefakâr bir insandır.
Çakırcalı Mehmet Efe, elde ettiği gelirlerden bir kısmı ile Türk, Rum ve Yahudi ailelerini beslemiş, sorunlarıyla ilgilenmiş, evlenme, çeyiz ve çeşitli sosyal olaylara katkısıyla ayrımsız bir sevgi çemberi oluşmuştu. Çakıcı’nın kızanı olan Gökçen’in, bu zeminden gelen Rumlarla ilişkili kökeni, kendisinin Kurtuluş Savaşı’nda Rumlar’a karşı yer alması, Efe’de uzun süre vefa ve kadirbilirlik ile vatan sevgisi arasında bir ikilem yaratmıştır. O nedenle Tire’nin işgalinden (29 Mayıs) temmuz ayının ilk haftasına değin Gökçen Efe’nin Kuvayi Milliye dışında kalması ‘kararsızlık’ süreci olarak ele alınmalıdır. Bu arada gerek Ödemiş Kuvayi Milliye örgütlerinin ziyaretleri, gerek Celal Bayar’ın, gerekse Hacı Halil Efe tarafından Kuvayi Milliye’ye katılması konusundaki girişimleri etkili olmuş, yeğeninin bir Yunan subayı tarafından tecavüze uğraması, silaha sarılmasına ve Kuvayi Milliye hareketine katılmasını sağlamıştır.
Tire’nin düşman eline geçişinden yaklaşık bir ay sonra Gökçen Efe’ye Karaçamur köyünde oturan Hacı Halil Efe’den bir mektup gelir. Tire Müzesi Müdürü Faik Tokluoğlu’nun notlarından alınan bu mektupta, Hacı Halil Efe Gökçen Efe’ye şöyle der:
“Oğlum Gökçen,
Eskiden Osmanlı’ya karşı zeybeklik ediyor ve kahramanlık yaptım sanıyordun. Efelik yapacak zaman şimdiki zamandır. Bu acı hal, yüreğini acıtmıyor mu? Haydi, bakayım gayri iş başına! Anlaşmak ve yapacağımız işleri kararlaştırmak için bir yer göster. Seni çok göreceğim geldi. Şimdilik selâm edip gözlerinden öperim.”
Bu mektup Gökçen Efe’nin kararını Millî Mücadele lehine vermesinde hayli etkili olmuş bir belgedir.
Fota (Gökçen), Üçyol, Balabanlı ve Kaymakçı baskınları ile düşmanın gücünü kıran Gökçen Efe, halka da moral vermiştir. Üçyol baskınına 300’ü aşkın kızanıyla katılması gücünü göstermektedir. Ovacık ve Mendegüme çarpışmalarındaki başarıları ile daha da ünlenmiştir Gökçen Efe…
Sıradan bir efe değildi Gökçen… Çatışmalarda bir tek kurşunun bile boşa harcanmasına tahammülü yoktu. ‘Bize Yunan gâvuru gibi sandık sandık kurşun gelmiyor, hedefini bulamayan kurşunun hesabını sorarım’ dediği kızanları tarafından ileri sürülmektedir.
***
Eski efesi Çakırcalı Mehmet Efe, ona hayrandı. Oldukça küçük yaşta gruba katılmıştı. Hacı Mustafa, Çakıcı Mehmet Efe’ye, ‘Efem bu daha çocuk bıyıkları bile terlememiş daha’ deyince, Hacı Mustafa’nın elinden demir tarağı alıp bıyık yerine saplayıvermişti. Bu olay hacı Mustafa’yı da etkilemiş, Gökçen’e hep inanmıştı.
Demirci Mehmet Efe, Gökçen’in Kuvayi Milliye’ye katıldığını duyduğu an, ‘şimdi Yunan’ın çekeceği var’ demişti.
18 Kasım 1919 tarihinde, Ödemiş-Kiraz yolu üzerindeki Kısık Mevkiinde Efzon askerlerini püskürttüğü sırada, bir kısım kızanın bozgununu önlemek için ayağa kalktığı sırada vurulmuştur.
Kurtuluş Savaşı sonrası Gökçen’in yetim kalan çocuklarının sorumluluğunu Celal Bayar üstlenmiştir. Eski ülkü arkadaşının çocukları Hatice ve Hüseyin’in eğitimini üstlenmesi bir vefa borcu olmalı…
Kurtuluş Savaşı sonrası Efe’nin gösterdiği başarı nedeniyle, bugün Gökçen olarak bildiğimiz beldenin adı Fota’dan değiştirilerek Gökçen adını almıştır.
Arkadaşı Hacı Halil Efe, Gökçen Efe'yi şöyle tanımlıyor: "Gökçen Efe, Osmanlı’ya karşı zeybeklik yapmakla beraber, kanlı silahım yalnız düşmana çevirmiş kahraman bir Ödemiş delikanlısıdır."
 
Kaynak: Bozmenderes’ten Bozdağlar’a Kuvayi Milliye, A. Munis Armağan