Grev günü Acil, kardiyoloji, Psikiyatri bölümleri dışındaki diğer birimlerde hizmet verilmeyecek.

14 Mart Tıp Bayramı’na hekimler iş bırakarak girdi. Hekimlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, sağlıkta şiddet yasasının acilen yasalaşması ve maaş artışı için bir süredir 'Emek Bizim, Söz Bizim' adı altında eylemler düzenleyen Türk Tabipleri Birliği’nin aldığı karar doğrultusunda ülke geneliyle eş zamanlı olarak İzmir’de hekimler bugün ve yarın iş bırakacak.

İş bırakma eylemlerinin özellikle İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çiğli Bölge Eğitim Hastanesi, Bornova Türkan Özilhan Devlet Hastanesi, Bozyaka Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Dokuz Eylül Tıp Fakültesi Hastanesi, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Behçet Uz Çocuk Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi, Suat Seren Gögüs Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Eşrefpaşa Belediye Hastanesi, Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi ve bu hastanelere bağlı ek hizmet binalarında etkili olması bekleniyor.

Acil hastalar, diyaliz hastaları, acil ve riskli gebeler, çocuk aciller, kanser hastaları, yoğun bakım hastaları, Covid-19 hastaları ve Covid-19 belirtileri gösteren hastalar, iş bırakma eylemi sırasında geri çevrilmeyecek ve tedavileri yapılacak.

HEKİMLER 3'ÜNCÜ KEZ İŞ BIRAKIYOR!

2021 yılının Aralık ayında meclise gelen hekimlerin özlük hakları ile ilgili iyileştirme Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bütün partilerin oylarıyla kabul edildi ancak daha sonra geri çekildi. TTB, 15 Aralık'ta bu durumu protesto etmek için "G(ö)REV" adını verdiği iş bırakma eylemini gerçekleştirdi. Ancak aradan geçen süreçte mecliste yeni bir düzenleme meydana gelmeyince hekimler 8 Şubat’ta bir kez daha greve çıktı. Aradan geçen süreçte yeni bir adım atılmayınca hekimler bu sefer 2 günlük iş bırakma kararı aldı.

HEKİMLER NE TALEP EDİYOR?

Türk Tabipleri Birliği (TTB), bugün ve yarın yapacakları iş bırakma eylemi öncesi açıkladığı 10 maddeden oluşan acil talepleri şu şekilde:

-TTB'nin önerdiği ‘Sağlıkta Şiddet Yasası’ acilen yasalaşmalı, cezalar artırılmalı.

-Kamu hastanelerinde göreve yeni başlayan pratisyen ve asistan hekimler için temel ücret

yoksulluk sınırının en az iki katı, uzman hekimler için yoksulluk sınırının en az iki buçuk katı olmalı.

-Özel sağlık sektöründe çalışan hekimlerin sosyal güvenlik primleri ‘prim ödeme tavanı’

üzerinden çalıştıkları kurumlar tarafından ödenmeli, ücretleri en az yoksulluk sınırının iki buçuk katı olmalı.

-Aile hekimlerinin maaşları yoksulluk sınırının en az iki katına yükseltilmeli, Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği geri çekilmeli.

-OSGB’lerde çalışan işyeri hekimlerinin ücretleri TTB'nin belirlediği asgari ücret üzerinden ödenmeli.

-Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR farkı gözetilmeksizin bütün emekli hekim maaşları pratisyen hekimler için asgari 15 bin liraya, uzman hekimler için asgari 18 bin liraya çıkarılmalı.

-Çalışma ortamlarımız ve koşullarımız iyileştirilmeli, bütün hekimlere nöbet ücreti kesilmeden nöbet ertesi izin hakkı tanınmalı, intörn hekim ücretleri en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalı.

-Covid-19 “illiyet bağı” aranmaksızın meslek hastalığı sayılmalı, pandemide çalışılan her yıl için 120 gün yıpranma payı uygulanmalı, hekimler için ek gösterge 7.200 olmalı.

-Sağlık sistemi ve kurumsal sorunlar kaynaklı malpraktis davaları ile hekimleri ödeyemeyecekleri tazminatlara mahkûm eden uygulamaların önlenmesi için yasal düzenlemeler yapılmalı.

-Halk sağlığını tehlikeye atan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, hasta randevuları her hastaya en az 20 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmeli.

Editör: Haber Merkezi