Öztürk, yılbaşında 550 lira olan bir çuval yemin bugün 800 lira olduğunu hatırlattı. Üreticinin banka kredisi alarak yeme yatırım yaptığını belirten İsmail Sarıbeyoğlu ise “Sanayici lütufta bulunup üç ay önce süte 1 lira zam yaparak 14,5 liraya çıkardı” ifadesini kullandı.

Hayvancılık sektörünün süt kesimi, fiyatlardaki istikrarsızlıktan yakınıyor. Ulusal Süt Konseyi’nin 1 Ocak 2025’ten itibaren 17,15 lira olarak belirlediği çiğ sütün fiyatı, sanayicisi kesiminde kabul görmüyor. Sanayicinin, 1 Mayıs-31 Mayıs 2024 tarihleri arası için konseyin verdiği 14,65 liralık fiyatı dahi vermediği, son üç aydır 14,50 liradan süt almaya devam ettiği öğrenildi.

ESKİDEN USK’NIN RAKAMININ ALTINA İNİLMEZDİ

Tire Süt Kooperatifi Başkanı Osman Öztürk, bazı sanayi kuruluşlarının 14 liranın da altında fiyata süt alımı yaptığını doğruladı. Yem fiyatlarının yılbaşından bu yana 6 kez zamlandığını, firmaların son günlerde 3 liralık 5 liralık indirimler yaptığını ancak bu indirimin bir anlam ifade etmediğini anlatan Başkan Öztürk, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Ülke genelindeki ekonomik sıkıntı, sanayiciyi süt almamaya zorluyor. Dolayısıyla sanayici fiyat kırıyor. Süt fiyatında birliktelik yok. Eskiden, Ulusal Süt Konseyi bir fiyat açıkladığı zaman, o fiyatın altına düşülmezdi. Yağ oranına göre, üreticilere 10 kuruş, 20 kuruşluk bir fark ödenirdi, alım fiyatının üstüne. Bugün gelinen noktada Ulusal Süt Konseyi’nin rakamına itibar edilmiyor. 15 liraya süt alan mandıralar, kurumlar var. Konseyin verdiği sütün altında alım yapan firmalara yaptırım uygulamak lazım. Tire Süt Kooperatifi olarak en iyi fiyatı veriyoruz, sütü ortalama 17,30 liradan alıyoruz. Bu rakamı 17,80 liraya kadar çıkardığımız oluyor.”

BİR ÇUVAL YEM 6 AYDA 250 LİRA ARTTI

50 kiloluk bir çuval yemin yılbaşından birkaç gün önce 550 lirayken, bugün 750-800 lira olduğunu hatırlatan Tire Süt Kooperatifi Başkanı Osman Öztürk, “Çiğ süt fiyatı kaç lira olmalı?” sorusuna şu yanıtı verdi:

ÖTV'siz araç satışlarına yeni şartlar getirildi ÖTV'siz araç satışlarına yeni şartlar getirildi

“Çiğ sütün litresinin 24 lira olması gerektiğini söyleyenler var ama 20 lira kurtarır diye düşünüyorum. Şu gerçeği dikkate almak lazım: Süt fiyatını artırırsak, yemciler hemen zam sırasına girecek. Et ürünlerine, süt ürünlerine zam gelecek. Peki bunun tüketici kısmını nasıl halledeceğiz? Bence en büyük sorunlardan biri de budur. Yani süte 30 lira fiyat verilse, bir kilo yoğurt 150 lira olduğunda, tüketici o yoğurdu nasıl alıp tüketecek? Maksat burada hem üreticiyi, hem tüketiciyi korumak olmalı. Bir tarafı korurken, diğer tarafı çökertmek doğru olmaz. Bugünkü maliyetler dikkate alındığında çiğ süt, 20 liranın üzerinde olması gerekir ama 24 lira da olmaz.”

ÜRETİCİ, GEÇEN YILIN FİYATININ DA ALTINDA SÜT SATIYOR

Küçük Menderes Havzası’nda 15 yıldır hayvancılık yapan İsmail Sarıbeyoğlu, fiyat istikrarsızlığını şu sözlerle ortaya koydu:

“Ulusal Süt Konseyi, 1 Mayıs-31 Aralık döneminde çiğ sütün fiyatını 14,65 lira olarak açıkladığında sanayici bizden sütü 14,50 liradan alıyordu. İki ay bu fiyattan aldıktan sonra 13,5 liraya düşürdü fiyatı. 1 Ocak 2025’te konsey, fiyatı 17,15 liraya yükseltti ama biz, pek çok üreticiyle birlikte sütümüzü 13,5 liradan satmaya devam ettik. Firma, kendine göre jest yaparak iki ay önce fiyatı 14,5 liraya çıkardı. Bu rakam, geçen yıl Ulusal Süt Konseyi’nin verdiği rakamın da altındadır. Firmaya, bu fiyata olmaz diyemiyor üretici, çünkü çaresizlik içinde. Sütünü ona vermekten başka çözümü yok. 17,15 liraya, yani konseyin öngördüğü rakamdan süt alımını ancak kooperatifler yapabiliyor. Maalesef sanayici fiyat kırıyor. Sanayicinin eline düşen yandı. Bu şartlarda üretici, nasıl ayakta kalabilir ki. İki yıl içinde yakın çevremizde büyük ölçekli 20 üretici varken, bugün bu sayı 5’e düştü. Süt üreticisi, zararına çalışıyor.”

BANKADAN KREDİ ÇEKEN, PARAYI YEME BAĞLIYOR

Üretici İsmail Sarıbeyoğlu, Ziraat Bankası’nın verdiği krediyi yeme yatıranların, kısmen de olsa zarardan kendini kurtarabildiğine dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bazı üreticiler, farklı bir yoldan giderek çözüm bulmuş bu soruna. Şöyle ki; üretici, bir yıl vadeli veya 18 ay vadeli olmak şartıyla Ziraat Bankası’ndan kredi çekiyor. O paranın tamamıyla yem alıp depoya koyuyor. İlerleyen haftalarda, aylarda yeme gelecek zamdan etkilenmeyerek kendini bir ölçüde korumuş oluyor. Ancak bu şekilde ayakta kalabiliyor. Çünkü üreticiye verilen kredinin faizi düşük. 2 milyon lira kredi alırsan, 18 ay sonunda bunun geri ödemesi 2 milyon 300 bin lira oluyor. 300 bin lira faiz ödeniyor ama yem zammından dolayı en az 700 bin liralık zarardan kurtulmuş oluyorsunuz.”