HABER/BURCU TUNÇ

24 TEMMUZ 1923 TARİHİNDE İSVİÇRE'NİN LOZAN ŞEHRİNDE İMZALANAN LOZAN ANTLAŞMASININ 100. YILINDA ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ VE ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ TARAFINDAN BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

Ödemiş Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği yaptığı açıklamada ‘Çağdaş, laik, demokratik Türkiye’mizin egemenliğinin ve tam bağımsızlığının belgesi Lozan Barış Antlaşması'nın 100. yılını ÇYDD olarak coşkuyla kutluyoruz.
Avrupa Devletleri’nin 1815 Viyana Kongresi’nde, Osmanlı Devleti’ni “hasta adam” olarak ilan edip topraklarını paylaşma kararı alması ile başlayan sürecin sonunda vatanı için direnen, Kurtuluş Savaşı’nı başlatan ve kazanan Türk Ulusu’nun kuracağı bağımsız devletin egemen devletler tarafından tanınması ve dünyaya ilanı Lozan Antlaşması ile sağlanmıştır. 
Lozan görüşmeleri başlarken ilk oturumda İsmet Paşa’nın oturması için konulan sandalyenin diğerlerinden alçak olmasına itiraz etmesi ve bunu geçiştirmeye çalışan İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon’a “Eşit şartlarda görüşeceğiz, eşit yükseklikte oturacağız” demesi bütün süreci özetler niteliktedir.
Lozan’da büyük asker ve devlet adamı İsmet İnönü ve Türk delegasyonu, haklı olmanın verdiği inanç, sabır ve güçle direnmiş ve antlaşma masasından istediklerini büyük ölçüde almıştır. 
Uluslararası hukuk tarihi bakımından Lozan Barış Antlaşması, yirminci yüz yıldan günümüze ulaşan ender metinlerdendir. Türk Kurtuluş Savaşı gibi Lozan Barış Antlaşması da mazlum uluslara örnek olmuştur. Bölgesel ve küresel gelişmeler, devletler arasında yaşanan gerginlik ve çatışmalar Lozan Barış Antlaşması’nın ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin kazanımlarına her zamankinden daha çok sahip çıkmamızı gerektirmektedir. Kurtuluş Savaşımız sonrasında elde ettiğimiz ulusal bağımsızlığımızı emperyalist devletlere kabul ettiren Lozan Barış Antlaşması’nın  imzalanışının  100. yılında, ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’yü saygıyla anıyoruz.
ÇYDD olarak devletimizin kuruluş ilkeleri doğrultusunda laik, demokratik, hukukun üstünlüğüne dayalı, tam bağımsız ve çağdaş bir Türkiye için çalışmaya devam edeceğiz’dedi.

LOZAN GEÇİCİ DEĞİL EBEDİDİR!

Ödemiş Atatürkçü Düşünce Derneği yaptığı açıklamada ise, Bu yıl Cumhuriyetimiz’in olduğu gibi, tapu senedi Lozan Antlaşması’nın da 100. yaşını kutluyoruz. Lozan Antlaşması; vatanımızın bağımsızlığını, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü dünyaya kabul ettirmesi yanında, 1699 Karlofça’dan 223 yıl sonra bir görüşme masasından başı dik kalktığımız ilk antlaşmadır.
Lozan Antlaşması; 1. Dünya Savaşı galipleri İtilaf Devletleri’nin yenilen devletlere dikte ettikleri antlaşmaların uygulanma şansı bulamayan tek örneği olan Sevr’i tarihin çöp sepetine atan, hükmünü 100 yıldır sürdüren (sonsuza dek de sürdürecek olan) nadir uluslararası antlaşmalardan biridir. Lozan Antlaşması; Anadolu insanını 400 yıl ekonomik boyunduruk altında inim inim inleten kapitülasyonları ortadan kaldırıp tam bağımsızlığın ancak ekonomik bağımsızlıkla sağlanabileceğini mazlum milletlere göstererek tarihin akışını değiştiren çok önemli bir belgedir.
Türkiye’nin tek temsilcisi olarak Lozan’a giden İsmet Paşa başkanlığındaki Ankara heyeti hayranlık uyandırıcı bir diplomatik başarıya imza attı ve antlaşma 24 Temmuz 1923 günü imzalandı. Ancak emperyalist ülke temsilcileri hiç memnun değillerdi. İsmet İnönü bir söyleşide bunu şöyle anlatmıştır: “Lozan’da İngiliz Delegesi Lord Curzon ve Amerikan Delegesi ile oturuyorduk. Lord Curzon ‘Lozan’dan memnun ayrılmıyoruz. Hiçbir dediğimizi yaptıramadık. Harap bir memleket devralıyorsunuz. Bunu imar etmeyecek misiniz? Neyle, nasıl yapacaksınız? Para bir bunda, bir de bende var. Geleceksiniz, para isteyeceksiniz, diz çökeceksiniz, reddettiklerinizin hepsini bir bir cebimden çıkarıp önünüze koyacağım.’ demişti.  Kemalist Devrimciler bu sözleri hiç unutmadılar, kurdukları Devleti namus, ahlâk ve liyakatla yöneterek, akıl ve bilim yolundan ayrılmayarak, ulusları ile birlikte çok çalışarak hem Osmanlı borçlarını ödediler, hem yokluk ve yoksunlukları aştılar, hem de uçak üretip ihraç eden bir sanayi ülkesi, dünyanın kendini doyurabilen 7 ülkesinden biri olan Türkiye’yi yarattılar. 
Ancak kim ne derse desin, Tarih hükmünü vermiştir: Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin tapu senedidir, Türk Ulusu’nun kanıyla imzalanmıştır. Sonsuza dek yaşayacak, değiştirmeye iç ve dış hiçbir bedhahın gücü yetmeyecektir.  Lozan’ı tartışmaya açmak, Sevr’e, BOP’a ve benzeri emperyal planlara teslim olmaktır. Ne bugün, ne de gelecekte yürürlükten kalkacak gizli maddeleri vardır. Atatürkçü Düşünce Derneği olarak; Lozan Antlaşması’nın 100. yılını gururla kutluyor, vatanımızın kurtarıcısı, Cumhuriyetimizin kurucusu, tarihin en büyük devrimcisi Büyük Atatürk’ü, Lozan’ın bilge diplomatı İsmet İnönü’yü, Kuvayı Milliye kahram

Editör: Tutku İç