Tire’de bazı üreticilerin deneme üretimi yaptığı Maralfalfa bitkisinin mısır silajına alternatif ürün olabileceğini söyledi.

HER PLATFORMDA BU SORUNU DİLE GETİRDİM

Tire’de Maralfalfa bitkisinin deneme üretimlerinin yapıldığını söyleyen Eskiyörük şöyle konuştu, “Tarımın hayvancılığın her geçen gün sorunlarla boğuştuğu Türkiye’de daha önemli bir tehlike artık kendini göstermeye başladı. Şimdi o sorunları bir kenara bırakıp önce su sorununu çözmemiz gerekiyor. Su sorununu çözmeden devam edemeyiz. Çünkü su olmadan ot olmaz, ot olmadan et olmaz, süt olmaz. Bunlar olmazsa sanayi olmaz derken herkes yıkılır esnafına kadar, sokaktaki insana kadar etkilenir. Ben tarımı sadece bilen değil yaşayan biriyim. Kendim de çiftçiyim. Yer altı sularının 2000 yılından sonra hızlı bir şekilde seviyesinin düştüğünü görünce 2000 yılında dile getirdim. Projeler hazırladım. Her platformda bu sorunu dile getirdim. Ama tabii canımız yanmadığı için çok dikkate alınmadı” dedi.

Sularımız akıp gitti seyrettik

Mısırın bölgedeki su sorununu hızlandırmada etkili ürünlerden biri olduğuna değinen Başkan Eskiyörük, “En fazla su tüketen bitkilerden biri mısır. Mısır çok yüksek verimli olmasından ve Küçük Menderes’te iki kez üretilebiliyor olmasından zaten hayvancılık bu bölgede gelişti. Yani dışardan yatırımcılar gelip çiftlikler kurdular asıl nedeni bizim topraklarımızın çok verimli olması ve iklim olarak da yılda 3 ürün alınabilmesi. Sularımız akıp gitti seyrettik. Küçükmenderes U şekilde dünyanın en verimli topraklarına sahip bir ova ama şimdi yağmur yağmıyor. Yağmurun bol yağdığı zamanlarda Dağların her vadi bitiminde birer gölet yapılsın bu suları denize göndermeyelim dedim. Yeraltını besleyelim dedim ama şimdi bunu söyleyemiyorum. Çünkü yağmur yağmıyor. O zaman ne yapmak gerekiyor. Kaynak bulmamız gerekiyor” dedi.

Maalesef geleceğe çok kötü bir Türkiye bırakacağız

Bölgede süren su sorununa karşı kaynak bulunması gerektiğine de dikkat çeken Başkan Mahmut Eskiyörük, “Ben çözüm önerimi de dile getiriyorum her yerde. Sanayinin atıklarını, Belediyelerin atık suları şu an tarımsal sulamaya dönüştürecek projeleri uygularsak büyük ölçüde ömrümüzün bitmesini önleriz. Ömrümüzü uzatırız. Ben bunu İsrail’de gördüm. İsrail’de deniz suyunu içme suyunu dönüştürüyorlar. 50-60 km uzaklıktaki kente içme suyu olarak pompalıyorlar. Kentte atık suyu tekrar arıtıp tarımsal sulamaya dönüştürüp seralara veriyorlar. Çölde harikalar yaratmışlar. Biz maalesef bugün bunları hem de çevreyi kirleterek çok kısa zamanda doğayı da berbat bir hale getirerek gelecek kuşaklara çok kötü bir Türkiye bırakacağız. Çok kötü bir bölge bırakacağız” dedi.

3 yıl sonra içecek su bulamayacağız

Devletin projelere yaptırım uygulaması gerektiğine değinen Eskiyörük, “Bu projelere devlet yaptırım getirmeli. Benim bugün devletten beklediğim, en kısa zamanda bir süre tanıyıp tüm Belediyelerin ve sanayilerin bu projeleri uygulamaya mecbur bırakılmalı. Çünkü burada üç yıl sonra içecek su dâhil bulamayacağız. Şimdi hayvancılığı burada yok etme şansımız yok. Hayvancılık için üreticiler tesislerini kurdular. Ekipmanını oluşturdular. Biz bu hayvancılığı sürdürmek için kışın yağan yağmur suyunun bir damlasını dahi denize göndermemeliyiz. Bu ilk yapılması gereken mutlaka yağmurlar yağacak. Az da olsa denize su gidiyor hiç gönderilmeyecek şekilde yeraltı barajları ve göletler yapılmalı. İkincisi bütün atık sular tarımsal sulamaya dönüştürülmeli. Üçüncüsü Damlama sulamaya geçilmeli bunun için teşvikler arttırılmalı hatta gerekiyorsa mecburiyet getirilmeli. Dördüncüsü tabii ki suyu tasarruflu kullanmalıyız” dedi.

MARALFALFA, mısırdan 4-5 kat fazla ürün veriyor

Daha az su tüketen, Hindistan’da yem olarak kullanılan Maralfalfa bitkisi ile ilgili Tire’de bazı üreticilerin deneme üretimi yaptığını belirten Başkan Eskiyörük, “Maralfalfa 5 metre boyu olan bir bitki.  Şimdi deneme üretimlerine başladı bazı üreticilerimiz. Eğer yeterli protein ve enerji varsa bu bitkide biz de ortaklarımıza ektiririz. Bunları şimdi biz izliyoruz. Bizim için önemli olan hayvana besin değeri olarak uygun mu değil mi? Bunu araştırıyoruz. Maralfalfa dönümde 60 ton gibi verimi olan, yani mısırdan 4-5 kat fazla verimi olan bir bitki. Eğer besin değerleri de uygunsa büyük ölçü de bizi kurtarır diye düşünüyoruz. Çare arıyoruz” dedi.

Maralfalfa’dan yılda 3 kez verim alındığını vurgulayan Başkan Mahmut Eskiyörük, “Maralfalfa bir tohum olarak değil bu kargı türünde bir bitki. 2 boğumlu çubuklar şeklinde. Tarlaya 50 santimlik arayla pırasa diker gibi dikiliyor ve bunların bir tanesi 25 tane kardeşleme yapıyor. Çok arsız bir bitki yılda 3 hasat yapılıyor” dedi.

Editör: Haber Merkezi