Devlet ricâli gerek yurt içi gerekse yurt dışı gezilerine pek çok gazeteciyi de yanında götürür, ülkemizin imajını oralara taşırken, bu ballı gezinin gazeteciler tarafından yurda dönüldüğünde reklâmının yapılması dolayısıyla siyasal rant devşirme hedeflenir. Bu eskiden beri böyledir, her siyasetçinin başvurduğu bir gelenektir neredeyse.

            Başbakan Erdoğan’ın son Almanya gezisine de pek çok gazeteci davetli olarak katıldı. Ne var bunda diyenler çıkabilir. Bir şey yok, belli teamüllerin uygulandığı bir geziden bahsedeceğim. Başbakan, Almanya’da da “Hizmet Hareketi”ne, 17 Aralık’tan beri bıkıp usanmadan, ortaya bir tek delil koyamadan sürdürdüğü karalama hareketine devam etti. Başbakan, bu stratejisi ile yalnız kendini ve partililerini tatmin ediyor. Sağduyu sahipleri ibretle izliyorlar, onun bu davranışını. Artık halk yemiyor.

Almanya Gezisi’nden bahsediyorduk. Başbakan’ın sağlam yandaşlarından, Yeni Şafak Gazetesi yazarı İbrahim Karagül de heyette idi. Karagül’ün ibretlik yazısından kısa bir bölümü siz saygıdeğer okurlarımla paylaşmak istiyorum.

“ Uzun süredir, Türkiye içindeki darbeci yapının (Hizmet Hareketini kastediyor R.G.) dünyada da tehdit olarak algılanabileceği işaretlerini aldım. Bunun, iktidar değişiminin ötesinde rejim değişikliği girişiminin (bakınız, karalama hangi boyutlara çekiliyor.R.G.)  dünyada endişe verici tehdit ihtimalini yabana atmamak lâzım.

Bu yapının, (cemaati kastediyor R.G.) siyasi ve idari açıdan darbeci bir örgüt olarak tanımlanması hukuki açıdan suç örgütü olarak tanımlanmasına yönelik çalışmalar yürütülmesi, dışarıdan nasıl görülecek; birkaç hafta sonra, Almanya’da, Hollanda’da, Asya’da bazı Dernekleri, (gururumuz Türk okulları ve Tuskon gibi ülke ekonomisine büyük fayda sağlayan kuruluşları R.G.) kısıtlamak ve operasyon boyutuna gidilecek.

Bunlar olunca, başta yazının sahibi ve onun gibi düşünenler zil takıp oynayacaklar mı? Bekleyip göreceğiz.

Mevlâm, neylerse güzel eyler.

Saygılarımla.