HABER: DİLEK AYVALI/KAYNAK: KENT VİZYON DERGİSİ
Daha önce de inşaat sektörü içinde çalışmalar yaptığını kaydeden Ramazan Ağır, “İlk projemizi batı çevre yolunda gerçekleştirdik. 6 blok kompleks binalar yaptık. Daha sonra Gülsever Market köşesinde inşaat yaptık. Şu anda Ortaokul Caddesi’nde 6 daireden oluşan bir kentsel dönüşüm projesini yapıyoruz. Toplamda şu ana kadar 160 daire ürettik Tire’de” dedi.
Ege Bölgesi’nde en güzel işçilikli inşaatların Tire’de yapıldığına dikkat çeken Ağır, “Torbalı, Ödemiş hatta İzmir’de dahi her yerde Tire’nin gösterdiği kalite ve hassasiyet gösterilmiyor. Hatta Tire’de müteahhitler arasında daha kaliteli olmak daha güzel konutlar üretmek için rekabet var” dedi.

Estetiğe önem veriyoruz

Çocukluğundan beri inşaat işlerinin içinde olduğu için bir inşaat projesinin her alanı ile ilgili bilgi sahibi olduğunu belirten Ramazan ağır, “Bu işin içinden geldim. Bir arsayı aldığımızda önce kendimiz tasarlıyoruz sonra mimara yaptırıyoruz. Ben inşaatlarımda özellikle ince işe ehemmiyet veriyorum. Boya, köşeler, mobilya, elektrik, su yalıtıma önem veriyorum. Bizim yaptığımız binaya baktığımızda bir estetik olmasına önem veriyoruz. Zaten bizim yatığımız inşaatlara baktığınızda bu fark ediliyor. Bizimle çalışan firmalar hem projeden hem işçikten anladığımızı ve kötü bir iş çıkarmayacaklarını biliyorlar” şeklinde konuştu.

Müşterilerin daire satın alırken genellikle inşaatın demir ve beton gibi temel özellikleri ile değil iç tasarımına göre tercih ettiklerini belirten Ağır, “İnsanlar zaten birbirlerinin evlerine bakarak talepte bulunuyorlar. Biz de bunları düşünerek sade, güzel ve ferah yapılar üretmeye çalışıyoruz. Zaten temelden bir satış yaptığımızda müşterimizin isteğine göre kapı, fayans, banyo, mutfak ve boya gibi ayrıntıları yerine getiriyoruz” dedi.


Yeni imar alanları yaratılmalı

Tire’deki arsa paylarının yüzde 50 oranına çıkması ile ilgili de konuşan Ağır, “10 dairelik bir yerde yüzde 50 ise arsa bedeli, biz 5 daire için 150-200 bin lira vergi ödüyoruz. Arsa sahibi bizden daha çok kazanmış olduğu halde bir kuruş vergi ödemiyor. Emlakçı ve müteahhit arsındaki rekabet durumu bu noktaya getirdi. Biri bir arsaya bir fiyat verdiğinde diğeri bir miktar daha üzerine çıkarak piyasanın yükselmesine yol açtı. Ben şahsen bunu yapmamaya çalışıyorum. Her arsa için böyle bir peşine düşme fiyat yükseltme işine girmeden arsanın bizim proje için uygun olup olmadığına göre karar veriyoruz. Rekabetin önüne geçilmez ama bu arsa sorununun çözülmesi lazım. Yeni imar alanları yaratılmazsa kalan arsaların fiyatı daha da artacak görünüyor” dedi.

Sit alanı bir sorun

Tire’de kentsel dönüşümün sorunları İstanbul İzmir gibi değil. Burası birkaç kattan oluşuyor ve arsa yeterli olmuyor. Tek arsa yetmiyor. Bu durumda birkaç arsa sahibi ile görüşüyoruz. İçlerinden biri farklı taleplerde bulunabiliyor. Çözüm zorlaşıyor. Tire’de çoğu yerde sit alanı var. Tarihi yerleri anlıyorum ama tarihi olmayan yerler bile sit alanı yapılmış. Eğer bu kadar büyük bir sit alanı olmasaydı, müteahhitlerin yeni projeler yapmasının önü açılsaydı eski yerleşim merkezinde birçok konut ve işyeri şu ana kadar yapılmış olurdu. Arsa sahipleri ile anlaşılır yenilenme ve dönüşüm sağlanırdı. Kat verilen ve kentsel dönüşüm yapılabilecek alanlarda ise bir hareketlenme olsa da orada da arsaların küçüklüğü müteahhitleri çok zorluyor” ifadelerini kullandı.

Dostluk kurmak istiyoruz

İnşaatlarında kullandığı tüm malzemeleri Tire’den temin etmeye çalıştığını ifade eden Ramazan Ağır, “Daha sonra da hizmet almaya devam etmek için ve bir problem olduğunda hemen çözebilmek için ve en önemlisi Tire’den kazandığımızı yine Tire’deki firmalar yoluyla Tire’de harcamak için tüm alışverişi Tire’den yapıyoruz. Öte yandan biz firma olarak insanlarının yüzünün gülmesini önemsiyoruz. Altın kaplama bina yapsak, güler yüz, güven ve anlayış olmadıktan sonra insanların mutlu olması mümkün değil. Biz müşterilerimize bunu hissettirmek istiyoruz. Önemli olan evi satana kadarki ilişkimiz değil sonuna kadar dostluk kurmak istiyoruz” dedi.

Tire’de kalkınmanın yolunun inşaat sektörünün önünün açılması olarak değerlendiren Ramazan Ağır, “Özellikle belirtmek isterim ki eğer biz Tiremizi seviyorsak, Tiremizin kalkınmasını istiyorsak inşaat sektörünün ve müteahhitlerin önünü açmamız lazım. Çünkü bütün sektöreler inşaat sektörüne bağlı. İnşaat sektörü ne kadar güçlü olursa diğer sektörler de canlanır” dedi.

Editör: Haber Merkezi