Maddi ve manevi hayatımızı zehirleyen birçok zararlı afetler, felaketler vardır. Allah’ın ve Resulü’nün şiddetle sakındırdığı bu korkunç felaketlerden biri de faizciliktir. Allah Resulü; faizi Veda Hutbesi’nde ayağının altına alarak kesinlikle yasakladığını bildirmiştir. Karşılıksız ve haksız alınan mal manasına gelen faizin yasaklanışının sayısız faydaları vardır. Faiz insanı bencilliğe, tembelliğe sevk eder. “Sen çalış, ben yiyeyim” , “Sen zahmetler içinde boğul, ben rahat edeyim” anlayışını yerleştirir. Faiz; kalplerde şahsi menfaat düşüncesini yerleştirir. Çıkarından başka bir şey düşünmeyen böyle kimselerde şefkat ve merhamet gibi güzel huylar da kalmaz. Etrafındakiler batmış, ölmüş, yıkılmış aldırmazlar. Cemiyetin yardımlaşma ile ayakta duran sevgi, saygıya, şefkat ve merhamete dayanma dengesi bozulur.
Faizin zararları fert ve cemiyetçe yaşandığı halde, ondan medet uman insanlar da az değildir. Hatta bunlardan bazıları faize helal diyecek kadar da ileri gidebilmektedirler. Bu konuda “Faiz de alışveriş gibidir, bunda ne var ki?” diyebilmektedir. Oysaki Cenab-ı Hakk, Kur’an-ı Kerim’de; “Faizi haram, alışverişi helal kıldığını açıkça bildirmiştir.” Faizde tek taraflı kar söz konusudur, bir nevi garantiye alınmıştır. Alışverişte, ortaklıkta ise kazanma da, kaybetme de söz konusudur. Bu salgın hastalığa karşı İslam kesin tavrını koymuştur. Allah Resulü; “Faiz yiyene, yedirene, şahitlerine ve kâtiplerine lanet etmiştir.” “Bu lanetliklerin malları çoğalsa da neticede azalmaya dönüşeceğini bildirmiştir. “Sonları mahv-ı perişan olmaktır” “Fakirliğe maruz kalmaktan kurtulamayacaklardır.”Hem dünyada iken hem de ahirette perişan olacaklardır. Daha dünyada iken Allah, o malın bereketini söküp alır. Bu gerçek Kur’anla sabittir. Bakara Suresi’nde; “Allah faizin bereketini giderip onu mahveder, sadaka verilen malı ise çoğaltır” buyurmuştur. Onların ahiretteki azapları da daha korkunç olacaktır. Yine zikredildiği üzere; “Faiz yiyen kimseler, kıyamet gününde kabirlerinden şeytan çarpmış kimsenin kalkışı gibi kalkacaklardır.”
Peygamberimiz ise bir hadislerinde faiz yiyenlerin acı hallerini şöyle anlatır: “(Miraç esnasında) karınları odalar gibi büyük bir topluluk üzerine vardım, karınlarında dışarıdan görülen yılanlar vard 
—Bunlar kimdir ey Cebrail? Diye sordum.
Cebrail dedi ki;
—Bunlar faiz yiyenlerdir.” Yine Allah Resulü faizi sakınılması gereken yedi helak edici şeyden biri olarak bildirmiştir. Şu dünyanın geçici olduğunu, burada bir yolcu olarak bulunduğunu ve bir gün bütün yaptıklarının hesabını vereceğini bilen her insan, bu gerçekler çerçevesinde elini şakağına koyup düşünmeli, bunca maddi ve manevi riskleri olan tehlikeli bir hastalığın içerisine girmemelidir. Ne mutlu bu dehşetli faiz belasından uzak kalabilenlere! Ne mutlu rızkını haramlardan uzak tutabilenlere!