Muhittin Akbel / EGEDESONSÖZ - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıklamalarını değerlendren Başkan Çamlı, "Uyarılarımız dikkate alınsaydı ve gerçek rakamlar paylaşılsaydı, daha ciddi önlemler alınır, salgın bu durumlara gelmezdi. Artık mızrak çuvala sığmıyor" dedi. Sağlık çalışanlarının tükenme noktasında olduğuna dikkat çeken Çamlı, "Sadece iki ünveriste hastanemizde 350-400 arasında arkadaşımız Covid- 19'a yakalandı. Acilde görevli 8 hekim hastalandı. İzmir'de tablo çok kötü durumda" açıklamasında bulundu.

İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın son açıklamalarını değerlendirdi. Bundan sonra sempton göstermeyen hastaların da turkuaz tabloda açıklanan rakamlara ekleneceğini belirten Bakan Koca'ya, "Geç kalındı. Keşke daha önce böyle bir uygulamaya geçilseydi de tedbirler ona göre alınsaydı" dedi.

EN BÜYÜK ULUSAL ÇIKAR, TOPLUM SAĞLIĞIDIR

Dünya Sağlık Örgütü'nün, pandemi yönetiminde, pandemiyle mücadelede başarının temel şartının, sürecin şeaf yürütmek olduğuna vurgu yaptığını hatırlatan Başkan Çamlı, "Çünkü alınacak tedbirler için verileri bilmek lazım" dedi ve şu açıklamalarda bulundu: "Türk Tabipler Birliği ve İzmir Tabip Odası, pandeminin başından beri, doğru verilerin paylaşılması ve şeaf olunması gerektiğini sık sık dile getirdi. Rakamların doğru olması neden önemli? Pandeminin yaygınlığı, şiddeti, teşhis ve  tanıyı doğru koymak için, verileri bilmek lazım. Sahadan elde ettiğimiz duyumlarla hareket etmek zorunda kaldık. Doğru verilerin, alınacak tedbirlerin kapsamı konusunda karar vermekte faydalı olacağını savunduk. Örneğin bir ülkede, 28 bin vaka varsa, dünyada ilk 5'e giriyorsanız, almanız gereken tedbir ve kısıtlamalar çok farklı olacaktır. Haziran öncesinde Türkiye'de vaka sayıları düşmüştü. 700'lü sayılar vardı. O dönemde, pandemi tam sönmemişken, ekonomik kaygılar göz önünde tutularak normalleşmeye geçildi. Tedbirlerin gevşetilmesiyle salgın yeniden arttı. Temmuz ortalarında bakanlık birden bire, veri paylaşımında farklılık gözetmiş olduğunu itiraf etti. Semptomu olmayan hastaları rakamlara yansıtmamıştı. Aylar sonra öğrendik, bu gerçeği. Zaten şüphelerimiz vardı. Çünkü açıklanan rakamlarla bizlerin sahadan aldığı rakamlar farklıydı. Aylar sonra 'Semptomu olanları da açıklıyoruz' dediler. Bugüne kadar gerçek rakamları açıklamama sebebi olarak da ulusal çıkarları işaret ettiler. En büyük ulusal çıkar, toplum sağlığıdır. Ekonomik kaygılar toplum sağlığının önüne geçemeyeceğini savunduk. Gerçek sayıları açıklamak durumunda kaldılar. Çünkü açıkladıkları rakamların inandırıcılığı kalmamıştı. Ekim ayının ikinci haftasından sonra, deprem sonrası İzmir'de vakalar 4 kata kadar arttı. Hastaneler doldu, yoğun bakımlar doldu. Bunları şimdi söyledi Sayın Bakan. Oysa biz bu gerçeği önceden ifade etmiştik. Neden gerçek rakamların paylaşılmasına karar verildi? Aylarca neden paylaşılmadı? İnanılırlık, güvenilirlik kalmadı da ondan...

Hem kamuoyunda hem de dünyada sağlığı yönetenlerin saygınlığı, güvenirliği, ciddi ölçüde zedelendi. Dünyada en çok vaka görülen ülkeler arasında gösteriliyoruz. Oysa düne kadar başarı öyküleri anlatılıyordu. Görüyoruz ki bu açıdan bakıldığında, çok da iyi konumda değiliz. Ciddi tedbirler önermiştik. Toplumsal hareketliliği azaltmak gerektiğini söylemiştik. Çalışma hayatı yavaşlatılmalı demiştik. Ama sözlerimiz dikkate alınmadı. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Önümüzdeki dönemde radikal kararların alınması kaçınılmaz oldu. Kurallara uymamakla suçlanan halk, gerçeklerden haberdar edilmedi. Bu da yarar değil, zarar getirdi. Sayıların büyüklüğü zamanında telauz edilseydi, tedbirler daha önce hayata geçirilebilir, bu durumları yaşamazdık."

HEKİMLER VE DİĞER PERSONEL ÇOK ZOR DURUMDA

Bakan Koca'nın, İzmir'de pandeminin üçüncü kez zirve yaptığını hatırlatmasıyla ilgili olarak Başkan Çamlı, şu değerlendirmede bulundu: "Doğrudur, İzmir'de salgın, bir kez daha zirve yaptı. Vefat sayıları inanılmaz şekilde artıyor. Hastanelerin doluluk oranlarına, lyasyon ekiplerinin izlemek zorunda oldukları hastaların sayılarına baktığımızda İzmir'in çok sıkıntı durumda olduğunu açıkça görüyoruz. Çok sayıda sağlık çalışanının koronaya yakalandığını biliyoruz. Örneğin bir acil serviste görevli 8 doktor arkadaşımız Covid 19'a yakalandı. Dün itibariyle, Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekim ve hemşirelerimizin Covid 19'a yakalandıkları bilgisini aldık. İki üniversite hastanemizde, kasım ayı başından bu yana, yani 25 günde, 350-400 sağlık çalışanının korona olduğu bilgisi var elimizde. Sağlık çalışanları zor durumda."

SAYIN BAKANI ARTIK DAHA TEMKİNLİ DİNLİYORUZ

Covid 19 aşısı için 50 milyon dozluk imzalar atıldığını açıklayan Bakan Koca'nın bu sözlerine temkinli yaklaştıklarını belirten İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lüt Çamlı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Güvenilirliğini azaltmış bir Sağlık bakamınızın açıklamalarını artık daha temkinli dinliyoruz. Bu aşı henüz izin almış bir aşı değil. Bildiğimiz kadarıyla, Faz 3 aşamasında... İnsanlar üzerinde denenmeye müsait durumda anlamına geliyor, Faz 3... Henüz etkili olup olmadığı belli değil. Araştırma amacıyla yapılacak bir çalışma söz konusu. Aşının sonuçlarına bakıp ondan sonra umutlanmak, daha akılcı olur. Bakan bey, önümüzdeki 10 günlük sürecin, çok kritik olduğunu söyledi. Aynı ifadeyi, daha önce de kullandı. Bu kritiklik, bitmek bilmedi. Tüm sorumluluk, vatandaşa yüklendi. Bu kurallara uyarsanız, koronadan kurtuluruz, denildi. Radikal kararlar alınmadı. Önümüzdeki 10 günde, bu tedbirlerle, farklı sonuçlara ulaşılacağını beklemiyoruz."

Editör: Haber Merkezi