“Bu inançla kah uykusuz kalındı kah yorgun düşüldü ama bugün en huzurlu uykuyu uyuyanlar bu çalışmalara yürekten katkı koyanlardır” diyen Fırtına; çalışmalara katkı koymayan parti üyelerine de sitem etti. “Eksik ve kusuru ilk önce kendimizde aramalıyız. Vatandaşı suçlayarak kimse işin içinden sıyrılamaz. Ne olursa olsun hata da, eksik de bizdedir. Daha iyi olmasını sağlayabilirdik. Daha iyi bir sonuç alınabilirdi” diyen Fırtına; çalışmalara katkıda bulunmayanlara da Peyami Safa’nın; “Aşk mücadelesi içinde olma, mücadele aşkı içinde ol” sözü ile seslendi.
Fırtına sözlerine şöyle devam etti: “Çalışmalarımıza katkıda bulunan belde belediye başkanlarımız, yönetim kurulu üyelerimiz, İl Genel Meclisi üyelerimiz, belediye meclis üyelerimiz, kadın ve gençlik kolu yönetimimizin yanı sıra partimizin sadece bir üyesi olduğu halde görev ve sorumluluk bilinci ile hareket ederek yanımızda olan herkese kendi adıma şükranlarımı sunuyorum. Bu çalışmalar sırasında uykusuz geceler, yorgun saatler geçirdik. İnancımız her daim içimizde var oldu. Bugün bu sonuca hala alışamamış olmamdaki sebep bu mücadeleye çok inanmış olmamdandır. İlçemizdeki bu mücadele oransal açıdan tatmin edici olmasa da baskın bir “Hayır” çığlığını yükselttiğimize inanıyorum. Genel anlamda ülkemizde çıkan sonuçlar ise beklenen orana ulaşmamıştır. Ne var ki Sn. Başbakanın da dediği gibi bu bir siyasi partiye destek ya da oy verilmesine yönelik bir seçim değildi. Burada bir anayasa oylaması yapıldı. Bana göre üstünde durulması gereken asıl mesele milletimizin bu oylamayı bilinçli olarak yapıp yapmadığıdır. Zira değişikliğe konu 26 maddenin içerik bakımından analiz edilmesi ya da yapılan analizin doğru şekilde algılanabilmesinin güç olduğunu düşünüyorum. Ancak her ne olursa olsun ortada bir gerçek var. Ve bu sonuç halkımızın takdiridir. Bu sonuçlar bir siyasi partinin ya da partilerin başarısı veya başarısızlığı olarak görülecekse bu durumda yüzde 42 oy anayasa değişikliğine olumlu bakmayan muhalefet kanadına aittir. Bugünkü durumu son seçimlerle kıyasladığımızda da muhalefetin başarılı olduğunu söyleyebiliriz.
Başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere ülke genelindeki boykot son derece düşündürücüdür. Bir örnek verecek olursak Hakkari’de kayıtlı 128 bin 457 seçmenden sadece 11 bin 634’ ü oy kullanmış olup bu da demek oluyor ki Hakkari’nin yüzde 92’si bu referandumda oy kullanmamıştır. Oy kullanan 11 bin 634 seçmenin yüzde 94’ ünün Evet dediği ortaya çıkıyor. Şimdi bu oran sizce ne kadar sağlıklı bir oran? Ortada kullanılmayan çok ciddi bir oy var. Anayasa değişikliği gibi referanduma konu olabilecek bu tip yaklaşımlar bana göre ulusal mutabakatla sağlanmalıdır. Yüzde 23 fire (oy kullanmayan) ve yüzde 42 ret oranı her ne kadar yasal da olsa kanımca referandum sonucunun meşruluğu tartışılır bir hale gelmiştir.
Referandum çalışmaları öncesinde 75 köyü en az 2-3 defa gezmiştim. Vatandaşların sıkıntılarını aktarması karşısında çıkan sonuçlar beni çok şaşırttı. Bu durum karşısında üstümüze düşeni yaptığımıza inansam da daha iyisi olabilirdi demekten de kendimi alamıyorum.
Eski usul siyaset devri kapanmış olup gerçeklerle yüz yüze gelinmesi ve özeleştiri yapılması gereken bir dönemdeyiz. Aman partimiz zarar görmesin diyerek hataları görmezden gelme düşüncesi yanlıştır. Özeleştiriyi yapmak, hatalarımızı masaya yatırmak zorundayız. Zaman da siyaset de değişiyor. Söylemler de değişmeli her şey şeffaf olmalı.
Genel seçimlerde daha iyisini yapacağımıza yürekten inanıyorum. Referandum çalışmalarında bizlerle gecesini gündüzüne takan, yüreğini ortaya koyup mücadele eden, havanın sıcaklığına aldırış etmeden çalışan; 12 Eylül günü sabah 7:30'dan akşam 18:00'e kadar bir asker gibi sandığına yani namusuna şerefine sahip çıkıp, sandık başında mücadele veren, gerektiğinde aç kalan susuz kalan fakat sandığını terk etmeyen; Mustafa Kemal'in Askerleri vefakar CHP Ödemiş İlçe Örgütüne canı gönülden sonsuz teşekkür ederim. Ödemiş Belediyesi eski Başkanımız Mehmet Eriş’ in referandum sürecindeki enerjisi ise her türlü övgünün üzerindedir. Çalışmalarımızı haberleştirerek izledikleri objektif habercilik anlayışlarından ötürü basınımızı ve çalışanlarını da kutlarım.”
Editör: Haber Merkezi
