Yazımıza bugün kaldığımız yerden devam edelim.
Delege seçimleri hummalı geçen CHP’nin kongresini düşünemiyorum. Adaylardaki bu iştah böyle devam ederse ilçe kongresi büyük bir heyecan içinde geçeceğe benziyor. Aslına bakarsanız partiye hareket geldi. Aynı hareketlilik ve heyecanı gerek referandum gerekse genel seçimlerde göremediğimiz CHP Ödemiş parti içi yarışta parmak ısırtıyor. Referandum ve genel seçimlerde bugünün ilçe başkan adayları Mehmet Eriş, Hüseyin Kurt ve Mehmet Birlik’in çalışmalara katılmadığını söylemek doğru olmaz. Bu üç isminde parti çalışmalarına katkısı büyüktü.
O zaman dünden bugüne partide değişen ne diyeceksiniz? Aradaki fark ilçe başkanı adaylarından Eriş ve Kurt’un da bildiği fakat Birlik kadar cesur davranarak maalesef ifade edemedikleri bir ayrıntıda gizli. Hem referandum hem de genel seçimlerde kendisini bırakın gölgesini dahi göremediğimiz Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin parti içi yarışın ön hazırlığı olan delege seçimlerinde canını dişine taktı. “Partiyle alakası yok” diyenleri bile şaşırttı. Bugüne kadar uzak duran Keskin bugün itibarıyla siyasetin en dibine daldı. Daldı dalmasına da bakalım, batacak mı yoksa çıkacak mı? Bekir Keskin bu hareketiyle ne kadar zeki ve ne kadar planlı biri olduğunu gösterdi. Bu hamlelerin bir anda alınan kararların eseri olduğunu düşünmüyorum.
Keskin, sonuna kadar bulaştığı delege seçimlerinde belediye işlerinde çalışıp da Mehmet Birlik tarafında olan parti üyelerine telefon açıp, ‘ben sana ekmek verdim………nasıl onlara çalışırsın’ nidaları atabiliyor. Bir yandan da her zaman eleştirdiği AKP’nin sadaka kültürünü uygulayıp, oy avcılığı yapıyor.
Bu arada bir parantez de CHP’li meclis üyelerine açmak lazım. Daha kısa bir süre önce büyük bir çoğunluğu her fırsatta arkalarından konuştukları, yeri geldiğinde ağza alınmayacak ifadelerle hakaret ettikleri Bekir Keskin’in nasıl da bir anda kanatları altına sığındılar, anlamak mümkün değil. Sözde örgütçü belediye meclis üyeleri nasıl belediyeci oldu… Siyaset işte…
Mehmet Birlik geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği basın toplantısında AKP’li Belediye Başkanı Mahmut Badem zamanında bile CHP sandığının başında görev almış CHP üyesi olan belediye işçilerine “Sandık görevi almayın!” talimatını şantiyeye asmaktan geri kalmayan Keskin’in bugün delege seçimleri için aynı işçileri kullanmasından dert yandı. Hiç çekinmeden “Bize yakışmaz” dedi. Hatta bana göre “Kral Çıplak!” diye haykırdı. Tabi anlayana…
Mehmet Birlik’in belediyede çalışan kızı da yok oğlu da… Kazanmak için yola çıkmış ve üstelik kaybedecek bir şeyi de yok. Fakat kızı belediye personeli olan Hüseyin Kurt ve oğlu belediyeye yeni giren Mehmet Eriş Başkan Bekir Keskin’e göbekten bağlı gibi… Yani bu kanatta anlaşılıyor ki Bekir Keskin ne derse o olur. Aday ol, ol! Adaylıktan çekil, çekil!
Bugüne kadar Bekir Keskin’le arayı açıp yönetime yanaşan veya Bekir Keskin’le arayı düzeltip yönetime sırt çeviren Hüseyin Kurt hadi neyse de ben Mehmet Eriş’e çok üzüldüm. Örgütün medar-ı iftiharı konumundaki Eriş’in belediye başkanlığı koltuğuna oturttuğu Keskin’in hamleleriyle her geçen gün tükendiğini düşünüyorum. Bu kongre sürecinde Eriş’in siyaset defteri kapanabilir.
Eriş belediye başkanı adayı olamadı. Belediye kazanıldı. Belediye başkanı olamadı ama kahraman oldu. Örgütün kalbi tepeden tırnağa “Eriş” attı. Milletvekili aday adayı oldu. Milletvekili adayı olamadı. Olmalıydı ama olamadı/olmadı. Belki de oldurmadılar. Şimdi bana göre ilçe başkanı da olamazsa/olmazsa ondan daha da bir şey olmaz/olamaz. Bunu bilen/bilenler olmaması için uğraşacaktır. Beni en çok üzense bunun olması için kendisinin de çaba göstermesidir. İnsan bilerek kendi ayağına kurşun sıkar mı? Bence sıkmaz!
Hüseyin Kurt ve Mehmet Eriş cephesi eğer kongreye tek adayla giderlerse Mehmet Birlik’le başa baş yarışırlar.
Fakat bu hem adil hem de mantıklı olmayacaktır. Asıl mücadele ve bana göre asıl yarış hem Birlik hem Kurt hem de Eriş’in aday olması halinde yaşanacaktır.
Böyle bir durumda ise ne olur. Kestirmek zor. Eriş’in aday olup, başkan seçilme ihtimalinin işine gelmeyeceğini düşündüğüm tek isim Bekir Keskin’dir. Çünkü aynı soru burada da karşımıza çıkıyor. İnsan bilerek kendi ayağına kurşun sıkar mı? Bence sıkmaz!
Keskin kendisini belediye başkanı yapan isimden ilçe başkanlığı koltuğunu kıskanacaktır. Çünkü onun karşısındaki en güçlü adayın o olduğunu hiçbir zaman aklından çıkarmayacaktır.
Bu kongre sonucunda “iki ölü bir yaralı” olacağına kesin gözüyle bakıyorum. Yaralı isim değişmeyecek. Bekir Keskin’i aday yapmak için varını yoğunu ortaya koyan Emin Öztürk kendi yarattığı bir ismin darbesiyle siyasete yaralı veda edecektir. Ölmeyecektir! Çünkü ölmeden önce bitirmesi gereken çok önemli bir işi vardır. “Aldığı yere geri koymak gibi…” Nasıl olsa, serçeyi bülbül yapmıştı…Anlayana…
Ölü sayısı değişmeyeceği kesin ama kimin öleceği duruma göre değişir. Bu kongre sonucunda iki isim siyasi mevta olacaktır. Ölecektir. Çünkü ölmeyi hak edecektir.
***
Sizin anlayacağınız kongre kazanı iyiden iyiye kaynıyor. Ve son bir bomba haberle devam edelim. Bir dönem ilçe başkan yardımcılığı yaptığı partisinde bu gelişmeler yaşanırken Mustafa Ali Fırtına da boş durmuyor. O da kongreye hazırlanıyormuş. Evet yanlış duymadınız. Sağlam kaynaklardan edindiğim bilgilere göre Fırtına MHP Ödemiş’in kongresine hazırlanıyormuş. Fırtına’ya önümüzdeki günlerde yapılacak MHP kongresinde üç hilal rozeti takılması bekleniyor.      
 
Bekleyeceğiz, hep birlikte göreceğiz…