Ödemiş Belediyesi’nin 130. kuruluş yıldönümü anısına Kıbrıs Haftası etkinlikleri düzenlendi. 27 Haziran-2 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilecek etkinliklerde Ödemiş Belediyesi’nin 130. yılı için bastırılan pullar ve özel gün damgası satışa dün Yıldız Kent Müzesi’nde sunuldu.
Kıbrıs Haftası için düzenlenen etkinliklerde “Posta Faaliyetlerinde Rum Propagandası” ve “Filatelide Kıbrıs Türk Mücadele Tarihi” başlığıyla pul koleksiyonu sergileri açılırken, Doç. Dr. Ulvi Keser tarafından da konferans ve sohbet toplantıları gerçekleştirildi
Etkinliğe Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti İzmir Konsolosu Uğur Umar da katıldı.
Etkinlikler kapsamında 27 Haziran-2 Temmuz tarihleri arasında Ödemiş Belediyesi Yıldız Kent Müzesi’nde açılan geçici posta şubesinde Ödemiş Belediyesi’nin 130. yılı anısına bastırılan özel gün pulu ve damgasının satışı yapılıyor.
Yıldız Kent Müzesi’nde Doç.Dr.Ulvi Keser’in Kıbrıs mücadele yıllarını anlatan pul koleksiyonu Ödemiş’te görücüye çıktı. Koleksiyonun açılışı için düzenlenen kokteylde konuşan Belediye Başkanı Bekir Keskin, Ödemiş’te KKTC unsurunun çok içten bir şekilde yaşandığını vurguladı.

“O BENİM ANNEM”

Pul koleksiyonunu biraraya getiren Doç.Dr. Ulvi Keser açılışta yaptığı konuşmada;

“EOKA’nın 1 Nisan 1955 tarihinden itibaren Kıbrıs adasında silahlı mücadeleye girmesi ve hemen ardından İngilizlere, Türklere ve kendilerine yardım ve yataklık etmeyen Rumlara karşı giriştiği kıyım ve terör ortamında Kıbrıs Türkleri de nefsi müdafaa mücadelesine girmişlerdir. Bu dönemde karşımıza çıkan insanlardan birisi de Tuncel Tilki’dir. Kendisinden önce vefat eden erkek kardeşinin ismini aile ona vermiştir; ancak ne genç kızlığını yaşayabilir ne de düzenli olarak okuluna devam edebilir. Kıbrıslı Türklerin kendilerini korumaya yönelik teşkilatlanma faaliyetleri sırasında bir anda kendisini tam da çatışmaların içerisinde bulur. Tıpkı EOKA’nın Rum kızlarını kendi kanlı teşkilatına aldığı gibi, 1955–57 sürecinde adada etkin olan Dr. Fazıl Küçük’ün kurduğu Volkan (Teşkilat ismini Var Olmak Lazımsa Kan Akıtmamak Niye ifadesinin baş harflerinden almaktadır.) teşkilatı da genç kızları Rum terörüne karşı can ve namuslarını koruyabilmek amacıyla bu Türk direniş örgütüne almakta ve onları Rum bölgelerinde ve özellikle de EOKA terör örgütünün faaliyette bulunduğu yerlerde bazen ajan, bazen kurye olarak kullanmaktadır. Türk nüfusun adada son derece az olduğu ve Rumlara karşı mücadelenin güçlüğü göz önüne alınacak olursa Kıbrıs Türklerinin bu mücadelesinde yaşlı genç ayrımı göz edilmeksizin gönüllü ve cesur bütün insanlardan istifade yoluna gidilir.
Kıbrıslı Türkler bir yandan Karaçete, Volkan, Dokuz Eylül gibi teşkilatlarla EOKA’ya karşı mücadele ederken 27–28 Ocak 1958 tarihinde Lefkoşa’da EOKA faaliyetlerine göz yuman İngiliz idaresine karşı da bir gösteri düzenlenir ve İngiliz idaresinin yanlı siyaseti protesto edilir. Bu gösteride en başta yürüyenlerden birisi de Tuncel Tilki’dir. Ancak ne acıdır ki kalabalığın gösterinin sonunda sessiz bir şekilde dağılmaya başladığı bir anda İngiliz askerlerin göstericilerin üzerine Land Rover araçlarla saldırması sonrasında olaylar iyice tırmanır ve 7 Kıbrıslı Türk hayatını kaybeder. Bu arada Tuncel Tilki ise yere düşmüştür; gözlerinin önünde 4 masum Türk’ün İngilizlerce öldürüldüğünü görünce hemen doğrulur ve beline sardığı Türk bayrağını çıkararak sallamaya başlar. Diğer elinde ise gaz bidonu vardır ve arkadaşlarıyla Girne Kapısı yakınlarında Rumların Ford Garajı denilen garajını ateşe verir. Olaylı iki günden sonra İngilizler mitingde çektikleri fotoğrafları gazeteler aracılığıyla yayımlayıp onu da kara listeye alırlar ve hakkında ölüm emri verirler. Bundan sonraki 2 yıl ise onun için tam bir ıstırap haline dönüşür. Bir yandan Kıbrıs Türkleri için mücadele ederken bir yandan da yakalanmamaya çalışır, ta ki 21 Nisan 1960 gününe kadar. Ne okuluna devam edebilmiştir ne de huzurlu bir hayatı olmuştur. O günden kalan tek hatırası ise İngiliz askeri aracının parmaklarının üzerinden geçerken bıraktığı izlerdir. 21 Nisan 1960 günü evlenmek üzere Larnaka’dan gemiyle İskenderun’a gidecektir ve geminin kalkmasına az bir süre kalmıştır; ancak onun pasaportunu kontrol eden EOKA’cı polis ondan şüphelenmiştir ve ‘Burada bekleyin.’ diyerek gemiden iner. Tuncel Tilki başlangıçta gayet rahattır; ancak onu tanıyan bir Türk gümrük görevlisi ‘Kızım seni tutuklayacaklar. Hemen geminin içinde bir yerlere saklan.’ diyince pasaportunu ve kimliğini bırakıp gemiye koşar ve saatlerce hiç kıpırdamadan orada kalır. Rumların bütün aramalarına rağmen bulunamayınca da gemi Türkiye’ye doğru hareket eder. Böylece o günden beri yaşamakta olduğu Türkiye’ye pasaportsuz ve kimliksiz olarak girer; o benim annem” ifadelerini kullandı.

UMAR, “TEK GÜVENCEMİZ TÜRKİYE”

KKTC İzmir Konsolosu Uğur Umar ise, “İletişim insanoğlunun en doğal hakkıdır. Biz iletişimi o yıllarda barış gücüyle sağlıyorduk. Kırmızı haçlı mektuplar yoluyla haberleşiyorduk. Siyasi konulara pek değinmek istemiyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye her zaman dosttur ve Türkiye her zaman barış elini uzatmıştır. KKTC’de futbol takımlarımızın seyahat hakkı yok. Yurtdışından posta yolladığımız zaman Mersin/10 yazmasak KKTC’ye ulaşmıyor. Vurgulamak istediğim tek şey bizim tek güvencemiz anavatanımız Türkiye. 7 Temmuz’u bekliyoruz. Dileğimiz her iki toplumun barış içinde yaşaması” dedi.

KESKİN, “DÜNYADA İLK KEZ ÖDEMİŞ’TE”

Son olarak konuşan Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin de, “Bugüne kadar Yıldız Kent Müzesi’nde düzenlenen en özel etkinlik. KKTC, ülkemizin bayrağı, İstiklal Marşı gibi vazgeçilmez bir unsuru. 1974’te adaya çıkarma yapılacağı zaman Ödemiş’te askerlik şubesinin önü adaya gitmek isteyen gönüllülerle doluydu. Aynı zamanda kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın kardeşi Raif Denktaş Ödemiş’te doktordu ve benim doğum doktorluğumu yapmıştı. Biz KKTC ile iç içeyiz. Bugün buradaki pul koleksiyonu oradaki acıların bir koleksiyonu. Her birinin kendi içinde ayrı bir öyküsü var. Ödemişliler burada 4’ü birarada olan sergiyi gezme imkanı bulacaklar. Bu sergi dünyada ilk kez Ödemiş’te açıldı. Eylül ayında da Yıldız Kent Müzesi yine güzel bir koleksiyona ev sahipliği yapacak. Tüm milli piyango biletlerinin birlikte olduğu bir sergi Ödemişlilerle buluşacak” diye konuştu.
 
Editör: Haber Merkezi