Küçük Menderes Havzası 2011 seçimlerinde Meclis’e en az 2 milletvekili göndermeye kararlı. İnsanlar en azından Ankara’ya işi düştüğünde önceden tanıdıkları birinden yardım talep etmek istiyor. Telefonu kaldırdığında kendisine ismiyle hitap eden bir milletvekili olsun istiyorlar.

Ve insanlar Küçük Menderes Havzası’nın yıllardır hor görülmesine, İzmir metropolünün hemen eteğinde ezilmesine, yok sayılmasına rıza göstermek istemiyorlar. Nüfusundan, kültürüne, ekonomisinden tarım ve ticaretteki potansiyeline güvenerek kendi yaşadıkları coğrafyanın Ankara’da daha güçlü bir şekilde temsil edilmesi konusunda haklarını arıyorlar, haklılar da…

Sivil toplum kuruluşları, yerel basın kuruluşları, basın mensupları ve vatandaşların hemen hemen tamamı 2011 genel seçimlerinde siyasi partilerin Küçük Menderes Havzası’na gereken önemi vermediği, eğer bu böyle devam ederse bu kez kendilerinin de aynı tepkiyi göstereceğini ifade ediyorlar.
Ama gelin görün ki, vatandaşların –şimdilik-  bu sessiz çığlığına siyasilerimizden tek bir destek ya da yanıt gelmiyor. Bir çoğu eski tas eski hamam halktan uzak bir şekilde gemilerini yüzdürmeye ve eğer başarabilirlerse “atama” yoluyla listelere girmeye çalıştıkları için, genel merkezdeki rakipleri çoğalmasın diye saman altından su yürütmenin telaşı içindeler. Keşke başarabilseler… Zira biz buna da razıyız… Yeter ki, Küçük Menderes bölgesinin TBMM’deki temsil gücünü artırmak için gayretlerini ve çalışmalarını sürdürsünler. Bıkmasınlar usanmasınlar. Sorun başaramadıklarında başlıyor esasen. Eğer listelere girme konusunda başarısız olurlarsa halka ne diyecekler sizce ? “Ben çok çalıştım, ama partim listeye almadı” mı? Yoksa, “yanlış yaptım, keşke halkımla birlikte siyasi partilere durumu iletmenin gayreti içinde olsaydım” mı diyecekler ?

Bence hiç konuşmasınlar. Ya şimdi halka durumu izah ederler, girişimlerini anlatırlar ya da listeler açıklandığında bölgemiz için olası bir fiyasko durumunda onurlu bir şekilde susmasını bilirler…

Siyasetçilerimizi elimizden geldiği kadar gündemde tutmaya çalışıyoruz.  Kimseyi zorla milletvekili yapacak da değiliz elbet. Ama gökten zembille de siyasetçi üretmiyoruz. Konuştuğumuz tartıştığımız, hatta halkın desteklemeye hazır olduğu kişiler zaten siyasetin içindeki isimlerden oluşuyor. Ve hiç biri de ortalıkta dolaşan siyasal dengelerin içinde yer almadığını söyleyemez. Hal böyle olunca halkın tek isteği olan “Küçük Menderes Bölgesi TBMM’de en az iki milletvekili ile temsil edilmeli” talebine karşı suskun kalmalarını anlayabilmiş değiliz.

HER ŞEY OLUMSUZ DEĞİL

Bunca olumsuzluğun yanında kulağımıza umut vadeden gelişmeler de gelmiyor değil. Hemen bir kaçından bahsetmem gerekirse bunlardan biri CHP’nin genel merkez düzeyinde Küçük Menderes bölgesine en az bir milletvekili kontenjanı ayrıma kararı aldığıdır ki, bu durum uzun süredir yükselmeye devam eden halk sesinin Ankara’ya kadar ulaşmaya başladığının önemli bir göstergesidir.
İkinci olumlu gelişmeyi ise iktidar partisi AK Parti’den bekliyorum. Bence AK Parti de bu kez Küçük Menderes bölgesini mutlaka dikkate alacak. AK Parti’nin bu yöndeki çalışmalarının bölgemiz adına olumlu sonuçlar ortaya koyacağına inanıyorum. Çok yakında sürpriz birkaç gelişmeyi sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyacağım. 

MHP’ye gelince daha önce söylediğim gibi, onlar yaptıkları hesaba Küçük Menderes bölgesini de dikkate alarak katarlar ise zaten potansiyel bir teveccühe sahip olacaklar.

Bölgemiz için olumlu sayılabilecek bir başka haber ise Anayasa Mahkemesi’nden geldi. Anayasa Mahkemesi, Milletvekili Seçim Kanunu'nun vekil dağılımını düzenleyen fıkrasını iptal ederek, milletvekili dağılımının bundan böyle nüfusa göre yapılmasına karar verdi.
Milletvekili seçim kanunun iptal edilen fıkrası daha önce tek milletvekili çıkaran illere ayrıcalıklı olarak 2 milletvekili çıkarabilmesine imkan tanıyordu. Ama artık bundan böyle Anayasa Mahkemesi’nin almış olduğu bu karar ile nüfusu yoğun olan Ankara, İstanbul, İzmir gibi iller daha fazla milletvekili çıkaracak!
Peki bu karar bölgemiz için ne anlama geliyor? Demek ki Anayasa mahkemesi tıpkı bizlerin de söylediği gibi bölgemizdeki nüfusun dikkate alınmasını öngörüyor. Ülkemizdeki toplam seçmen sayısı yaklaşık olarak 49.675.341 olduğuna göre 550 milletvekiline düşen seçmen sayısı da ortalama 90.318 civarında oluyor.

Küçük Menderes bölgesinde 234 bin seçmen var. Bu durumda artık siyasi partilerin genel merkezlerine ve il örgütlerine şunu rahatlıkla söyleyebiliriz. “Her parti kendi listesinden seçilecek bir sırada Küçük Menderes bölgesini temsil edecek bir aday belirlemelidir. Aksi halde biz de sizi listemize almayacağız!”
Anlayacağınız Küçük Menderes bölgesindeki seçmenler yola 2 milletvekili ile temsil edilmek için çıktı ama bana göre bu gelişmelerden ardından, 2 milletvekili ile bile yetinmemeli.

Ve buradan ilan ediyorum Küçük Menderes Havzası’na 2 milletvekili yetmez en az 3 olsun..!