Hayat çizgimizin yönlerini kaderimiz değiştirse de insan inatla kendi içindeki kaderi yaşamak ister. Kaderimiz ne kadar çabalarımıza bağlı kılınsa da bazı şeyler sanki kesin hüküm verilmiş gibi yapışır hayatınıza.

Nisan yağmurları yağıyor toprağıma sanki yeniden can buluyor dallarım. Karamsarlık aciz insanların tutunduğu bir daldır. Unutmayın yaşamın hangi noktasında olursanız olun bazı şeyleri değiştirmek bir Nisan yağmurudur. Ya da esen Eylül rüzgarıdır. Yani her karanlıkta bir aydınlık her aydınlıkta da bir karanlık gizlidir. Yolculuk ettiğimiz bu hayatta karanlığa gizlenmiş aydınlıklarınızı bulmanız dileğimle. Her insan farklı bir masaldır. Sizler bu dünya hayatını güzelleştiren renk renk açan çiçeklersiz. Biz ise farklı bitki örtüsünde hayat bulmuş iki garip...

Bu dinlediğiniz masallardan farklı bir masal....

Farklı iklimlere ait iki bitkinin aynı iklimde yaşaması mümkün müdür?

Gül öldü diye bülbül sevmekten vazgeçer mi?

Hayat uzun bir tren yolculuğu dur. Hangi durakta inecek olduğunuzu kendiniz seçersiniz. Ama bir kere o trenden indiniz mi aynı vagondan devam edemezsiniz yolculuğunuza. Bazen gitmek vazgeçmek değildir. Kendinden kaçıştır aslında. Cam kırıklarının üstüne basa basa kaçarsın.

Ey gök kubbe, kaç kişinin gözyaşlarına şahitlik etti karanlığın...

Kimi kanıyla yazar hikayesini kimi ise maşa ile tutar kalemini, incinmesin diye. Biz gecenin karanlığında yıldızları arkamızı alıp bir şarkının nakaratında kendimizi arayanlardanız. Ya bir şarkı sözünde ya da kayan yıldızlara umutla bakan gözler de ararız kendimizi.

İki ayrı bitki örtüsünde yaşama tutunmuş ağaçlarız biz artık. Ne sen benim ayazımdan sağ çıkarsın ne de ben senin sıcağında yaşam bulabilirim. Toprağına kök saldığımız o memleketin yağmurlarında hayat bulmuşuz. Yapabilir miyiz aynı topraklarda yan yana?

Umut karanlığa doğan ışık gibidir. anlamak için dinlemek yaşamak içinse köklerini saldığın toprakta kalmak gerekir.

Bu bir varmış bir yokmuş masallarından çok farklı bir masal. Sanki her mevsim sonbahar....

Rüzgar dallarımı acıtmıyor artık, nereden eserse oradan büküyor belimi.

Herkes mükemmel bir hayatın peşinde, mükemmel meyve veren ağaçların meyvesi yenmez üstadım.

ilaçla mükemmelleştirdiğiniz ağacın meyvesi sizi yavaş yavaş zehirler. işte mükemmelleştirmeye çalıştığınız hayatlarınız da sizlerden bir şeyler alır. Yolu yarıladığınızda ne siz olabilmek mümkündür ne de o ihtiraslı hayatın bir parçası olmak.

Kurtlu bir elmaysanız saklamayın neyseniz o olun. Ancak o zaman huzur bulur yanlış topraklarda can bulmuş köklerimiz.

Editör: Haber Merkezi