Pakdemirli, “Özellikle ateşe benzin dökenlerin hiçbirisini bu millet unutmaz” dedi. Pakdemirli, küresel iklim krizi üzerinden yaptığı açıklamada “Allah dağına göre kar verir. Ümitsizliğe düşmemek lazım. Tarım ve Orman Bakanlığımız, bugün iktidarda kim varsa ona lazım, yarın gelecek olanlara da lazımdır. Bu kurumun yapılanları unutmadığından emin olabilirsiniz” dedi.

Akdeniz’de başlayan ve Ege’ye sıçrayan orman yangınlarıyla mücadele sürerken 15 gündür sahada çalışmaları koordine eden Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli açıklamalarda bulundu. Marmaris’te AFAD ve Muğla Valiliği tarafından kriz yönetim merkezine dönüştürülen Öğretmenevi Tesisleri’nde son durumu inceleyen Bakan Pakdemirli, Egedesonsöz’e konuştu. Bakan Dr. Pakdemirli orman yangınlarında yürütülen çalışmalar, muhalefetin açıklamaları, kendisine yöneltilen eleştiriler ve birçok konuda çarpıcı değerlendirmeler yaptı. Pakdemirli, “Orman teşkilatı senede 3 bine yakın yangını yönetiyor. Bizler tüm birimlerimizle olay yerindeyiz, ben de büyük yangınlarda arkadaşlarımıza destek olmak için olay yerinde bulunuyorum. Cumhurbaşkanımız da hem Antalya hem de Marmaris’e gelerek mücadeleye destek oldu. Cumhurbaşkanımız ve ben arkadaşlarımızın günlük işleyişine, çalışmalarına yardımcı olduk. Moral vermenin yanında her türlü ekipman desteğini veriyoruz

Orman teşkilatımız 180 yıllık bir müessesedir. Bu müessese bugün iktidarda kim varsa ona lazım, yarın gelecek olanlara da lazımdır. Bu müessesenin kendisine yapılanları unutmadığından emin olabilirsiniz. Orman teşkilatımızın moralini bozmamamız gerekiyor. Orman kahramanları, vatandaşlar hep birlikte tarihin en büyük yangınını söndürmekle uğraşırken, Ateşe benzin dökmememiz lazım. Özellikle ateşe benzin dökenleri bu millet affetmez. Bunun net altını çiziyorum. Muhalefet bunu siyaseten yaptı ve ateşe benzin döktüler. Her şey konuşulabilir, eleştirilebilir ama gün milli birlik ve beraberlik günüydü. Maalesef muhalefet burada da sınıfta kaldı” dedi.

Pakdemirli, “Kimse benim canımı sıkamaz” derken bu süreçte en çok moralini bozan şeyin yangınlarla mücadele eden orman teşkilatının moralinin bozulması olduğunu söyledi. Konuşmasında, “Muhalefet siyasetçileri orman teşkilatının moral ve motivasyonunu bozdular” diyen Pakdemirli, “Ben siyasetin ne olduğunu bilebilecek kadar siyasetin içinden gelen bir insanım. Söz konusu durum şahsiliğin ötesinde milli bir mesele olması hasebiyle kimse bizim canımızı sıkamaz. Burada önemli olan yangına karşı mücadele edenlerin moralinin yüksek tutulmasıdır. Arkadaşlara da ‘günlük tartışmalara girmeyin’ dedim.  Süreçte hangi birisini saysam bilmiyorum ki… Hangi sözler doğruydu ki?” ifadelerini kullandı.

YEREL YÖNETİMLERİN DESTEĞİ DE DIŞLANMADI!

Pakdemirli, yangınların çıktığı ilk günden itibaren Antalya, Adana ve Muğla’da bulunan muhalefet ve belediye başkanlarının “bize bilgi verilmiyor, dışlandık, yerel yönetimler olarak yok sayıldık” açıklamalarının doğru olmadığını söyledi. Pakdemirli, “Şöyle ki Marmaris Öğretmen Evi Sosyal Tesisleri salonun da teşkil ettiğimiz çalışma grubunda hem yerel hem mülki idarelerinin ekipleri birlikte çalıştılar. Bu çalışma grubu ile hemen hemen her gün belli bir vakitte yarım saat bile olsa koordinasyon toplantısı yaptık. Bizzat kendim, gidemediğim de ise bakan yardımcım bizzat yer aldık. Amaç koordinasyonun sağlanması ve uyum için de olmasıydı ayrıca çalışan arkadaşlara moral olduk” dedi. Pakdemirli, “Burada Muğla Belediyesi helikopter getirdi. Biz onu kabul ettik.  Filomuzda uçurduk. Şu anda milli birlik ve beraberlik günüdür. Bu işin siyaseti olmaz” dedi.

GÜNDE 10 KEZ KONUŞTUĞUMUZ OLDU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın orman yangınlarını çok yakından takip ettiğini belirten Bakan Pakdemirli yangınlarla mücadelede gerekli olan tüm olanakların sağlanması açısından da kendilerine büyük destek olduğunu anlattı. Pakdemirli, “Sayın Cumhurbaşkanımızla çalışmak bir şereftir.  Son derece işimizi kolaylaştıran, bize destek olan, umut veren bir yönü var. Günde 10 defa konuştuğumuz olmuştur. Cumhurbaşkanımızın anında ve hızlı desteği olmasaydı biz bu kadar büyük bir yangının altından kalkamazdık. O kadar büyük bir destek verdi ki…Devreye girdi ve iki gün içinde dünyanın her yerinden hava araçları yağdı. Bakınız; Yunanistan’da çıkan orman yangınları için ‘belki aylar hatta yıl boyunca sürer’ diyorlar. Burada Yunanistan’da çıkan yangınlardan daha büyükleri çıktı” dedi.

ÜSTESİNDEN GELDİK

Bakan Pakdemirli, “orman yangınları sonrasında ne kaybettik” sorusuna ise “Bir ağacın, orman içerisindeki canlıların kıymeti ölçülmez. Ağacın hepsini zaman içinde kazandırırız. Önemli olan toplumun psikolojisinin bozulmamasıdır. Böyle büyük felaketlerde toplum sıkıntılı olduğunda yanında olmak gerekir. Ciddi bir alarm durumu vardı. Allah’a şükür üstesinden geldik.  Neyle geldik? Türkiye hakikaten büyük bir devlet. Ülkemiz çok ciddi bir afet yönetim kapasitesine sahip. Allah’a bin şükür. Toplumun tabi ki ağaçların, ormanların kaybından dolayı morali bozuldu.  Bizim ülke olarak 84 milyon vatandaşımız var.  Herkesin adına 3’er fidan 252 milyon fidan eder.  Ekim ve Kasım aylarında hep birlikte onların adına dikeceğiz. Kimseden bağış ve para beklentimiz de yok.  Mümkünse tabi ki vatandaşımız da eline kazmayı, küreği alıp gelecek. Gelemediği durumda zaten biz dikeriz.  Önemli olan vatandaşımızla bunu yapmamız gerekiyor” yanıtını verdi.

ALLAH DAĞINA GÖRE KAR VERİR

Bakan Pakdemirli, “Türkiye sürekli felaket gündemleriyle uğraşıyor. Bunların hepsi de 100 yıllık gündemlerdir. Karadeniz’de olan felaket bakıldığında 100 yıldır olmamış felakettir. Hakikaten küresel iklim değişikliği bundan sonra da şartları zorlayacak gibi gözüküyor. Kendimizi de ona göre ayarlamamız gerekiyor” dedi. Bakan Pakdemirli, ‘Bu durumun sizin bakanlığınız dönemine ve size denk gelmesini nasıl yorumluyorsunuz?’ sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Allah dağına göre kar verir. Ümitsizliğe düşmemek lazım… Böyle bir durumda sakin olmak lazım. Sürdürülebilir bir yönetim anlayışı lazım. Hakikaten büyük bir afet yaşadık. Kontrolü kaçırmamak lazım. Tüm orman teşkilatı aşırı derece yorgun düştü. Zaman zaman ümitsizliğe kapıldılar. Bizim onlara vereceğimiz en önemli şey moral ve motivasyonun dışında hava ve kara araçları ile ihtiyaç malzemelerini anında temin etmektir.  Milletçe bu motivasyonu göremeseydik zaten bu durumun altından kalkamazdık”

Kara aracı havadan daha önemlidir

Pakdemirli, Türkiye’nin yangınlarla mücadele yetersiz kaldığı ya da başarısız olduğuna yönelik yapılan açıklamalar için ise, “Süper güç bir ülke de olsanız üç ülkeyle, beş ülkeyle hatta on ülkeyle aynı anda savaşırsınız.  Biz bu mücadelede 53 bölgede çıkan yangınlarla savaştık. İster istemez aynı anda 10-15 tane büyük yangınla, hiç olmamış afetle karşı karşıya kaldık. Bunların üstesinden gelmeye çalıştık. Bizim alet, ekipman, araç gereç konusunda hiçbir eksikliğimiz yok. Orman teşkilatına bundan sonraki sezonlar için arazöz, uçak ve helikopter alımları yapacağız.” cevabını verdi.

Bakan Pakdemirli, “orman yangınlarında kara araçları hava araçlarından daha önemlidir” derken, “Askeri bir terimle değerlendirme yaparsak yangın bizim için düşmandır. Orman teşkilatı savaşçıdır. Bizim hortumlarımız silahımız, su atan helikopterler ise bombalarımızdır. Ne kadar üstten bombalarsınız bombalayın son zaferi piyade kazanır. Piyadenin gitmesi lazım. Eğer yangın uçakla sönseydi Milas’taki termik santralin etrafına biz 50 bin tondan fazla su attık ama sönmedi. Hep yol açtık, araya girdik tazyikli suyla söndürdük. Etrafını çevirip düşmanı boğmadığınız sürece burada zafer yok. Elbette hava araçları önemli ama bir gömlek daha fazla kara araçları ile insan kaynağıdır. Türkiye’nin yangınlarla başarılı olmasının ana sebebi birçok ülkede olmayan kara tahkimatıdır. Kanada’da 2 milyon hektar alan yandı. Çünkü onlar yerden mücadele etmezler. Yanmaya başladığında bırakır, yerleşim yerlerine yakın alanlara uçakla müdahale ederler. Kanada’da veya Amerika’da bizden daha fazla uçak var. Üretici olan Rusya’da bile 1 milyon hektar orman yandı. Bu yüzden uçak tek başına bir başarı sağlamaz” dedi.

LAZERLE YANGIN ÇIKAR MI?

Bakan Pakdemirli orman yangınlarının aynı anda birçok yerden eş zamanlı başlaması sonrasında birçok platformda tartışılan “lazerle yangın çıkartılabilir mi” konusundaki fikirlerini de söyledi. Pakdemirli, “Böyle bir iddiayı araştırmak lazım.  Bizim orman yangınlarının çıkış sebebi genelde yüzde 55’i bilinmiyor. Yüzde 28’i dikkatsizlik ve ihmalden çıkıyor. Yüzde 7-8 oranı ise yıldırım düşmesi, elektrik hatları gibi durumlar var. Tabi ki her türlü iddianın üzerine ciddi bir şekilde gitmek lazım. Benim böyle bir konuyla ilgili ne bir bilgim, ne tespitim var. Bilgimizin olmadığı konuda konuşmam.  Bilgisi olanlar konuşsun ve tartışılsın. Bu büyük bir iddiadır” diye konuştu.

Yangınların sabotajla çıkartıldığına yönelik iddialar için ise Bakan Pakdemirli, “Bu bizden çok kolluk kuvvetlerinin işidir. Konuyla ilgili net bir bulgu olursa ben de ‘biliyorum’ derim. İçişleri bakanımız zaten buradaydı. Sonrasında ben MİT ile de görüştüm. Son günlerde çıkan büyük yangınlarla ilgili kimse net bir bulguya ulaşamadı. Bursa’da bir adam ‘bana para teklif ettiler’ diyerek kendi teslim oldu. Böyle bir bağlantı olabilir mi? Tabi ki PKK terör örgütünün böyle bir talimatı var, olabilir. Ancak somut bir şey yok” dedi.

Editör: Haber Merkezi