KABAK TADI

Son yerel seçimler öncesinde yazdıklarınızı aradan yaklaşık 5 yıl geçtikten sonra aynen yinelemek zorunda kalmak nasıl bir duygudur?

İçinde yaşadığınız toplumun ve şehrin on yıllarca aynı algı ile yönetilmesi, insanlara artık bıkkınlığın ötesinde bir kusma hissi veriyor. Argo tabir ile kabak tadı veriyor da diyebiliriz.

Bakın 2009’da yayınlamış olduğum bir yazıda neler demişim…

“Tire’de siyaset, tam bir “taşra siyaseti” özelliğini taşımaktadır. Tire’liler açısından bu durum ilk bakışta normal gibi gözükse de, Türk toplumu açısından biraz gelişen daha çok da değişen politik kalıplarımız bakımından “olması gerekenler ve toplumsal ihtiyaçlarımız” karşısında ilkel bir görünüm arzetmektedir. Giderek artan “güçlü bir yerel siyaset anlayışı” gereksinimi, Tire’lilerin politik reflekslerindeki kara delikleri her seçimde biraz daha büyütmekte ve derinleştirmektedir.”

Sizce değişen bir şey var mı Tire’de? Bence yok…

İşte yine yerel seçimler öncesindeyiz ve yine aynı tezgâhlar kurulmaya, aynı oyunlar oynanmaya başlandı bile…

 Yaşadığımız süreçte akçeli ihaleler ile beslenen kişilerin koskoca bir partiyi temsil etme makamına getirilmesini, partilerin yönetim kurullarında yapılan seçimlerde para ve iş teklifleri ile verdiği imzanın arkasında duramayan onursuz siyaset erbaplarını, partisinin ikbalini ve bayrak giderlerini bile forma peşinde koşan siyasetçilere teslim edenleri, diğer partilere girmek için her platformda cirit ve takla atanlar ile kolkola dizdize protokol yapıp üç beş kuruşa fit olanları, kendi partisinin oylarını pazarlamaya çalışanları, sit alanı olmayan yerlerde sokak sağlıklaştırma projesi adı altında normal koşullarda 300-400 bin liraya yapılacak işleri vatandaşın 1 trilyonu ile müteahhitlere peşkeş çekenleri,  oğlu kızı işe alınınca susan, atılan kemiği yalamak için makam kapılarının önünde pinekleyenleri, taşeronluk işlerini yandaşına yüksek rakamlardan peşkeş çekmek için usulüne uygun yapılan ihaleleri iptal edenleri, ihale kapmak için siyasi pazarlık yapanları,   “40 yıllık kâni olur mu yani demeyip” elindeki kel tavukları siyaset pazarında tezgahlamak için her türlü rozeti takıp çıkaranları, fosilleşmiş ve kirlenmiş pazarlıklarla dolu geçmişlerine bakmaksızın, “bana görev düşerse hazırım” deyip ağızlarını sulandıra sulandıra toplantılar tertip edenleri, sanal alemde açtığı sahte hesaplar ile kendisiyle yazışan, ona buna sahte isimler ile laf yetiştirmeye kalkışan siyaset komedilerini,  üç dört kişilik bürokrat ekibi ile siyaseti dizayn etmeye çalışan gölge adamları, siyasi projelerini bir tek genel başkan yardımcısına endeksleyen sürü mensuplarını, dağ bayır dolaşan ama şehir içine çivi çakmayı aklına getiremeyen AVM’cileri,  ibretle ve şaşkınlıkla ama yakından takip ediyoruz.

Oysa Tire’nin tek sorunu,  doğru, ahlaklı, dürüst ve akılcı politikalar ile yönetilememesidir. İlçemizin kaderini değiştirecek projeler ve bu projeleri uygulayacak kaliteli siyasi aktörler ilçemizde fazlasıyla mevcut olmasına rağmen; kısır ve kokuşmuş bir siyaset algısı yüzünden doğru insanlar ve projeler hiçbir zaman Tire gündeminde hak ettiği yeri bulamamaktadır. İlçemize yeni ufuklar açacak olan doğru projeler ve uygulayıcıları, bu siyaset algısından dolayı açığa çıkamamakta, çıksa da siyaset mekanizmasından gerekli desteği görmemektedir.

Çözüm, siyasi görüşünde samimi ve proje merkezli düşünebildiği halde,  sadece yalakalık ve şakşakçılık yapmadığı, basit ve küçük çıkarlar için onurunu satmadığı, seçilme kaygısı ile şirin görünmeye çalışmadığı, belden aşağı dedikodular ve iftiralar ile prim kazanmaya kalkışmadığı için gözlerden uzak tutulan, dikkate alınmayan, yetki verilmeyip her defasında sırtına basılarak enayi yerine konulan samimi, dürüst ve kaliteli gerçek Tire sevdalılarının,  bir an önce Tire Siyasetinde etkin hale getirilmesidir. 

Tire’deki siyasi partilere ve siyasetçilerimize sesleniyorum. Gelin önümüzdeki seçimlerde Tire’yi toplum mühendislerinin elinde esir olmaktan kurtaralım.  Tek yapmanız gereken şey,  kendi makam ve koltuklarının ve çeşitli avantajlarının devam etmesi için listeler hazırlayan bencilleri,  yalakaları, sahte yandaşları memnun etme ve ödüllendirme alışkanlığından vazgeçin. Çünkü bir kişinin yönetimde katkı koyması ve güzel işler yapabilmesi için, o kişinin mutlaka yandaş ve yalaka olmasına gerek yoktur.  Kaliteli insan, muhalif de olsa kendisine danışılan kişidir. Doğru projeler ve samimi fikirler öncelikle ona sahip çıkan parti ve siyasetçilerin menfaatine olacaktır.

Bu açıdan bakıldığında kendi düzenlediği delege listesi ile yönetim kademelerinde yer alan ya da bu kokuşmuş siyaset mekanizmasının zayıf noktalarından faydalanarak varlığını sürdüren siyaset aktörlerimizin, bir an önce yalaka ve üretme kabızı insanlarla hareket etmekten vazgeçip, yüzünü ilçemizde yaşayan değerlere, doğru projelere ve kaliteli dürüst insanlara dönmesi, samimi insanlara yönetim kadrolarında imkân vermesi,  halkın gerçek gündemine tabi olması gerekmektedir.

Bu nedenledir ki, Tire Siyasetine bir asalak gibi yapışarak ilçemizin kaynaklarının kanını emen, tüm iyi fikir ve niyetleri güçsüz ve sahipsiz bırakan, kültürsüz, basiretsiz, eyyamcı, ekip çalışmasından yoksun, farklı fikirlere kapalı ben bilirimci tiplerden, umut tacirlerinden,  attığı her adımda popülist fotoğraflar vermeye çalışan oy avcılarından uzak durmak gerektiğini düşünüyorum.

Hadi bakalım hayırlısı… 

{ "vars": { "account": "G-Z2YJHG8WBW" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }