BU ÇÖPLÜĞÜ KİM YAPMIŞTI?

Bilindiği üzere Küçük Menderes Havzası Çevre ve Altyapı Hizmetleri Birliğince, Türkönü Köyü’nde yapımı başlayan çöp deponi alanı inşaatı, İzmir İl Özel İdaresi tarafından durdurulmuştu. Ancak Birliğin Haziran ayında yapılan toplantısında çöp deponi alanı ile ilgili yetkinin İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesine dair karar alındı.

Yine Haziran ayı içerisinde Ödemiş Müzesi’nin temalı sergiler çalışması çerçevesinde, Türkönü Köyü ile Kurucuova Köyü arasında izlerine rastlanan Neikeia antik kenti için bir sergi açılmıştı.

Bu iki etkinlik ya da karar maalesef yeterince ilgi görmedi. Oysa Gezi Protestoları, ilçemize hatta havzamıza yansımış ve birçok gösteri yapılmıştı. Neikeia ve çöp deponi alanı ile ilgili daha önceki yazımızda belirttiğimiz gibi bu konudaki sessizlik bu gösteriye katılanların çevrecilik ve aynı zamanda entelektüel seviyelerinin de bir göstergesi olmuştur.

Aslında, Ege’de Sonsöz adlı internet sayfasında bu hafta çıkan haberler bir çok şeyi yeterince  açıklamaktadır. Karşıyaka Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çalışkan, “Katı atık tesisi ile ilgili kamuoyuna yansıyanlar oldu. Başkanın açıklamalarını okuduk. Eğer bu tesis Karşıyaka Yamanlar’a yapılacaksa cesedimi çiğnemeden yapamazlar. İlla ki ‘yaparız’ diyorlarsa cesedimi çiğnemeleri lazım. Burada karar zaten verilmiş, işlemler bitmiş. Biz sonradan öğreniyoruz. En son bilen, gören ve duyan biz oluyoruz. Aynı partiye mensup iki belediye diyalog kuramıyor.”  açıklamasını Büyükşehir Meclisi öncesi yapılan parti grup toplantısında yapıyor. 

Bir belediye başkan yardımcısı bunları söylerken bizde ise köylülerin topladığı imzalar ve bir profesör dışında, olay kanıksanmış durumda. Sorun tabi ki sadece çöp deponi alanının Lidyalılara ait önemli bir kent olan Neikeia kalıntıları yanına ve belki de üstüne kurulacak olması değil. Havzadaki 5 ilçenin çöplerinin bir yerde toplanacak olmasının getireceği olası çevre sorunları da görmezlikten gelinmektedir.

Yetkililer gerekli yerlerden izinleri aldıklarını belirtiyor olmalarına rağmen, verilen izinlerin olası yanlışı doğru yapamayacağını hepimiz biliyoruz. Mesela ülkemizde akarsular üzerine kurulan HES’ler (Hidro elektrik santrallari) ya da doğal sit alanı ilan edilmiş doğal parklardaki altın arama çalışmaları için de gerekli izinlerin alınmış/verilmiş olmasının bu yatırımların hepsinin doğru olduğunu göstermediği gibi. 

Kaldı ki hepimizin bildiği üzere Ödemiş Belediyesi’nce zaten katı atıkların geri dönüşüme tabi tutulması ve buradan biyogaz elde edilmesi ile ilgili bir çalışma yürütülmektedir.

Belediye sitesinde belirtildiğine göre, “Kurulacak olan bu tesiste; katı atıkların kaynakta ayrıştırılması, ayrı toplanmasının sağlanması, oluşan atıkların geri dönüşüm ve kazanım yöntemleriyle değerli kısımlarının ekonomiye tekrar kazandırılması hedeflenmektedir. Böylece, depolamaya tabii olacak değerlendirilemeyen nihai atıkların asgari düzeye indirilerek, çevreye olan zararlı etkilerinin yok edilmesi de gerçekleştirilecektir.

Ödemiş Belediyesi Atıksu Arıtma Tesisinin güneyindeki Örnek Çiftliği’nde kurulması planlanan Entegre Katı Atık Yönetim Tesisleri içinde, Mekanik Elleçleme ve Ayırma, Organik Atık Hazırlama ve Beslenme, Biyogaz, 2,5 MW gücünde Elektrik Santralı, Çürütülmüş Sindirim Artığı Susuzlaştırma, Hijyenizasyon / Kompostlaştırma / Kurutma ve Atık Hava Temizleme tesisleri yer almaktadır. 

Tesisten elde edilen biyogaz, Kojeneratif Enerji Santrali’nde elektrik ve ısı enerjisine çevirecektir. Ayrıca, biyogaz tesisinden çıkan çürütülmüş sindirim artığından T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı standartlarında organik toprak iyileştiricisi (kompost) üretilecek ve elde edilen bu kompost toprak iyileştirici olarak kullanılabilir nitelikte olacaktır.”

Bu tesisin hayata geçmesi ve belirtildiği şekilde işlev görmesi halinde çöp deponi alanına ne gibi bir ihtiyaç duyulacaktır bunu da anlamak mümkün değildir. Eğer Birlik yöneticilerinin amacı yatırımcı bir yerel yönetici olarak anılmak ise bunu başka hizmetlerle de gerçekleştirebilirler. Zira Ödemiş’teki Çukur Park’a, il olabilmek için yapılan binalar, Ulus Meydanı’na Kız Meslek Lisesi’nin yapılması gibi hizmetler yıllar sonra sorgulanır hale gelebilmektedir.   

Ve yıllar sonra bir gün, ‘Bu çöplüğü buraya kimler yaptı?’ sorusunun cevabı olmamak için Büyük Şehir Yasasında yapılan değişikliklerin yürürlüğe girmesi ile zaten yasal olarak ortadan kalkacak olan Küçük Menderes Havzası Çevre ve Altyapı Hizmetleri Birliği konuyu tekrar gündemine alarak başta konunun uzmanları, tarihçiler, müze yetkilileri ve halkla bir araya gelerek yeni bir değerlendirmede bulunmaları tarihsel bir sorumluluk gereğidir. Bu alanın çöp deponi olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devri yerine, turizm amaçlı kullanılmak üzere Ödemiş Belediyesi’ne devri sağlanmalıdır.

Buraya çöp deposu yapılması yerine, Neikeia antik alanında kazı çalışmalarının yapılması için girişimlerde bulunularak, çöp deposu yapılacak alana da bir kültür park, tarih parkı, hayvanat bahçesi ya da ne bileyim bir aqua park gibi projeler belediyenin olanakları çerçevesinde ele alınmalıdır.

{ "vars": { "account": "G-Z2YJHG8WBW" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }