Saat gecenin iki buçuğu… Yer Tire’nin Yanıkkonak meydanı…
Hava yağmurlu… Rahmet kar suyu şeklinde yağıyor. Soğuk…
Bir davulcu ve zurnacı kafaları çekmiş geceyi yırtarcasına “Türkiyem” türküsünü seslendiriyorlar.
***
Cumartesi günü Tire’nin tanıtımına ciddi katkılar sağlayan Zeybek Ateşi Ulusal Efe Kurultayı’nın üçüncüsünün hazırlık çalışmaları için İzmir’de düzenlediğimiz bir toplantıya katıldım.  Toplantının uzaması ve diğer görüşmeler derken Tire’ye hayli geç döndüm.
Toplantımıza onlarca efe ve zeybek derneğinin yanı sıra Afyon’dan Bergama’ya kadar birçok Yörük Derneği de katıldı. Araştırmacılar, akademisyenler, yazarlar, işadamları oradaydı.
Birçok belediyenin, Zeybek Ateşi Ulusal Efe Kurultayı’nın kendi ilçelerinde yapılması için bizlere gönderdiği tekliflerini konuştuk.
***
Saat gecenin iki buçuğu… Yer Tire’nin Yanıkkonak meydanı… Meydanda bir davulcu ile bir zurnacı bangır bangır “Türkiyem” türküsünü çalıyorlar…
Bir an beni karşılıyorlar sandım…
Ama az ötede ihtiyar bir teyzenin uykusu bölündüğü için o soğukta şaşkınlıkla sokağa kadar çıktığını görünce dayanamadım geri dönüp bu gece konserini verenlere baktım. Dut gibi sarhoşlar…
Sordum. Hayırdır? Gece gece bu neyin kafası? Diye…
Halı gecesinden geliyorlarmış…  Yarın Deve güreşleri var dedi biri….
Etrafta ne bir polis var, ne de zabıta…
***
Katıldığım toplantıda Yörük derneklerinin temsilcileri Deve Güreşleri ile Yörük ve Türkmen kültürünün kirletildiğini, deve güreşlerinin kültür olarak lanse edilmeye kalkışıldığını ve bunlardan çok rahatsız olduklarını söylediler.
Aklıma Nevruz’un nasıl elimizden kaçıp gittiği, nevruz denilince artık nasıl da terör eylemlerinin aklımıza geldiği, at avrat silah üçlemesi ile Türk kültüründe namus kadar önemli olan at kültürünün nasıl da altılı ganyan olarak hatırlandığı geldi…
Kahroldum…
***
“Deve Güreşleri Kültür Değildir” diye bir yazı yazmıştım geçen yıl…
Şimdi güncelliyorum bu yazıyı “Deve Güreşleri Bir kültürdür..!”  Rakı sektörünün, deve sahibi olmayı bir halt sanan duyarsız zengin kesiminin, Yörüklerin yaşam tarzları hakkında hiçbir bilgiye sahip olmayan cahillerin,  etkinlik fukarası siyasetçilerin ve boynuna üslük taktığında önemli bir iş yaptığını sanan bürokratların kültürü..!
***
Dün yağmur yağdı… Deve güreşleri yapılamadı. Allah’ım sana şükürler olsun. Rahmetinle Nevruz’a bir ay kala hem tabiatı uyandırıyorsun hem de kulak zarını zurna ile deldirip üstüne para verenleri, bu kültür müsveddesi eylemlerden koruyorsun…
Deve güreşlerine piknik olsun diye gidenlere lafım yok ama kültür sanıp da önemseyen zevatımıza bir çift sözüm var…
Develer ne kadar kalabalık, ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, onları bir eşek çeker…
Attan inip deveyi güreştirmeyi kültür sandığınız sürece boynunuza taktığınız üslükler, kültür intiharınız olacaktır!
***
Saat gecenin iki buçuğu…
 
Yer Tire’nin Yanıkkonak Meydanı…
Bir davulcu tokmağını hırsla vuruyor. Zurnacı zurnasını ihtiyar teyzenin yüreğine dayamış adeta deşiyor.
Sevdalıyım yangın yeri bu sinem
Doksan yıldır çile çekmiş hep ninem
Pınarlardan su doldurur Eminem
Mavi boncuk takışına ölürüm Türkiyem..!
Saygıyla…