Bilirsiniz ki, içinde bir şeyler var, ağırdır, ağırlığı vardır. Boş tenekeye dokunursanız, gereksiz bir gürültü çıkar. Bilirsiniz ki, içi boştur. Çıkan gürültü o boşluğun sesidir.

Geçtiğimiz günlerde Ödemiş’teki Cumhuriyet Bayramına yapılan  Zeybek gösterisinden bahsederek, doğru zamanda, doğru bir şekilde sunulması halinde bir şehrin kültürünün o şehrin tanıtımında ne denli etkili olabileceğinden bahsetmiştim. Bir Zamanlar Zeybek Ateşi projesinin de Tire’den hiçbir destek almadan yıllarca Türkiye’de ses getirdiğini, ülkemizin tüm kültür camiasında Tire’yi tanıttığını hatırlatarak, ego ve kaprislerden arınarak birlik ve beraberlik içinde olunması halinde Tire’nin de oldukça ciddi kazanımlar elde edeceği fikrini ortaya attım. Ve kurun şu Kent Konseyini ve toplumun tüm kesimleriyle işbirliği içinde çalışın, işiniz kolay, bileğiniz güçlü olsun dedim.

Ama ne yazık ki, güzel alkışlamanın ve yalakalık sanatının verdiği yetkiyle maaş sahibi olan bazı teneke kafalardan, o malum boş ses çıkmakta hiç gecikmedi. Şaşırdım mı? Tabiki hayır. Arkadaşlar görevini yapıyor ve teneke olmanın gereğini yerine getiriyor haliyle…  

Onca fikrime, teklifime, ricama, samimiyetime karşılık olarak, eleştiri yaptığımı sanıp ve sanki eleştiri yapmak ayıpmış gibi, zülfü yâre dokunduğumu zannederek, kendilerince duruma açıklık getirmişler. Teneke kafalarıyla yapabildikleri yorum da, iş istediğim ve eğer iş verilseydi bunları söylemeyeceğim şeklinde olmuş.

Be hey akılsız dümbelekler. Günlerce kapı önlerinde maaş diye pinekleyen ben miydim? Kapıdan girince orasını burasını arkasını kaldıran, suratını sarkıtıp milleti ürküten ben miyim ? Kemik bulduğu kapıyı koruyacağım derken, vefalı olması gereken kişilere dişlerini gösteren ben miyim ? Bir sayfalık yazının içinde cımbızla bulduğunuz eleştiriyi üstüne alınıp havlayan ben miyim ?

Arkadaşlar o kadar teneke kafalı ki, eleştiri nedir daha haberleri yok. Daha hiçbir şey söylemeden titreyen bu boş beleş zevatlar eleştiri yapıldığında hangi çirkinliği yapacaklar merak etmiyor değilim.

Neyse ki, erken eleştirdiğimize kanaat getirip, iş istediğimizden bahsetmişler. Söz konusu yazıyı Tire Kültür Derneği adına yazmıştım  ki, bu görüşleri kısmen doğru.

Evet biz Tire Kültür Derneği olarak iş istiyoruz!

Yıllarca emek verdiğimiz Tire Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanterini Belediyemizin Kent Arşivine kazandırmak için çalışmak, Tire’nin tarihsel değerlerini gelecek nesillere taşımak ve korumak için çalışmak, iş yapmak istiyoruz!

Evet. Binbir çileyle geliştirdiğimiz Zeybek Ateşi Projesini, yurt içinde ve yurt dışında kültür elçisi yapmak için iş istiyoruz, çalışmak istiyoruz.

Evet iş istiyoruz. Yıllardır Kültür Bakanlığı ve Unesco gündemine taşımış olduğumuz “Nevruz’un kenti Tire” projesini şehrimizin tüm değerlerinin bir markası olarak belediyemize kazandırmak için çalışmak istiyoruz.

İş istiyoruz! Tam 12 yıl önce tüm dosyalarını hazırlayarak kabul aşamasına getirdiğimiz ama siyasi körlerin seçim sonrasında çöpe attığı şehrimizin bazı ürün ve değerlerinin Coğrafi işaret tescilleri konusunda tüm birikim ve belgelerimizi ilçemizin kullanımına sunmak için çalışmak istiyoruz.

Evet İş İstiyoruz! Tire Kutu Hanında ilçemizin en büyük ihtiyaçlarından biri olan Turizm Destinasyon Merkezini Tire’nin tüm kurum ve kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde hayata geçirmek için çalışmak istiyoruz.

Evet biz iş istiyoruz! Tire Kent Müzesinde , yazdığı 80 küsur kitap ve yaptığı araştırmalarla ilçemizin adeta hafızası olan araştırmacı yazar Ahmet Munis Armağan için bir köşe açılması konusunda çalışmak istiyoruz.

Evet biz çalışmak istiyoruz! Geçmişte Tire Kent müzesi önündeki büstlerin gündeme gelmesini, proje hazırlanmasını ve yapılmasını nasıl sağladıysak, şimdi de eksiklerinin tamamlanması için iş istiyoruz.

Evet İş İstiyoruz! İzmir’de ve civar illerde bile olmayan bir Kuvayi Milliye Müzesinin şehrimize kazandırılması için çalışmak istiyoruz.

İş İstiyoruz ! Fata Zafer Anıtının konulmasında göstermiş olduğumuz hassasiyeti hazır durumdaki Zincirlikuyu Anıtında ve tüm köylerimizin meydanlarında tarih anıtları olarak konulabilmesi için çalışmak istiyoruz.

Biz çalışmak istiyoruz! Şeyh Bedrettin gibi ünlü bir düşünürün oğlunun Eğridere köyündeki mezarının, şehrimizi fetheden Sasa Bey mezarının, Balım Sultan Türbesinin çevre düzenlemelerinin veya gerekirse restorasyonun yapılabilmesi için üzerimize düşen her türlü işi yapmak istiyoruz.

Biz iş istiyoruz evet! Şehrimizde yabancı tabelalara karşı bir mücadele başlatılmasını, tabela kirliliğinin önüne geçilmesini istiyoruz ve bu konuda çalışmak istiyoruz.

Biz iş istiyoruz! Şehrimizin Girit, Üsküp, Bayburt, Bulgaristan, Azerbaycan ve Vefa semtleri gibi yerlerle tarihse ve kültür bağlarının yeniden kurulması ve ilçemizin kültürel ve ticari olarak fayda sağlaması konusunda çalışmak istiyoruz.

İş istiyoruz evet! Tire Lobisi projesini başlatarak ilçemizde yetişmiş ve bürokraside, siyasette, ticarette, sanatta önemli mevkilere gelmiş şehir dışında yaşayan Tirelilerle iletişim kurarak ilçemizin ihtiyaçlarını giderirken hemşehrilik ruhunu canladırma konusunda çalışmak istiyoruz.

Evet, evet gerçekten iş istiyoruz! Kent konseyi kurulsun bize de görev verilsin. İşimizden gücümüzden vakit ayırıp şehrimiz için, sorunlar ve çözüm yolları konusunda kafa patlatalım istiyoruz.

Tüm bunları Tireyi sevdiğimiz için gönüllü olarak yapmak istiyoruz üstelik. Yani evet biz iş istiyoruz maaş değil ! Çünkü biz manyağız!

Bazıları gibi yaptığı alkışın karşılığını kapı önlerinde yalanarak değil ! Dilekçelerimizi de verdik, bizzat dile getirdik. Her yerde herkese de söylüyoruz. Cevap almak için daha ne yapmalıyız bilmiyoruz. Ufacık samimi bir eleştiriyi kendi kemik sularına karıştıran teneke kafalardan asıl bu konuda fikir beyan etmelerini istiyoruz.  Ve bekliyoruz.

Evet biz başımıza ya iş açmak istiyoruz ya da boş konuşmak yerine iş yapılsın istiyoruz!  

Editör: Haber Merkezi