HABER: SÜLEYMAN GÜLEROĞLU

CHP Ödemiş Kadın Kolları Başkanı Ayşen Kaya Görgülü ’nün, parti binasında yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi, “Bugün Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak, 81 ilde 973 ilçede eş zamanlı basın açıklaması yapıyor ve Dünyanın bütün kadınlarıyla dayanışma içinde 8 Mart Dünya Emekçi Kadılar gününü kutluyoruz.

Yeryüzünde emekçi olmayan kadın yoktur. Kadınların üretim hayatı içinde yer almaları insanlık tarihi kadar eskidir. 19.yüzyılda sanayi devrimi ile birlikte yeni ucuz işgücüne ihtiyaç duyulmuş ve böylece kadınlar ilk kez ücret karşılığı çalışmaya başlamıştır. O günlerden bu yana kadınlar, kadının insan hakları için eşit işe eşit ücret almak için çalışma koşullarının iyileştirilmesi için insan onuruna yakışır şekilde yaşayabilmek için grevlere direnişlere haksızlığa ve ayrımcılığa karşı mücadele veriyorlar.

Bundan 165 Yıl önce 8 Mart 1857 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nde 40 Bin dokuma işçisi kadının başlattığı grev dünya tarihini değiştirdi. İşveren tarafından fabrikaya kilitlenen direnişçi kadınlardan 129’u çıkan yangında yaşamını kaybetti bu olay dünyanın her yerindeki kadınların haksızlıklara karşı direnişi örgütledi, yaşamlarıyla bedel ödeyenlerin hak mücadelesi hiç unutulmadı.

1910 yılında Kopenhag'da düzenlenen ikinci Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansında Clara Zetkin'in önerisiyle her yıl bir günün kadınların uluslararası mücadele günü olarak kutlanması kararı alındı. Böylece 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü olarak benimsendi. Bugün canlarıyla bedel ödeyen kız kardeşlerimizi anma günüdür. Bugün uğradıkları haksızlıkları kabul etmeyerek kaderlerini değiştirme iradesi gösteren bütün kadınlara saygı günüdür. Bugün eşitsizliklere karşı dayanışmayı yükseltmeye ve Mücadele günüdür.  Kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi’ni fesih eden Erdoğan, geçen hafta Türkiye’de kadın oranın Avrupa Ülkelerinden geride olduğunu söyledi. Şu gerçeği hatırlatmak isteriz ki 2021 yılında 217'si şüpheli olmak üzere 497 kız kardeşimiz katledildi. 497 bir sayı değildir. 497 evlattır, kardeştir, annedir, hayattan koparılan canlardır. Biz tek bir kız kardeşimizin şiddet görmesine, hayattan koparılmasına tahammül edemezken, 497 kadının ölümü ile teselli olunmasına isyan ediyoruz. Şiddet uygulayıp mahkemelerde bahanelerin arkasına sığınan erkekler, iyi hal veya tahrik indirimleri ile ödüllendiriliyor. Kız kardeşlerimizin balkonlardan aşağı atılmasına intihar kılıfı verilmeye çalışılıyor. Katiller, cezasızlıkla ödüllendiriliyor.

Erdoğan ısrarlı takibin suç olacağını açıkladı. Cezası 6 ile 2 yıl arasında olacak dedi. Oysaki Türk Ceza Kanunu’nun 96. Maddesi ısrarlı takibi de kapsayan sistematik şiddet türleri için 2 ile 5 yıl arasında ceza öngörüyor. O halde ceza artışı yok indirimi var. Gün artık kanunları değil, iktidarı değiştirme günüdür. Mevcut yasalar etkin şekilde uygulansa adalet yerini bulacaktır. Bir kez daha sesleniyoruz. Yasalara dokunma uygula!

Bir diğer hayati sorunumuzda işsizlik peki ülkemizde kadın istihdamında nerede Türkiye de her üç kadından sadece biri çalışma hayatının içinde yer alıyor. Ülkemizin en işsiz kesimi genç kadınlar, en yoksul kesimi ise yaşlı kadınlar Türkiye Devrimci işçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi'nin verilerine göre her 100 Kadından sadece 17'si kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda yer alıyor. Yani Kadınlar çalışma hayatına katılabilse bile daha güvencesiz çalışıyor. Kadınlar aynı işi yapan erkeğe kıyasla daha düşük ücret alıyor.  TÜİK'e göre bile kadınlarla erkekler arasındaki ücret farkı yüzde 15,6 DİSK-AR'ın raporuna göre bu fark yüzde 20,7 kadınların sendikalaşma oranı ise sadece yüzde 10.

Mevcut tablo karanlık olsa da bizler asla karamsar değiliz. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği bir demokrasi sorunudur. Bizler ilk seçimlerden sonra dostlarımızla birlikte Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandırmakta kararlıyız. Ülke sorunlarının tek bir kişinin kararıyla çözülemeyeceğini yaşayarak bedelini çok ağır ödeyerek gördük. Bu nedenle Güçlendirilmiş Parlementer Sistem ile temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı düşüncelerin özgürce ifade edildiği din ve vicdan özgürlüğünün, basın özgürlüğünün kadın haklarının çevre haklarının tam anlamıyla korunduğu özgürlükçü bir sistem inşa edeceğiz. Kadınların çocukların gençlerin ve tüm vatandaşların geleceğe umutla baktığı, toplumsal barış ve huzurun tesis edildiği mutlu bir ülkede yaşamak hepimizin hakkıdır. Bu amaçla bütüncül politikalar üreterek, çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi inşa edeceğiz.

Kadına yönelik şiddeti durdurmakta kararlıyız. İktidara geldiğimiz de ilk bir hafta içerisinde İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamaya koyacağız. Uluslararası sözleşmeleri ve ulusal mevzuat hükümlerini etkili şekilde uygulayacağız. Kravat taktı, efendi durdu diyerek yapılan indirimleri kaldıracağız. Faillere caydırıcı cezalar verilmesini seçenek yaptırımlara çevrilmemesini infazın derhal uygulanmasını sağlayacağız.

İttifak olarak şu konuda da mutabıkız eğitimde güçlü reformlar gerçekleştireceğiz. İlkokul birinci sınıftan itibaren eğitim müfredatına insan hakları ve kadın -erkek eşitliği dersleri koyacağız. Kız çocuklarının eğitim hakkını güvence altına alacak ve bu hakka erişimin önündeki tüm engelleri tek tek kaldıracağız.

Altı Liderin imzaladığı Güçlendirilmiş parlamenter sistem mutabıkında kadın istihdamıyla ilgili de önemli politikalar var. Eşit ve adaletli bir çalışma hayatı içinde kadınların güvenceli çalışması, eşit işe eşit ücret alması, iş- özel yaşam dengesinin kurulmasına yönelik uluslararası standartlar doğrultusunda gerekli düzenlemeleri yapacağız.

Kısacası bu ülkede kadınların eşit, adil, tok, güvende ve özgürce yaşadığı bir düzeni hep beraber kuracağız. Kadınlar ve erkekler dayanışma içinde mücadele ettikçe hayat eşitliğe doğru akacak. Kutlu olsun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz!  Dayanışma olsun, yaşam dolsun, dünyaya barış getirsin" dedi.

Editör: Haber Merkezi