DÜN… BUGÜN… (Anlayana)

(Hesabı temiz olanın muhasebeden korkusu olmaz.)

Dün siyaseten neredeydiniz?

AP… DYP… ANAP… RP…(DSP)… AKP… CHP…? (Pardon galiba 1 kez de MHP!..)

“Rücû”lar -tesadüf ya- hep size mi nasip olacak?

Bir yerlerde bulunmak, söz sahibi olmak, “hizmet” edebilmek için her siyasi parti, her iktidar birilerine

“mübah” olsa gerek, her dönemde işleri görüldükten sonra…

Oldum olası şu “eski MHP’li”, “eski ÜLKÜCÜ”,”koyu MHP’li” gibi laf-ı güzaftan hoşlanmam.  İtici, içi boş, suç bastırıcı, iğreti gelir bana. Zatımı “koyu Mhp’li” diye nitelendirenlerin “zat-ı şahaneleri” acaba “açık” ne ola ki? Türk Milliyetçisi olmak, olaylara Türk Milliyetçisi gözüyle bakmak esastır önemli olan. Zamana, zemine ve menfaatlere aldırmaksızın hem de… Türk Milliyetçileri, Ülkücüler “Nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilmiş” olsalardı ne 12 Eylülleri görürler, ne 9 yiğidini sehpalara gönderirler, ne binlerce canı bu vatana feda ederlerdi. Birileri yataklarında mışıl mışıl uyurken O’nlar bu vatan için mücadele ediyorlardı.

Biz her zaman haddimizi bildik, kimseye kara çalmadık, sınırımızı aşmadık. Hele hele yayın organlarımızda “MHP’de (o zamanki adı ile MÇP’de)  Türkçü Ülkücü- İslâmcı Ülkücü “ başlıklarını atarak nifak tohumlarını saçmadık.

12 yıl AKP’nin devr-i iktidarında AKP’ye “oy taşeronluğu” da yapmadık. “YETMEZ  AMA EVET” diyerek iktidara “oy dilenciliği”nde de bulunmadık. Devrin Başbakanı R.T.Erdoğan’ın “NE İSTEDİLERSE VERDİK” sözlerine de muhatap olmadık. Pardon ama “Hizmet Hareketi” 12 yıl boyunca AKP’’den ne istediler de aldılar? Ya da soruyu farklı soralım… Son 2 yılda ne oldu da “dünün hızlı AKP’lileri birden AKP’ye düşman oldular? Hem de “beddua” edecek kadar. Dün AKP’yi hukukun üstünlüğünü egemen kılacak güç gören zihniyet, bugün AKP’nin hukuku çiğnediğini söylüyor. Dün “Ergenekon, Balyoz, Ay Işığı, Oda Tv…” gibi hukuksuz uygulamalar alkış tutanlar bugün 14 Aralık operasyonu karşısında “aslan” kesiliyor!.. “Ucu”nunun illa “birileri”ne mi değmesi gerekiyordu?

Şurası unutulmasın ki, şahsen “cemaat” düşmanı ya da karşıtı da değilim. Olayları Türk Milliyetçisi bakış açısı ile görmeye, değerlendirmeye çalışıyorum.  Hiç kimseyi hedef göstermeden, birilerine de şikayet etmeden…

Ödemiş’teki “yerel seçimler”de kimin kime oy verdiği tarafımdan da kamuoyun tarafından da biliniyor. MHP müşahit kartı ile hangi aday-parti için oy avcılığının yapıldığı da… Yerel seçimlerde alınan oy MHP’nindir. Oy verenler de Türk Milliyetçileridir. %75 gibi “ucube” bir oran nasıl hesaplandı bilemiyorum ama; herkes hesabını doğru yapmalıdır. Kimse MHP’ye verilen oya sahiplenmemelidir. O oylar MHP’lilerindir.

Affınıza sığınarak bir konuya da açıklama getirmek istiyorum.

Bugüne kadar kimseye “bi’at” etmedim, kimseye de “kulağımı çektirmedim.”  Yeri geldi bu sütunlarda MHP ile ilgili olarak en sert eleştirilerde de bulundum. Yeri geldiğinde de MHP’nin Ödemiş için de, Türkiye için de, Türk-İslâm dünyası için de ne kadar önemli olduğunu vurguladım. Ödemiş MHP İlçe yöneticilerinin beni hangi konuda uyarmaları gerektiği konusu  “muğlak” kalmasın! Türk Ülkücüleri için ana felsefe “önce ülkem ve milletim; sonra partim” olduğunu da hatırdan çıkarmayalım.

Son söz olarak MHP’lilerin, Ülkücülerin, Türk Milliyetçilerinin bu vatan için, Türklük için, İslâmiyet için, Türkçe için, ay yıldızlı bayrak için, Türk kültürü için, Türk büyükleri için neler yaptığını görmezlikten gelmenin adını isterseniz siz koyun.

Bu sütunların yazarı dün de Türk Milliyetçisi idi, bugün de Türk Milliyetçisidir, yarın da Türk Milliyetçisi olmaya devam edecektir. Yolundan dönmeden, birilerine yaranmadan, gömleğini değiştirmeden, her seçim zamanı oyunun bir yerlere pazarlamadan, zamana ve zemine göre kayganlık göstermeden, vesselâm…