Kayaköy Mahallesi’nde halka hitap eden Selçuk Ayhan, “Bu seçim herhangi bir siyasi partinin iktidara gelme seçimi değil. 2002 yılından beri Türkiye tek parti iktidarıyla yönetiliyor, bunu hepimiz biliyoruz. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hemen hemen her konuşmasında Cumhuriyet’in kurulduğu yıldan 1950’ye kadar tek parti rejimiyle yönetildiğini ve o dönemde ciddi sıkıntılar yaşandığını anlatıyor. O dönemin bir kuruluş dönemi olduğunu, o dönemde Türkiye’de çayın bile olmadığını, sabunun bile üretilmediğini, okuma-yazma bilen insan sayısının 4 bin kişiyi geçmediğini göz ardı ederek, 2.Dünya Savaşı’nın yaşandığını, o savaşa ülkemizi sokmayanların ne fedakarlıklarla Cumhuriyeti ayakta tutmaya çalıştığını göz ardı ederek sürekli saldırıyor ama kendisi bu ülkeyi 2002 yılından beri tek başına yönetiyor. İktidara yoksullukla mücadele edeceğiz, yolsuzlukla mücadele edeceğiz, yasaklarla mücadele edeceğiz diyerek geldi. Yoksullukla mücadele ettiler çok sayıda zengin ortaya çıktı. Yoksul sayısı daha fazla arttı. Yolsuzlukla mücadele edeceğiz dediler; hangi yolsuzlukla mücadele ettiklerini kimsenin anladığını zannetmiyorum. Bugün Türkiye Bakan çocukları, kollarında 500-600 bin TL’lik saatler olan Bakanlar, Başbakanın oğluyla yaptığı özel görüşmelerde nereye taşıdığı belli olmayan paralar vb şeyleri içeren yolsuzluklar yer aldı. Yasaklarla mücadele edeceğiz dediler; iki de bir diyorlar ki başörtüsü yasağını kaldırdık dediler. Aslında başörtüsü yasağı diye bir şey yoktu. Bizim hiçbir yurttaşımızın giyimiyle, kuşamıyla, diniyle, inancıyla, milliyetiyle sorunumuz yok, olmadı da. Ama Başbakan özellikle son yıllarda toplumu ikiye ayırdı. Bir kendisini destekleyen ‘millet’, iki kendisini desteklemeyen çapulcu, işbirlikçi, haşhaşi, paralel… Toplum iyice bölünmüş durumda. İnsanlar birbirine kuşkuyla, nefretle bakmaya başladı. Bu ülke homojen bir ülke değil. Bu ülkede Orta Asya’dan göçmüş gelmiş, Yörük kökenli, Türkmen kökenli insanlar var. Balkanlardan vs birçok yerden ülkemize gelmiş insanlar var. Bu insanlar yıllardır huzur, anlayış içerisinde yaşamış, akraba olmuşlar, birbirleriyle yaşamayı öğrenmişlerdi. Ama Başbakanla beraber bu süreçte bir parçalanma, kamplaştırma dönemine girdi” dedi.
Sözlerinin devamında AK Partili seçmene seslenen Ayhan, ”AK Parti seçmeni bizim düşmanımız değil. Cumhurbaşkanlığı konusunda onlarında AK Partili seçmeninde farklı düşünmesi gerekir. Onlar yine kendi partilerini desteklesinler; CHP’linin CHP’liliği değişmez; MHP’linin MHP’liliği değişmez. Türkiye’de tartışılması gereken konu Ülkeye hakim olacak; ülke insanına eşit mesafede yaklaşacak, Bu noktada herkesin sağduyulu olması gerekir diye düşünüyorum” dedi.
”ALIN SİZE MÜSLÜMAN ADAY…”
”Muhafazakar seçmene mesaj vermek istiyorum. Türkiye’de dolaştığımız her yerde bize, ‘Evet hata yapıyor ama; müslüman’ diyorlar. Ben de alın size müslüman aday diyorum. Müslümanla ilgili değerlendirme yapıyorsanız; Kur’an-ı Kerim’i ezbere bilir; çalmayan çırpmayan; yaptığı işte şaibe olmayan, insanlara karşı saygılı ve eşit yaklaşan, Cumhuriyetin temel değerlerini bağlı bir aday” ifadelerini kullandı.
