Mustafa Ali Fırtına’nın sosyal medya üzerinden paylaştığı bu duyuru üzerine Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve İyi Parti üyesi birçok ismin yanı sıra vatandaşlar da katıldı. İlçe başkanlığı, kadın kolu başkanlığı, gençlik kolu başkanlığı, ilçe yönetim kurulu üyesi ve belediye meclis üyesi olarak değişik partilerde görev yapan kimi  isimlerin yanı sıra bazı oda başkanları ve sivil toplum örgütü başkanları da bireysel olarak Fırtına’ya destek verdi.

Mustafa Ali Fırtına, “ Bizim vatanımız, bayrağımız için canlarını gözlerini kırpmadan veren şehitlerimiz için kendi adıma yapabileceğim tek şey onların adına bir saygı nöbeti tutmaktı. Ben askerliğimi Diyarbakır Lice’de yaptım.  Askerlik yaptığım sürede Allah’a o kadar dua ettim ki beni de şehit olarak yanına alması için ama Allah bunu bana nasip etmedi. Yani çok şeyler yazılıyor ve söyleniyor fakat bu şehitlik öyle her isteyene her istenene verilen bir mertebe değil…  Bir silah arkadaşını şehit vermiş bir insan olarak o acıyı iyi bilirim. Şehit olan silah arkadaşımın kızı şu an 16 yaşında ve 16 yıldır babasız büyüyor. Kim bilir bu uğurda kaç evlat babasız, kaç ana evlatsız, kaç kadın kocasız kaldı.  
Türk askerinin ismi tarihte hiçbir zaman savaşla birlikte anılmadı. Ve geçtiğimiz gün İdlip’te şehit olan askerlerimizin orada barış için oldukları da muhakkak…  Burada eğer lanet okunması gereken birileri varsa o da Mehmetçiğimizi kanlı pusuya düşüren, kalleşçe, haince şehit edenlerdir. Biz bir olup, birlik olup hiçbir oyuna gelmeden her daim askerimizin yanında olmak zorundayız.  Türk askerini kimse hiçbir güç savaşa zorlayamaz. Türk askeri barış için vardır. Türk askerinin savaşacağı tek konu vatanına, bayrağına, namusuna göz dikilmesidir. Bugün burada Mehmetçiğin orada ne işi vardı? Ya da bu neden böyle oldu? Şöyle olsaydı böyle olurdu. Böyle olsaydı şöyle olurdu gibi şeyleri konuşmak için burada değiliz. Bunları konuşması gerekenler Ankara’dalar! İktidarıyla, muhalefetiyle orada bunun muhasebesini bir şekilde yapacaklardır. En azından ben böyle umut ediyorum.  Bu alana baktığım da her yerden tanıdığım arkadaşımı, dostumu görüyorum. Farklı cenahlardan insanların bir araya gelmesi kadar güzel bir şey yoktur. Hepinizin ayağına, yüreğine sağlık… Ben biraz sonra sosyal medya da paylaştığım 33 dakikalık saygı nöbetimi gerçekleştirmek için sizleri de yanımda görmek istedim ama alanda gördüğüm yaşlılar, çocuklar ve kadınlarımızın olması münasebetiyle büyüklerimin de ricasıyla buradaki toplulukla birlikte bir dakikalık bir saygı nöbeti gerçekleştireceğiz.  Ve ben devamında yine burada kendi sözümü yerine getireceğim. Ve ben bu 33 dakika içinde bu soğuk havada şehit oğlunun botunu öpen anneyi düşüneceğim. Ben düğününü yapamayan nişanlısını kaybeden o insanları düşüneceğim. Anaları düşüneceğim. Ben babasız kalan evlatları düşüneceğim. 
Bu toplantıyı izin almadan yapıyorsun “resmi bir tören değil” diyen ve polisin müdahalesini bekleyen insanlara da şunu söylemek istiyorum. Eğer polis gelip bana iznimi sorsaydı onlara; “Sizin de yitirdiğiniz devreleriniz, abileriniz, ablalarınız için de buradayım. Müdahale mi edeceksiniz buyrun size karşı boynum kıldan ince size elim kalkmaz” diyecektim. Fakat bir adım ötemiz Emniyet Müdürlüğü ve bir tek polis gelip de “hayırdır hemşerim” demedi. Niyetiniz hayırsa akıbetiniz de hayır olur. Huzurlarınızda emniyet personelimize de çok teşekkür ediyorum. Allah onlardan razı olsun” dedi.
Saygı nöbetinin ardından istiklal marşını okuyan grup dağıldı.

Editör: Haber Merkezi