Sivas katliamının 22.yıldönümü nedeniyle, Ödemiş Eğitim Sen temsilciliği tarafından bir protesto düzenledi. Öğretmen evi önünden hükümet önüne kadar, ellerinde pankartlarla slogan atarak hükümet önüne gelen Egitim-Sen’li öğretmenler burada bir basın bildirisi okuyarak katliamın protesto edip, bugüne kadar faillerinin yakalanmamasını dile getirdiler.
Hükümet binası önünde gerçekleştirilen eyleme Eğitim Sen, Emekli Sen, CHP, HDP, Baro temsilciliği, Tümbel-Sen, ADD, ÇYDD temsilcileri katıldılar. Zaman zaman sloganların atıldığı protesto toplantısında basın bildirisini Ulaş Barış Konuk okudu.
Basın bildirisinde şu sözler yer aldı, “2 Temmuz 1993, Türkiye tarihine “kara bir leke” ve insanlık adına büyük bir utanç olarak geçeli 22 yıl oldu. Sivas katliamı yüreğimizde kara bir yaraya dönüştü. Katliamı yapan katillerin avukatlarından bazılarının sonraki yıllarda AKP’den milletvekili seçilmesi , hatta bakan yapılması , katliam davasının AKP döneminde “Zamanaşımı”na uğratılarak katillerin cezasız kalması tesadüf değildir.Türkiye’de 12 Eylül hukuku ve kültürünün ana unsurlarının biri olan ve topluma dayatılan Türk-İslam Sentezi anlayış sonucunda Irkçılık ve gericiliğin gelişmesine zaman hazırlamış ve Sivas katliamı bu zeminde gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle Sivas katliamının hedefi resmi kimliğin dışında kalanlar , yıllarca ezilen sömürülen ve yok sayılanlar olmuştur. Saldırganların engellenmeyerek katliama çanak tutması, ardından da olayın üstünün örtülmesi ve sadece birkaç kişinin cezalandırılması geçmişte yaşanan benzer katliamların ortak özelliği olarak dikkat çekmektedir. Türkiye’de yaşanan çeşitli inanç ve mesehlerden halkımızın umudu ve aydınlık geleceği olan aydın, yazar ve sanatçılarında içinde olduğu 35 insanın Irkçı-gerici güçlüler tarafından katledilmesi ile insanlık tarihine büyük bir utanç olarak geçmiştir. Sivas katliamı tıpki 1 Mayıs 77 katliamı, Malatya, Maraş, Çorum, Gazi Mahallesi katliamları gibi bilinçli bir şekilde karanlıkta bırakılarak unutturmak istenmiş, bilinçli olarak açığa çıkarılmamıştır. Türkiye’de geçmişte halklar birbirine karşı kışkırtarak kitlesel katliamlara ve cinayetlere zemin hazırlayanlar, bugün ısrarla ayrımcı, tekçi, Irkçı-gerici politikalarını sürdürürerek halkların kardeşliğini barış içinde bir arada yaşamak iradesini engellemek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Toplumsal barışı tehdit eden saldırı ve katliamlar Anadolu’nun farklı kimlik, inanç ve kültürlerinin barış içinde ve kardeşçe bir arada yaşama isteğini asla kırmamıştır. İnsanlık, kendisine karşı işlenmiş suçları asla unutmamıştır unutmayacaktır.“
