Ödemiş Gıda Maddeleri Odası Başkanı Hülya Çavuş, Ödemiş Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Tahir Silay ve Umurbey Mahallesi Muhtarı Hatice Acar Çavdar ile birlikte basın açıklaması yapan muhtar Mert Atik şöyle konuştu: "Kent Konseyi’nde toplumun tüm kesimlerinin temsil edilmesi, konsey organlarının ve çalışma organlarının aktif şekilde çalışmalarda bulunması Ödemiş’in geleceğe hazırlanması konusunda kentte yaşayan herkesin pay sahibi olması anlamına gelir. Biz de bu anlayışla daha aktif bir Kent Konseyi ile kentimizin geleceği için hazırlanacak stratejilere, yol haritalarına halkın ışığını tutmayı, Ödemişlilerin kente dair konularda görüşlerini sunmasını ve yönetimde söz sahibi olmasını temel hedef olarak belirledik."

Ödemiş Kent Konseyi'nin Yerel Gündem 21'in hedeflerine doğru ilerleyeceğini söyleyen Atik, "Yerel Gündem 21, mevcut faaliyetlerin uzayıp giden listesi içinde yer alan sıradan bir yerel program veya proje değil, tersine, yerel yönetişimin tüm alanlarını ve aktörlerini yatay ve düşey olarak kucaklayan, bu bütünlük içerisinde yeni bir anlayış, yeni bir yönetim ahlakı geliştirilmesini içeren bir ana süreç niteliğini taşır.  21. Yüzyılın yerel gündemini oluşturmayı hedefleyen Yerel Gündem 21, katılımcılığa ve ortaklıklara dayalı “yönetişim” anlayışını ön planda tutar.

Yerel Gündem 21, halkı doğrudan ilgilendiren, günlük yaşantısında önemli bir yer tutan, somut sorunların gündemi belirlediği, tartışılıp karara bağlandığı ve uygulamaya geçirildiği bir yerel demokrasi okuludur.

Belediye, YG-21 sürecini desteklemekle kalmayarak, “içselleştirmeli” ve kendi yönetim yapısının her kademesinde “yönetişim” anlayışının yerleşmesini sağlamalıdır. YG-21 süreçleri bağlamında,  yurttaşların kendi yaşamlarını yönetebilmeleri için gerekli yerel katılım olanaklarının geliştirilmesi, genelde insan haklarının ve özelde kentsel hakların korunması ve genişletilmesi, çevrenin ve “kentsel ekosistem”in korunması, tarihsel-kültürel mirasa sahip çıkılması gibi konular başta olmak üzere, yerel yönetimler ile sivil toplum kuruluşları arasında sınırsız işbirliği alanları ve olanakları bulunmaktadır.

Yerel yönetimler ile sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişkilerin ve işbirliğinin daha da geliştirilebilmesi için, “ortaklık” kavramının yerel yönetimler açısından yetki ve kaynaklarını bölüşmek, sivil toplum kuruluşları açısından da sorumluluk yüklenmek anlamını taşıdığının daha iyi kavranması gerekmektedir. Merkezi yönetimden, bir yandan sürdürülebilir kalkınmanın gereği olan yasal ve kurumsal çerçevenin geliştirilmesine öncülük ederek, diğer yandan da “yönetişim” ilkelerinin yaşama geçirilmesini sağlayacak  “yapabilir kılıcı”  bir rol üstlenerek, YG-21 süreçlerini desteklemesi beklenmektedir” dedi.

Editör: Haber Merkezi