Haber: Süleyman Güleroğlu

Kiremitçi mesajında şu ifadeleri kullandı, “Değerli basın mensupları;Haksız, hukuksuz tutuklu tüm gazetecilere özgürlük diliyoruz. Basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkı için mücadele veren gazetecilerin haberlerinin sansürlendiği, tutuklandığı bir ülkede basın bayramı kutlanamaz. Her yıl olduğu gibi bu yılda da 24 Temmuz’da düşünceyi ifadesi ve yazıları nedeniyle tutuklu tüm gazetecilere özgürlük istiyoruz. Basında sansürün kaldırılışın yıl dönümünde basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılmadığını, aksine artarak devam ettiğini görüyoruz. Böylesine karanlık bir ortamda bugün bizler ne sansürün kaldırılışından, ne basın özgürlüğünden, ne de Basın Bayramı’ndan söz edebiliyoruz. Bizler artık değil Basın Bayramı’nı kutlamak hatırlayamıyoruz bile. Çünkü her geçen yıl, bir önceki yıla oranla ülkemizde basın özgürlüğü ve medyanın en karanlık yılı olarak tarihe geçiyor. Yüzlerce gazeteci yazdığı, çizdiği, düşündüğü için tutuklu. Küresel basın özgürlüğü endeksinde Türkiye 180 ülke içerisinde 157'nci sıradadır. 
AKP’nin kurduğu yeni rejimde sansür değil, özgür basın topyekûn ortadan kaldırılmak istenmektedir. OHAL Türkiye’sinde 209 gazeteci tutuklandı, 3.000 gazeteci işsiz kalmıştır!
AKP iktidarında uzun bir süredir basına ve basın emekçilerine yönelik saldırılar yapılmaktadır. Terörle mücadele adı altında çıkarılan yasalar ve Türk Ceza Kanununda basın aleyhine yapılan değişikliklerle onlarca gazeteci kumpas mağduru olarak yargılanmaya başlamıştı. İlerleyen süreçte basın kuruluşları ve emekçileri, sistematik olarak iktidarın hedefi haline getirilmiş ve iktidarı ‘rahatsız eden’ haber sahipleri cezaevleri ve işsizlikle tehdit edilmiş, hatta cezalandırılmıştır. En son AKP’nin OHAL Türkiye’sinde gazetecilere yönelik saldırılar daha da artmış ve bu süreçte 158 medya kuruluşu kapatılmış, yaklaşık 209 gazeteci tutuklanmış ve 3.000’den fazla gazeteci de işsiz kalmıştır.
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın açıklamasına göre 143 gazeteci ve medya çalışanı cezaevindedir. Yüzlerce gazetecinin hukuksuz ve gerekçesiz cezaevlerine atıldığı bir ülkede, 24 Temmuz basında sansürün kaldırılışı veya basın bayramı olarak değil, bir utanç günü olarak hatırlanmalıdır. Tüm bu utanç tablosu karşısında, tarih, halkın haber alma hakkına ve gerçek gazeteciliğe sahip çıkarak işini yapan cesur kalemlerin mücadelesini yazacaktır. ‘Terör örgütüne üye olmamakla birlikte yardım ve yataklık’ suçlamasıyla özgürlüklerinden alıkonulmalarına rağmen, inatla ve ısrarla gerçekleri dile getiren, dışarıda ise cezaevi ve işsizlik tehditlerine rağmen halkın doğruları öğrenmesi adına gazetecilikte ısrar ederek, kalemini satmadan mücadele eden gazeteciler bugün basın etiğine sahip çıkan gerçek gazetecilerimiz olarak hatırlanacaktır. 
ONLARCA GAZETECİ NEDEN YARGILANDIĞINI BİLMİYOR
Türkiye’de birçok gazeteci yaptığı haberlerden dolayı sansüre uğramakta, hedef gösterilmekte, soruşturmalara uğramakta ve işlerinden atılmaktadır. Ülkemizde özellikle son dönemde işsiz gazetecilerin sayısı giderek artmakta. İşsiz gazeteci sayısı çalışan gazetecilerin sayısının çok üzerinde. Yurttaşların haber alma özgürlüğü için mücadele veren basın emekçilerimiz cezaevlerinde. 12 bin gazeteci işsiz, 144 gazeteci cezaevinde. Hala ne ile suçlandıklarını ve neden tutuklu yargılandıklarını bilmeyen onlarca tutuklu gazeteci var. Böylesine karanlık bir ortamda bugün bizler ne sansürün kaldırılışından, ne basın özgürlüğünden, ne de basın bayramından söz edebiliyoruz. 
DEMOKRASİLERİN OLMAZSA OLMAZI
Basın özgürlüğü ve halkın haber alma özgürlüğü demokrasilerin ve hukukun olmazsa olmaz koşullarından biridir. Baskılara, sansüre, yasaklamalara, tutuklamalara ve cezalara hayır diyor, şiddetle hiçbir ilgisi olmayan meslektaşlarımızın ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün ellerinden alınması uygulamalarının artık son bulmasını istiyoruz. Haksız, hukuksuz tutuklu Milletvekilimiz gazeteci Enis Berberoğlu, eski milletvekilimiz gazeteci Eren Erdem ve yazdıkları, düşündükleri için cezaevlerine konulan tüm gazeteciler için özgürlük istiyoruz. Bugün dolayısıyla 24 Temmuz tarihimizde ‘basın bayramı değil’, ‘gerçek gazeteciliği savunma günü’ olarak hatırlanacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle 24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılışının 110. yılında halkı doğru bilgilendirme kaygısıyla korkusuzca işini yapan tüm basın emekçilerini kutluyoruz. Özgür medya için verilen mücadele, aynı zamanda özgür bir ülke ve demokrasi mücadelesidir.
Editör: Haber Merkezi