Covid-19 adına onlarca ilim adamı, yetkililer, uzmanlar ve sosyologlar her akşam bütün kanallarda sabahtan akşama kadar konuşuyorlar.

 Dinliyoruz...... bilgileniyoruz.......

Fakat korkutuluyoruz......

Bilinçaltımıza enjekte edilen korku ile beynimize emir ve itaat programları yükleniyor.

Dünya toplumunun ortak bir kader altında eğitildiğini ve dizayn edildiğini görüyoruz.

İşte, corona virüsü tanımak ve onun perde arkasındaki oyuncularını görmek için biraz geriden başlayarak hafızamızı yoklayalım.

Çağımız büyük bir evrim geçirmektedir. İnsanlığın ilk çağ ve sonrasındaki orta çağ karanlığının arkasından Türklerin süper güç olarak dünyada egemen konumda olduğu Yeni Çağ dönemi gelmiştir. Ancak bu dönemin zayıflamasıyla Batı emperyalizmin ve vahşi kapitalizmin egemenlik alanı olan Yakın Çağ dönemi başladı. Yakın çağ döneminin “ oyun kurucuları “ Batı emperyalizmi ve onun kapitalist öğeleriydi.

Batı’nın 1700’lü yılların ortasında başlayan sanayi devrimi ile dünyanın alışılmış dengesi değişti. Gelişen bilim ve teknoloji, inanılmaz büyük bir zenginliği de beraberinde taşıdı. Bu yüksek zenginlik gücünü ele geçirenler şirketleşerek devletlere ele geçirerek amaçları uğruna yönetmeye başladılar. Ulus devlet kavramı yerine global bir sistem içerisinde Devletler ve askeri güç, arka plandaki “ AKIL “ yönetilmeye başlandı. Bunlara göre de dünya coğrafyası değişmeli kontrol edilebilir hale getirilmeliydi. Yeni coğrafyalar türetilmek üzere masaya “ hasta adam “ Osmanlı Devleti yatırıldı. Hedefte, dünyanın enerji bölgelerinin ele geçirilerek kontrol altına alınması ve ilâç endüstrisi ile insanlık üzerinde çalışmalar vardı.

Böylece, devletleri ve askeri gücü ele geçiren bu şirketler, dünya ekonomisinin ve insanlığın yöneticileri olacaklardı.

1.nci Dünya Savaşı ile Yeni Çağ döneminin Lider devleti Türklerin egemenliğine son verildi. Osmanlı ve Avrupa ‘da yeni bir coğrafya inşa edildi.

Hemen ardından 2.nci Dünya Savaşı üretilerek, Egemen Güçler “Yeni Dünya Düzeni“ ile imparatorluklarını ilân ettiler. Kurulan “Dolar İmparatorluğu“ ile dünyayı yönetecek sistemler inşa edilmeğe başlandı.  Bu egemen güçler, oluşturulan Birleşmiş Milletler ve NATO gibi kurumlarla dünyanın askeri yönetimini ele geçirdiler. Ekonomiyi ve parayı da FED (Amerikan Merkez Bankası) , IMF (Uluslararası para fonu) , WB (Dünya Bankası) ve daha sonra kurulan WTO (Dünya Ticaret Örgütü) ile kontrol altına aldılar.

Sağlık sektörünü kontrol ve tek elden yürütmek üzere WHO (Dünya Sağlık Örgütü) ve NHS (Ulusal Sağlık Sistemi)’yi kurarak genler ve biyolojik çalışmalar buradan yürütüldü.

Oynanan tiyatro oyunlarını izlettirmek ve insanlığın bilinçaltına istenilen algıyı yerleştirmek üzere Hollywood endüstrisi icat edildi.

Şimdi, bu sistemi iyi okuyamaz ve iyi tanımlayamazsak üzerimizde oynanan oyunları fark edemez, bu kurgunun aciz bir parçası olarak bilgi kirliliği içerisinde kaybolur ve acı sona doğru yaklaşırız.

Bu bilgiler ışığında covid- 19 ‘ u anlaşılır bir dil kullanarak konuşalım.

Önce Corona virüsü nedir?, özet olarak onu yakından tanıyalım.

Kesinlikle bilelim ki; COVID-19 adlı Corona virüsü bir laboratuvar çalışmasıdır. Egemen güçlerin dünyanın çeşitli ülkelerde biyolojik araştırma ve çalışma Laboratuvarları olduğu bilinen bir gerçektir. Çin’ in Wuhan şehrinde de böyle bir laboratuvarda bakteri ve virüs üzerine araştırma yapıldığı gizli değildir. Ancak, bu laboratuvarlarda iyi niyetli yapılan çalışmaların yanında mutasyona uğratılmış mikro bakteriyel çalışmalar ve bunların sonuçları araştırılmaktadır. Zaman zaman da bu çalışmalar gerek internet sitelerinden gerek seminer ve konferanslarla yayınlanmaktadır. Biyolojik silah özelliği taşıyacak çalışmalar özel ve gizli birim tarafından takip edilmektedir.

Yaklaşık on yıldan bu yana bu virüs üzerine yapılan tehlikeli mikrobiyolojik çalışma bazı enstitü istihbarat servisleri tarafından da sızdırılmıştır. Bunlardan birisi Robert Koch Enstitüsü ‘ dür. Bu enstitü 8 yıl önce Alman Başbakanı Angele Merkel ve Alman Meclisine konu ile ilgili rapor sunmuştur. Robert Koch Enstitüsü tarafından  “mutasyona uğratılmış yeni sars- corona virüsü“  Güney Doğu Asya'da bir hayvan pazarı üzerinden tüm dünyaya yayılacak. Aşısının bulunması bir kaç yılı bulacak. Pandemi özelliği olan bu virüs için ülke olarak tedbir almalıyız“ diye hazırlanan bir rapor sunduğu bilinmektedir. 

Yani bu çalışmalar dünya için sürpriz değildir.

Ancak, henüz test sonuçları evrimini tamamlamadan ortaya çıkarılmıştır. Bunun sebebini Orta- Doğu ve Doğu Akdeniz' deki gelişmelerden kaynaklandığı stratejistler tarafından iddia edilmektedir. Sebep olarak asıl hedefin İran ve Türkiye olduğu belirtilmesidir. ( ileriki sayılarımızda komplo teorilerinde değinilecek ). Ancak, bize göre Allah tarafından bomba ellerinde patlamıştır.

Gelelim corona virüsüne; Bakteri canlıdır. Virüs bakteri gibi canlı değildir, ama virüs ölü de değildir. Mesela bakteriyi fareye benzetirsek; canlıdır hareketlidir. Tuzak ve zehir ile onu yok edebilirsiniz (Tîbbi antibiyotik ilaçların kullanılmasını düşünün) Virüs, bakteri gibi canlı olmadığından onu tuzak ve zehir ile öldüremezsiniz. ( bilinen tîbbi ilaçlar onu yok etmez.)  Virüs yerleştiği ortamda kuluçkaya yatar. Aynen, yumurtaların kuluçka dönemi gibi.  Kuluçka dönemi içerisinde (6-14 gün) yaşamını sürdüreceği hücrelere yerleşmeye çalışır. Uygun ortam ve şartlar geliştiği takdirde hemen yumurtadan çıkar ve faaliyete başlar. İşte ellerin sabunlanarak yıkanması, maske takılması ve sosyal mesafe tanımları bunun içindir,  Tıbbin tavsiyeleri doğru tespitlerdir. Kuluçka halindeki yumurtaların gelişmeden imhasına sebeptir. Mümkün olduğunca COVID-19 virüsünün kuluçka döneminde üzerimizde yuvalanmasına fırsat vermemek için fiziki mesafeyi korumak, fazla insanlarla temastan kaçınmak ve bununla birlikte sabun ve su kullanarak temizliğe önem göstermek bu hastalığa karşı korunmanın ilk gereğidir.

(Devamı....corona virüsten alınacak manevi mesajlar )

Editör: Haber Merkezi