HABER:YÜKSEL BALCI/FOTO:SÜLEYMAN GÜLEROĞLU
 Etrafındaki kızanları ile birlikte Aydın Mahpushanesini basıp, mahkumları dışarı çıkarır.
 Valiliği ele geçiren Kel Mehmet ,yönetimi süresince fakirleri korumuş, ihtiyaç sahiplerine kol kanat gererek halkın sevgisini kazanmıştı.  Bu arada, adeta kara sevdaya yakalandığı Fatma’sına kavuşmanın mutluluğunu yaşamıştır.
Valiliğin Osmanlı tarafından alınması üzerine,  tekrar dağa çıkan Kel Mehmet, Aydını tekrar almak için harekete geçmiş fakat yardımcıları yakalanırken, kendisi de Aydın’ın Tepecik köyünde vurularak öldürülmüştür.
1970 li yıllardan beri, Efe ve Zeybek kültürünü anlatan bir filmin yapılmaması, yapımcı Güler Nalbantoğlu nu harekete geçirdi. Aydın’ın Sultanhisar ilçesine bağlı Atça beldesinde geçen “Atçalı Mehmet Efe” olayının film haline getirilmesi, Aydın Belediye Başkanı Topuklu Efe namıyla anılan Özlem Çerçioğlu’nun filme ilgi göstermemesi iddiası üzerine film Birgi’de çekilmeye başlandı. İddiaya göre, Özlem Çerçioğlu’nun ve Sultanhisar Belediye Başkanının bölgelerinde geçen önemli bir olayın film haline getirilmesine  ilgi göstermemeleri, Güler Nalbantoğlunu kızdırdı. Nalbantoğlu,TRT ile ortaklaşa olarak  filmin çekimini Ödemiş’in Birgi  Mahallesine kaydırdı.
Ödemiş’in Birgi Mahallesi Derviş Ağa Camii Bahçesi ve Birgi’nin muhtelif yerlerinde çevrilen ve zaman zaman Tireye kadar uzanan büyük bir alanda çekimleri yapılan Atçalı Kel Mehmet Efe filminin başrollerini Gökhan Keser, Cemal Hünal, Ceren Kaplakaslan yaparken, filmin yapımcılığını Güler Nalbantoğlu ve uygulayıcı yapımcı Ali Rıza Cankorur birlikte yürütmektedirler.  Filmde, 22 Ana oyuncu 38 yan oyuncu ve 2800 figüran rol almıştır.15 gündür çekimleri süren filmin çekimlerinin bir ay devam edeceği açıklandı.  
Filmin yapımcısı Güler Nalbantoğlu  “Ben bir İzmirliyim. İzmirli olarak Atçalı Kel Mehmet Efe filmini yapıyoruz. TRT ortak yapımı ve Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü desteğiyle bu çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu filmin bir özelliği var. Film çok önemli Efe ve Zeybek kültürünü 1964 yılından bu yana Efe ve zeybeklik kültürünü anlatan bir film yapılmadı. Bu sinema filmini yapmak Güler Film olarak, bize nasip oldu.”

 “İkinci Mahmut Döneminde yaşayan, Aydına vali olmuş, Kütahya’dan Denizli’ye kadar hükmünü sürdürmüş, bir efenin gerçek hayat hikâyesini anlatıyoruz. Efelik ve zeybeklik kültürünü  ve yine tarihte ilk defa Efelik yeminini gerçek anlamda beyaz perdeye  taşıyacağız. Bu film, Ege bölgesi için çok önemli bir film olacak.”
“ Anadolu Topraklarında yetişmiş, Atçalı Kel Mehmet’in gerçek hayat hikayesi bu filmde dile getirilecek. Atçalı Kel Mehmet Efe sadece Aydın ve İzmir’in değil Egenin bir efesidir. Biz filmin çekimlerini Birgide yapmayı uygun bulduk. Maalesef, Ege den hiçbir destek alamadık. Bu filmin esasında, Aydın’da çekilmesi gerekirdi. Ancak, Aydın Belediye Başkanı hanımefendi tüm uğraşlarımıza rağmen telefon görüşmesi bile çıkmadı. Bir yardımcısı vardı, onunla görüştük. “Size dönülecek” dendi ama dönülmedi. Atçanın şu andaki Sultanhisar Belediye Başkanı beyefendi bu konuda ilgilenmedi. Bende kendisine zaten biz bu filmi bu bölgede çekmeyeceğiz. Efe filmine siz sahip çıkmıyorsanız, buna TRT sahip çıkıyorsa, sözümüz yok. Yerel yöneticilerden sadece Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem’den destek aldık. Kendisine Teşekkür ediyoruz.”
“ Dönem filmi olması nedeniyle, önemli bir film. Maddi ve manevi desteğe ihtiyacımız var, ilgilenilmemesi beni son derece üzdü.”
Atçalı Kel Mehmet Efe Kimdir.?
Nazilinin Arpaz köyünde 1802 yılında dünyaya gelen Atçalı Kel Mehmet Efe, babasını küçük yaşta kaybetmesi üzerine, yetim kaldı. Arpazlı Beylerin ve Ağaların yanında işçilik yapmaya başladı. Kelliğinden dolayı toplumda aşağılanan Kel Mehmet Efe, sövülen, dövülen biri haline geldi. Arpaz Ağası tarafından kovulan Kel Mehmet, annesiyle beraber Atça Köyüne geldiler. Kel Mehmet o zaman 9-10 yaşındaydı.
Sevda Başladı
Kel Mehmet, Akça Köyü Ağası ve Muhtarı Hacı Hüseyin oğlu Şerif Hüseyin ağanın yanında kır bekçiliği yaparken, ağanın kızı Fatma’ya gönlünü kaptırır. Oğlunun ısrarları üzerine annesi kızı ağadan ister. Bu durumun köyde duyulması ağayı kızdırır. “Benim kızım ırgata mı kaldı?” Diyerek, Kel Mehmet’e zulüm yapar. Kel Mehmet’in yoksulluğunun  yüzüne vurulması Onun onurunu kırar.
Kel Mehmet, bir gün köy kahvesinde ağanın adamları tarafından saldırıyı uğrayınca, Mahmut ağayı yaralar. Daha sonra, 1820 yıllarında Kel Mehmet dağa çıkar. Artık yoksulların ve kimsesizlerin koruyucusu haline gelir. Kişiliğini kurtarmak için bir mücadeleye giren Kel Mehmet, sevdiği kızla itibarını kurtaracağının planlarını yapar. 
Şerif Hüseyin ağa Kel Mehmet’ in umudunu kırmak için kızını  Aydının zenginlerinden Hasan adlı bir gençle evlendirmek ister. Atçalı, ağaya haber göndererek bu girişimden vazgeçmesini ister. Bir bağ eğlencesinde Hasan’ı  dağa kaldırır ve bu işten vazgeçmesini ister ancak, verilen fidyeyle Hasanı serbest bırakır.Bundan sonra, Şerif ağa ve Arpaz beyi Osman bey, Atçalı Kel Mehmet’i öldürmesi için Uzun Efeyle anlaşır. Uzun süre arayıp ta Atçalıyı bulamayan Uzun Efe, köşkte oturan Kel Mehmet’in anasına işkence yapar. Bu durum karşısında Atçalı köşkü basarak Uzun Efeyi öldürür.
 Efenin namı artması üzerine, korkan ağalar ve beyler birleşip Atçalıyı ortadan kaldırmak isterler. Ünü bölgeye yayılan Atçalı Kel Mehmet Efenin dağa çıkışından bir süre sonra, çıkarılan afla, Kel Mehmet tekrar düze iner.
Ancak, baskılara dayanamayıp, pusuya düşürüleceği endişesiyle tekrar dağa çıkar. Osmanlı Merkezi Yönetimi, bu başkaldırıştan son derece rahatsızlık duymaktadır.  Kel Mehmet, arkadaşlarının bulunduğu Aydın Mahpushanesini basarak arkadaşlarını kurtararak ününü dahada arttırır.
Atçalı Kel Mehmet Efe ve zeybekleri yoksul halk için bir kurtarıcı olmuştur. Bölgenin kötü yönetimi karşısında, zalim ağalar yapılan haksızlıklar karşısında diğer efelerle birlikte Kel Mehmet’in etrafında kenetlenerek yönetime karşı ayaklanıp, yönetime el koydular.(1829)
 Kel Mehmet Yönetimi süresince, zenginlerden ve tefecilerden aldığı paraları yoksullara ve düşkünlere dağıtıp, yol, köprü ve çeşme gibi hayır işlerinde kullanmıştır.  Yaptığı bir çeşme kitabesinde” su elin, çeşme elin tekne Atçalı Kelin” diyerek halkın sevgisini kazanmıştır.
Kendi adına mühür yaptırdı
 Atçalı Kel Mehmet Efe, Aydın yönetiminin ele geçirdikten sonra, yaptırdığı mühürde Vali-i Vileyet, Hademe-i Devlet, Atçalı Kel Mehmet sözlerini yazdırmıştır. Kel Mehmet isminin giderek büyümesi üzerine, adeta Kara sevdaya yakalandığı Fatma’yla yapılan büyük bir törenle dünya evine girer.
ÇATIŞMADA ÖLDÜRÜLDÜ
 Atçalı, Osmanlı yönetimini ciddi bir şekilde endişelendirmiş, ihtilali bastırmak için Osmanlı güçleri saldırıya geçmiştir. Yakalanan zeybekler cezalandırılmıştı.  Kel Mehmet Aydın’ı almak için tekrar harekete geçmiş, Tepecik Köyünde çıkan  çatışmada öldürülmüştür.(18 Haziran 1830)


Editör: Haber Merkezi