Ebeveyn Davranışları Ve Çocuğun Kişiliği Üzerindeki Etkileri”ne devam.


7- Mükemmeliyetçi Ebeveyn Davranışı:
Bu ebeveyn davranışının en belirgin özelliği, mükemmeliyetçi ebeveynler olmalarıdır. “Çocuğumun iyiliği için” mantığını güderler. Kendi doğrularının tek doğru olduğuna inandıkları için çocuklarının yaşamlarına ilişkin neredeyse tüm seçimleri “onların iyiliği için kendileri yaparlar”(!). Bu seçimleri yaparken çocuğun istekleri, yetenekleri, kapasiteleri değil de ailenin beklentileri ve olması gerektiğini düşündükleri şeyler ön plana geçer. Çocukları arkadaşlarını kendi seçemez, hangi etkinliği yapacağına karar veremez, çünkü en iyisini ve en doğrusunu ebeveyn bilir. Onlar için çocuklarının isteklerini bildirmesi doğru olmaz. Çocuğun yeteneğinin veya isteğinin olup olmadığı, kapasitesinin yetip yetmediği dikkate alınmaz. Çocuklarını asla olduğu gibi kabul etmezler her şeyin en iyisini yapmasını beklerler. Yapılamayanlar özel ders ile telafi edilmeye çalışılır. Kendi gerçekleştiremedikleri şeyleri çocuğu yapmalıdır. Çocuğu her şeyi yapmalıdır (çok iyi resim yapmalı, şarkı söylemeli, iyi konuşmalı, lider olmalı, iyi yüzmeli koşmalı, herkesin parmakla göstereceği örnek davranışlar sergilemeli, sayısal konularda en başarılı olmalıdır). Aslında bu da yeterli değildir, çocuk her şeyi yapmalı ve her şeyin en iyisini yapmalıdır. Çocuklarından yüksek başarı beklerler. Çocuklarının kapasitelerini zorlarlar. Çocuğun kaldıramayacağı yükler yüklerler. Çocuğun yanlış yapmaya hakkı yoktur.  Ebeveynin kuralları ve kalıpları vardır, çocuklar bu kurallara uymak zorundadır. Kurallara uymadığı zaman çocuğa katı cezalar verilir. Mükemmeliyetçi ebeveynler çocuklarından “aşırı” şekilde toplum kurallarına uymasını beklerler. Çocuklar tıpkı bir büyük gibi yetiştirilir. Çocuğun arkadaşlarını bile ebeveny seçer. Çocuktan titizlik ve temizlik beklerler. Azıcık üzerini kirletmesi bile büyük sorun olur. Mükemmeliyetçi ebeveynler çocuklarını yarış atı gibi görürler. En sık kullandıkları psikolojik şiddet cümleleri “Senin için saçımı süpürge ettim.” ve “Hayırsız evlat, ölürsem hakkımı helal etmeyeceğim.”dir. Bunlar işe yaramazsa fiziksel şiddete de başvururlar.

 

Bu davranış modelini benimsemenin sebebi başarısız olma korkusu ve diğerleri tarafından “kabul görmeme” kaygısıdır. Bu tarz davranış modeli daha çok eğitim ve sosyokültürel düzeyi yüksek ailelerde görülür.


Çocuğun Kişiliği Üzerindeki Etkileri:
Mükemmeliyetçilik hata yapmaktan korkmayı da beraberinde getirdiğinden ileride denemekten korkan ve her şeyi erteleyen bireyler olurlar.  Aşırı titiz ya da tam tersi dağınık olurlar. Kendilerine güvenleri yoktur. Başarısızlığı uğradıklarında kolayca hayal kırıklığı yaşarlar. Yanlış yapmaktan korkarlar. İhtiyaçları olan sevgiye sahip olabilmelerinin ve eleştirilere maruz kalmamalarının, başarısız olmamalarının ancak “mükemmel” olmaları koşulu ile sağlanabileceği inancı geliştirirler. Ebeveyn sevgiyi genellikle başarı ile doğru orantıda gösterdiğinden çocuğa göre sevginin koşulu başarıdır. Başarısız olursa sevgiyi kaybedeceğini düşünür, başarısızlığı tehdit olarak algılar. Bu durum anksiyeteye sebep olabilir. Kendi içgüdüleri ve ebeveynlerinin kendisinden beklentileri arasında sıkışıp kaldıkları için çok fazla çelişki yaşarlar. Bu çocukların ileride nevrotik olma ihtimalleri çok yüksektir.



Sevgi ve huzurla…