On beşinci yılına ulaşan, bu anlamda şenlikten geçip festival adını alan Çiçek Festivali etkinlikleri çok iyi değerlendirilmeli, bundan yararlanılmalı, diye düşünüyorum.
Yol çalışmalarının da uzaması bir başka talihsizliği oldu Bayındır’ın. Tire ve Torbalı yönünde yollarımız tamamlandığında Bayındır’ımızın bir çekim merkezi olacağı, devlet yatırımlarının yanında, özel girişimcinin de yatırım için Bayındır’a yöneleceği bir gerçek.
                                                            …
Ancak gelecek yıl yine bunları söylememek umuduyla şuna dikkat çekmek istiyorum: Çevre ilçe esnafları, hani yıl on iki ay derler ya, yıl boyunca iş yapıyor. Hatta kazançlarının önemli bir kısmını Bayındır halkından sağlıyorlar. Bayındır esnafı bu anlamda mağdur. Bu sebeple gerek sair esnafımıza ve gerekse çiçekçilerimize ehven bedellerle ve uygun yerlerde stand temin edilmesi düşünülebilir.
                                                             …
Yıl üç yüz altmış beş gün; yılın üç yüz altmış iki gününde durumu kurtarmaya çalışan esnafımız yalnızca bu üç günde yapacağı işle belini doğrulmayı ummaktadır.
Bu günlerde üç günlüğüne de olsa Bayındır esnafı gözetilmelidir. Bir nebze ayrıcalık tanınmalıdır. Bu bir adam kayırma olmaz, mağduriyeti bir parçacık da olsa azaltma olur. 
Bu hoşgörü gıda alanında olur, giyim kuşam alanında olur, hizmet alanında olur, olur da olur. Ama sonuçta Bayındır esnafı bir soluk almış olur.
Bayındır bir çekim merkezi olurken, bugün sıkıntılar içinde olan Bayındır esnafına, çiftçisine, çiçekçisine çok iş düşecektir.
Gün, büyük kalkınma öncesinde, Bayındır halkını madden ve fikren kalkındırma, birlik günüdür.
Belediyemizin bu gücü vardır. İş kararlılıktadır.
                                                             …
Yazımızı yaşanmış bir olayla bitirelim. Biliyorsunuz yol çalışması başlamadan önce Ödemiş yönünden gelen araçlar daha kısa olduğundan, zamandan kazanmak için Bayındır güzergahını kullanmaya başlamışlardı. O günlerde bir akşam üstü, bizim lokantalardan birine üç dört müşteri gelir. Lokantacımız yemeklerini verir, ama içinde de merak, “Yahu kim bu yabancılar. Soyguncu moyguncu olmasın?”
Akşam üstü saat sekizden sonra sokakta adam görünmeyen Bayındır’da böyle şeylere alışık mıyız biz? Lokantacı dayanamamış sormuş burada bulunma sebeplerini. Adamlar da şaşırmış tabi:
-Bayındır yolu kısa dediler de. Bir de acıkmışız.
 Dedim ya, yılın üç yüz altmış iki günü,  alışık mıyız biz böyle şeylere! Geriye kalıyor üç gün Çiçek Festivali.